En son, Avrupa Birliği dışişleri bakanları yaptıkları toplantı ile Çin’e yaptırım kararı almıştı. Yaptırımlar ile insan hakları ihlallerinden sorumlu olanların AB'ye seyahat etmesi engellenirken, AB'deki varlıkları da donduruldu.
AB'nin ardından ABD, Kanada ve İngiltere de Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlalleri nedeniyle Çin'e yaptırım uygulayacağını açıkladı.
AB’nin bu kararından sonra Çin Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Parlamentosu üyeleri Reinhard Butikofer, Michael Gahler, Raphael Glucksmann, İlhan Küçük ve Miriam Lexmann'ın yaptırım listesine alındığını duyurdu ve ‘'bu kişilerin Çin'in egemenliğine ve çıkarlarına ağır zarar verdiğini’’ öne sürdü.
Evet, Çin’in kara listesine girenlerin arasında AB Bulgaristan milletvekili ve aynı zamanda Bulgaristan Hak ve Özgürlükler Hareketinin milletvekili olan İlhan Küçük’te vardı.
Peki, İlhan Küçük Çin’in kara listesine neden girmişti?
İlhan Küçük, AB milletvekili olarak parlamentoda yaptığı konuşmalarda Uygur Türklerinin uğradığı haksızlığı ve zulmü dile getirmişti. Bu konuda konuşan az sayıdaki milletvekillerindendi.
Ayrıca Uygur Türk’ü olan fikir adamı İlham Tohti’nin Nobel Barış Ödülüne aday gösterilmesi için büyük çabalar sarfetmiş ve İlham Tohti’nin ömür boyu hapse atılmasını yine AB içerisinde gündeme getirip eleştirmişti.
AB içerisinde Uygur Türklerinin uğradığı haksızlığı ve zulmü en fazla dile getiren vekillerden biriydi. Bu nedenle Çin’in kara listesinde olması gayet normal.
Çin’in dediği gibi, İlhan Küçük Çin devletinin çıkarlarına zarar veriyordu.
Bende bir Bulgaristan Türk’ü olarak kendisini bu dik duruşundan dolayı tebrik ediyorum.
Aksi halde;
Mezar taşları üzerinde ki isimleri değiştirilen,
Pasaport ve kimliklerde ki isimleri değiştirilen,
Anadili yasaklanan,
Dini ibadetleri yasaklanan,
Benlik mücadelesi verenlerin hapishanelere atıldığı,
Karşı çıkanların bebek bile olsa kurşunlandığı bir toplumun milletvekili olarak Uygur Türklerinin yanında olmaması düşünülemez.
Yakın tarihe baktığımızda, Uygur Türklerini en iyi anlayacak olan ve onlara en büyük desteği vermesi gereken Bulgaristan Türkleri değil mi?
