Asıl adı Aşçızade Hasan Çelebi’dir. Babasının adı Mehmed’tir. Gelibolu’da doğmuştur. Gürz Seydi’nin asistanlığını yapmıştır. Ünlü Kemalpaşzade ile çalıştı. Mısır savaşına katılmıştır. Daha sonra Bursa’ya gelerek Yıldırım, Manastır medreselerinde müderrislik yaptı. Başka kentlerde de bir süre müderrislik yaptıktan sonra Bursa Kadılığı’na atanmıştır. Bu görevden ayrıldıktan sonra da yaşamını Bursa’da sürdüren şair, 942/1535 yılında burada öldü. Gömütü Zeyniler’dedir.
Yetenekli bir şair olarak görülen şair, şiirlerinde de mahlas kullanmamıştır. Nücumuzzahire fi mülkü Kahire adlı kitabı Türkçe’ye çevirdi. Şiirlerinden birkaç seçkisi şöyledir;
“Geldikçe tiri(oku) sineme dil-i murgi(gönül kuşu) şad olur
Şad olmasın mı, her birisi kol kanat olur”
“Vasiyetim bu ki öldükte kase-i serimi(başımın kasesi)
Sifal(çanak) edin eşiği, itlerine canım için”
(SEHİ BEY, s. 96; LATİFİ, s. 220; HASAN ÇELEBİ I, s. 287; BEYANİ, s. 25; ZÜBDETÜ’L-VEKAİ, s. 226; FAİZİ; ? MECDİ, s. 457; KAMUSU’L-ALAM, s. 1950; KÜTÜK II, s. 198; GÜLDESTE, s. 291; SİCİLİ OSMANİ II-119)