Ancak erkek egemen toplumlarda en çok mücadeleyi veren kadınlardır. Plazalarda, ofislerde, evlerde her yerde kadınlar vardır. Bu kutsal mücadelede ben size sadece iki kadın örneğini vereceğim.
İlki Bursalı Sabiha Gökçen, 1913 Bursa doğumlu Türkiye’nin ilk kadın pilotu ve dünyanın ilk kadın savaş pilotu. Aynı zamanda Atatürk’ün manevi kızı. Ancak kendisini Bursa’da tanıtan ne bir heykel, ne bir meydan yok!
Hep konuşur söylüyoruz ya “Biz Bursalıyız ve Bursalılıkla gurur duyarız” ama Bursa’nın yetiştirdiği ve dünyaca ilk olan bir isme dahil sahip çıkamıyoruz. Bu isme İstanbul sahip çıkmış ve bir havalimanına adı verilmiş. Yazık bize…
KİMDİR SABİHA GÖKÇEN
1937 yılında Hatay’ın Fransa sömürgesine sert bir dille karşı çıkmış ve Atatürk’ün emriyle üniformasını giymiş, Fransız elçisinin önünde silahına sarılarak üç el havaya ateş sıkarak protestosunu gerçekleştirmiştir. Hatta bu eyleminden dolayı gözaltına dahil alınmıştır… Vatansever Sabiha Gökçen…
SABİHA GÖKÇEN
1958 yılında ABD’ye gitmiş çağdaş Türk kadınını en güzel şekilde anlatmıştır, emperyalistlere karşı.
Elbette Sabiha Gökçen’i sadece iki satırla anlatamayız.
Gelelim Bolşevik Ludmila Pavlicenko’ya
Tam adı Lüdmila Mihaylovna Pavliçenko 1947 Moskova doğumlu, İkinci paylaşım savaşında 309 Alman faşistini öldürerek adını altın harflerle yazdırdı.Bu başarısıyla Beyaz Saray’a davet edilen ilk Sovyet vatandaşı oldu.
Elbette ne Gökçen nede Pavlicenko’yu anlatmak için kelimeler yetmez. Ancak Pavlicenko’yu anlatan filmler, kitaplar ve belgeseller yayınlanıyor. Peki biz Bursalılar olarak dünyanın ilk kadın savaş pilotunu, Cumhuriyet sevdalısı Gökçen’i neden tanıtmıyoruz veya neden tanıtımıyoruz veya tanıtmakmı istemiyoruz.
Bursa’nın bu şekilde güzel bir değeri varken neden yok sayıyoruz…
Lüdmila Mihaylovna Pavliçenko
