USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti

03-04-2023

8 Eylül 1999 ve öncesi çalışmaya başlayanları kap­samakta olan Emeklilikte Yaşa Takılanlarla (Kısaca “EYT”) ilgili 7438 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağ­lık Sigortası Kanunu ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun yürür­lüğe girmiş bulunmaktadır.

Kurum kayıtlarına geçen ilk işe giriş bildirgesinde si­gortalının ilk işe başlama tarihi yazılı olan bu tarih, si­gortalı açısından sigortalılık başlangıç tarihi demektir.

Ancak, söz konusu tarih ve öncesi çalışanlardan bazı­ları için işverenlerince anılan günden sonra sigortalı hakkında Sosyal Güvenlik Kurumuna (Kısaca “Kurum”) verilen İşe Giriş Bildirgelerinde, sigortalılık başlangıç tarihinin 01.10.1999 ve sonrasının gösterilmesi olasıdır.

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında da­vacı, adına işe giriş bildirgesi verilen ve bir günlük dahi olsa çalışma iddia­sında bulunan ki­şidir.

Sigortalılık baş­langıç tarihinin tespiti davası, si­gortalı işe giriş bildirgesi Kurum kayıtlarına girmiş olmasına rağmen sigortalının ilk kez çalışmaya başladığı güne ait hizme­tin Kuruma bildirilmemesinden kaynaklanan ve aylık bağlama koşullarını doğrudan etkileyen bir dava türü­dür. Sigortalının bu davayı açmaktaki amacı sigortalılık başlangıç tarihini ilk işe giriş bildirgesinin üzerinde ya­zılı olan çalışma tarihine götürmektir.

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davalarında 01.10.2008 tarihinden önce tescili olan sigortalılar yö­nünden 506 sayılı Kanun’un 79 ile 108’inci, ilk defa 01.10.2008 tarihinden sonra sosyal güvenlik kapsa­mına giren sigortalılar için ise 5510 sayılı Sosyal Sigor­talar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 38 ile 86’ncı maddeleri birlikte değerlendirilmelidir.

Nitekim, sigortalının 01.10.1999 tarihi öncesi ilk işe giriş tarihinde 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu yü­rürlüktedir. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 108 inci madde hükmüne göre; “... sigorta süresinin başlan­gıcı, bu yasaya tabi olarak ilk defa çalışılmaya başlanı­lan tarih” olarak düzenlenmiştir.

İşveren tarafından sigortalının anılan tarihten sonra hatalı şekilde sigortalılık başlangıç tarihinin Kurum’a İşe Giriş Bildirgesi’yle bildirilmiş olması, kendisinin maddi kayba uğramasına neden olduğu gibi, emeklilik işlemlerinin de gecikmesine de sebep olmaktadır.

Sigortalılık başlangıcı ile ilgili bildirim yükümlülüğü, Kurum’a İşe Giriş Bildirgesi’nin verilmesiyle yerine geti­rilir. Bildirici nitelikte olan bu belgede mevcut hatalı hususların düzeltilebileceği duraksama konusu olması gerekir.

Bu hukuki sorunun çözümü; sigortalı tarafından, si­gortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasının açılması ile mümkündür.

Dava, işveren tarafından sigortalının anılan tarihten sonra hatalı şekilde sigortalılık başlangıç tarihinin Ku­rum’a İşe Giriş Bildirgesiyle gösterilen sigortalılık baş­langıcı tarihinin yolsuz olduğu sebebiyle, gerçek işe başlama tarihinin tespitine (düzeltilmesine) ilişkindir.

Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası bir gün­lük hizmet tespiti davası olarak da adlandırılmakta ve bu nedenle özü itibariyle hizmet tespiti davasının bir türü olarak kabul edilmektedir.

Söz konusu dava açılmadan önce, sigortalı; Kurum’a başvuruda bulunarak, İşe Giriş Bildirgesi’yle gösterilen sigortalılık başlangıcı tarihinin düzeltilmesini istemeli­dir. Kurum tarafından olumsuz cevap verilmesi halinde her zaman ya da hiç cevap verilmemesi durumunda altmış gün sonra dava açılabilir. Bu husus bir dava ko­şuludur.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigor­tası Kanunu ve 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanu­nunda, hizmet tespit davası için hak düşürücü süre beş yıl olup, hizmet süresinin bitiminden itibaren hesapla­nır. Ancak, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası için böyle bir süre öngörülmemiştir. Doktrin ve Yargı­tay uygulamasında hak düşürücü süre, bildirimsiz ça­lışmalar için uygulama görür. Ancak sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti, zaten bir bildirime dayalı olarak açılacağından, bu davalar için hak düşürücü süre söz konusu değildir. Yani, sigortaya işe giriş bildi­rimi yapılmış olması koşulu ile, bu dava her zaman açı­labilir.

Aksine olarak, işveren tarafından İşe Giriş Bildirgesi­nin Kurum’a verilmemiş olması halinde, beş yıllık za­manaşımı süresi uygulama görür.

Ailenizle birlikte esenlik ve mutluluklar diler, en içten saygılarımızı sunarız.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?