KERAMET HURMACI’DA MI?

Mustafa ÖZKESKİN

1 yıl önce

 

Sezon boyunca üst üste iki galibiyeti kıvıramayan Bursaspor’un son 3 maçını üçleyerek kapatması camiada doğal olarak başlıktaki soruyu gündeme getirdi.                         

10 gün önce futbolcusu olduğu takımın teknik sorumluluğunu üstlenen Özer Hurmacı’nın bu kısa süreçte böyle bir üçlemeyi yapmasını taktiğe, sisteme, oyuncu tercihlerine bağlamak şüphesiz akılcı olmaz. Çünkü Hurmacı yönetiminde görüyoruz ki, bazı futbolcuların görev alanlarının değişikliğinin ötesinde sözünü ettiğimiz futbol klişeleri değişmedi zaten görev süreci açısından da değişmesi mümkün değildi...                                                                                                                     

Dünyaca ünlü teknik adamlar bir teknik adamın takımına katkısı-etkisi konusunda yüzde 20 olduğu görüşünde birleşir. Yüzde 30 yönetim, yüzde 50 de takım etkisi işaret edilirken, başarısızlıkta ise hoca kusuru yüzde 99 olarak gösterilir.                                 

Meşin yuvarlağın döndüğü dünya coğrafyasının her yerinde futbolun olmazsa olmazıdır teknik direktörler...                                                                                                                                                                                             

Motivasyon ustası Mourinho futbolcularıyle etkileşime girmek için aile yaşantılarını bilmenin önemli olduğunu söylüyor ve "Bir oyuncunun kariyeri, hayatı ve dolayısıyla aile yaşamı üzerinde etki sahibi olmak... Onlara her şeylerini vermeye hazırlamanın bir yolu bu" diyor.                                                                                 

İşte Özer Hurmacı’nın 3 maçlık kerametinin altında belki de bu faktör yatıyor.                 

Uzun süre takım arkadaşlarıyla birlikte olmanın getirisiyle onların ailesel ya da sosyal bazda bazı sıkıntılarını, sorunlarını dinleyip paylaşmış olabilir.                                                

Şimdi konuya bir başka açıdan bakalım.                                                                                               

Meşin yuvarlağın döndüğü dünya coğrafyasının her yerinde futbolun olmazsa olmazıdır teknik direktörler...                                                                                                     

Aynı zamanda garip bir meslektir de!  .                                                                                     

Mesela; transfer döneminde yönetime sunduğu listeyle kadrosunu tıka-basa doldurup, kulübünü borç batağına gömen ne var ki, 5 maçta anca bir galibiyet alıp valizini toplayan hocaya bir ay sonra başkaları “Gel bizde başla” der...                                                                        

Sadece başkaları değil; Yeşil Beyazlı temsilcimizde aynı yöntemi çok kez denemiş, kulübünden ayrılan teknik adamı ayağının tozuyla Özlüce’ye davet etmiştir...                                                                                                                                                                                          

Bir kulübün gönderdiğini, diğer kulüp alır. Birinin ‘olmadı’ dediğine, diğeri ‘kurtarıcı’ olarak bakılır,..                                                                                                                                                

Bir kulübün ‘yetersiz’ bulduğuna, diğeri ‘en iyi tercih’ der...

Çünkü günübirlik yaşamanın, programsızlığın tablosudur yukarıdaki veriler...

Kovarsın, kovulanı alırsın...                                                                                                                

Çok taze bir örnekle noktalayalım...                                                                                                

Son Erzincanspor maçında rakip takımın teknik sorumlusu olarak saha kenarında öğrencilerine talimat yağdıran bir arada Hasan Ayaroğlu’nu boğazlayan Ahmet Yıldırım maçtan 5 gün önce Amed’in teknik patronuydu...

Amed’den Erzincan’a yatay geçiş yaptığına göre demek ki bir kerameti var!

 

  

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI