USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kadıyayla

Uludağ'da güzel bir mesire ve yayla

31-03-2016

Yayla 1.230 m yüksekliktedir. Buradan Bursa'nın görünümü çok güzeldir. Piremir Mahallesi’nden kalkan 2 bin 500 metrelik bir telefrik hattı ile buraya çıkılabilir. Burada bulunan bir başka teleferik ile Sarıalan'a gidilir. XVII. yüzyılda Bursa'ya gelen Evliya Çelebi, bu mesirenin sevinç yeri olduğunu yazar. Dünyayı gören bir tepe üzerinde kestanelik, çimenlik ve havadar bir yer olarak söz eder. 1840 yılında Dr. Bernard ise o yılların Kadıyaylası’nı söyle anlatmaktadır: “Kadıyaylası’nın çevresi, taze ormanlarla kaplıdır. Ortada bir soğuk su pınarı çağlar. Yerler nefis çiçeklerle ve yeşil çimenlerle örtülüdür. Buradan az geriye çekilip kuzeye bakılınca görülen manzara kalemle yazılmaz, dille söylenemez. Özellikle dağ eteğinde kubbe ve minareleri, hanları, eski kalesi, türlü ağaçları ve büyük bahçeler içindeki evleriyle hoş bir yer. Bölük bölük çimen ve çiçek tarlalarıyla Bursa ovası, bu yeşillik arasından yüzlerce küçük derelerin karıştığı gümüş bir kanal gibi akan Nilüfer görünmektedir. Apolyond Gölü, Mudanya Körfezi, Marmara Denizi, sonra sağa doğru bakıldığında Yenişehir Ovası görünür. Güneyde ise görüntü bambaşkadır. Göklere uzanmış Uludağ ve bu dağın insana dehşet veren bayır ve uçurumları, ormanları o şekilde görülür ki, tarifi mümkün değil. Civarda, dağ doruğundan kopup gelen çok iri kaya parçalarını gören bazı safdiller, bunları devler getirmiş sanır. Bu kayaların en büyüğü Kırkpınarlar'ın öte tarafında Dombay Çukuru denilen yerdedir. Zirveye çıkmak isteyenler, burada biraz dinlenir, iki saatlik bir çıkıştan sonra doruğa varır. Doruk, biri ötekinden yüksek iki çıkıntıya bölünmüştür. Keşiş diye anılan bu dağın üzerinde bir tapınak kalıntısı vardır. Bizanslılar zamanında yapılmış.”

Raif Kaplanoğlu