Bilişim teknolojileri yaşamımızın bir parçası haline geldi. Cep telefonsuz bir hayat düşünemez olduk.
Cep telefonumuzu bir yerde unuttuğumuzda, şarjı bittiğinde ya da bozulduğunda kendimizi eksik hissediyoruz.
Yokluğu hayatımızı duraksatıyor! Dünyada, ülkemizde, şehrimizde, arkadaş ve akrabalarımızda hatta kendimizde bile olup biteni oradan izler olduk.
Geri dönülemez bir dijital devrimin tam da içindeyiz. Sosyal medya mecralarının topladığı bilgileri kötüye kullandığını, bizi fişlediğini bilsek de dijital dünyadan vazgeçemiyoruz.
Telefonda arkadaşınla konuşurken ‘televizyon alacağım’ desen, günlerce girdiğin tüm sitelerde televizyon markaları boy gösteriyor.
Son dönemde internette keyif aldığım şeyler görünsün diye Google’da kitap, yağlıboya resim malzemeleri, parfüm gibi şeyleri tarıyorum.
Böylece internete girdiğimde haber sitelerinin sağında solunda hiç haz etmediğim ürünler belirmiyor!
BİLE BİLE LADES DİYORUZ!
Yapay zeka bizi izliyor… Biz de bile bile lades diyoruz…
Peki sosyal medyayı ne kadar doğru kullanıyoruz? İnsanlar aşkı sanalda yaşıyor, sanalda dolandırılıyor, hırsızlığa, zorbalığa maruz kalıyor.
Kişiler siyasi görüşlerine uygun, uyduruk, kutuplaştırıcı, kimi zaman iğrenç ve korkunç yalan içerikleri paylaşıp duruyor.
Sosyal medya denetlenmeli de nasıl? Siyasi otorite sosyal medya paylaşımlarının denetlenmesi/ cezalandırılmasına yönelik bir çalışma içerisinde…
Peki yaptırımlar tarafsızca her siyasi görüşten kişiye uygulanabilecek mi?
Politic’s şirketi “Sosyal Medya ve Yalan Haber” üzerine Türkiye genelinde bir çalışma yaptı. Bu çalışmanın Bursa ayağını bizlerle paylaştı…
Recep Güven’e ait olan Politic’s firması araştırmasında sosyal medyanın içerik sorunsalının yanı sıra Bursalıların sosyal medya kullanım alışkanlıklarına da ışık tutuyor…
Recep Güven, araştırmanın sunumunda son yıllarda felsefi anlamda çok tartışılan “Post-Truth Türkçesi “Hakikat sonrası” kavramına açıklık getirmiş… (Oldukça uzun, ama önemli, başka bir yazıda sizlerle paylaşacağım.)
Recep Güven’in paylaştığı bilgiler arasında şunlar da yer alıyor:
‘’We Are Social’’ ve ‘’Hootsuite’’ın ortak araştırmasına göre 2021’de Türkiye’de 84,7 milyonluk nüfusun yüzde 77,7’si (65,8 milyon kişi) internet erişimine sahipken yüzde 70,8’i (60 milyon kişi) aktif bir şekilde sosyal medyayı kullanıyor. Son 1 yılda sosyal medya kullanıcısı sayısı 6 milyon artmış!”
Politics’in yüz yüze yapılan anketine Bursa’da Osmangazi, Yıldırım, Nilüfer, İnegöl, Mudanya, Gemlik, Karacabey, Kestel, İznik ilçelerinde 15,60 yaşında 1067 denek katılmış.
BURSALILARIN SOSYAL MEDYA TERCİHİNDE İLK ÜÇ: YOUTUBE, INSTAGRAM, FACEBOOK
Politic’s anketine göre Bursa’da sosyal medyada kullanılan mecralarda YouTube yüzde 86, 43 ile önde çıkıyor. TikTok yüzde 37,4; Twitter yüzde 46,09; Facebook yüzde 58,46; Instagram yüzde 84,36.
“Sosyal medyayı hangi sıklıkla kullanıyorsunuz?” sorusuna verilen yanıtlar şöyle:
“Günde birkaç kez, yüzde 27,6”; “Sürekli, yüzde 54,3”; “Haftada birkaç kez yüzde 10,7”; “Ayda birkaç kez yüzde 7,4”.
Bursalı sosyal medya kullanıcılarının takip ettiği hususlara gelince:
“Gündem yüzde 56,79; siyaset yüzde 19,75; ekonomi yüzde 10,79, magazin yüzde 6,58; bilişim teknoloji yüzde 6,17”.
SOSYAL MEDYADA HABER KAYNAKLARINA GÜVEN ANALİZİ
Medya tüketicilerinin en güvenilir buldukları haber kaynağı sorulduğunda yüzde 33,45 ile TV haberleri seçeneği öne çıkıyor. Buna şaşırmadım, dersem yalan olur!
Diğer mecraların güvenilirliği şöyle:
İnternet haberleri yüzde 32,03, YouTube yüzde 30,96; Twitter yüzde 24, 01; Instagram yüzde 22,78; Facebook yüzde 12,10…
En güvenilmeyen haber kaynakları sıralaması ise şöyle:
Facebook Yüzde 53,58; Instagram yüzde 45,20; TV haberleri yüzde 33,45; Twitter Yüzde 31,67; YouTube yüzde 30,96, internet haberleri yüzde 27,76
SOSYAL MEDYADA HABER YA DA İÇERİK PAYLAŞIM KRİTERLERİ
“Bir haber ya da içeriği paylaşırken nelere dikkat edersiniz?” sorusuna “Kaynağına” dikkat edenler yüzde 91, 30…
Siyasi olmasına dikkat etmeyenler yüzde 55,60; kısmen dikkat edenler yüzde 19; dikkat edenler yüzde 25,5.
Etki oranına dikkat etmeyenler yüzde 47,3; dikkat edenler yüzde 32,1; Kısmen dikkat edenler yüzde 20,6.
Akraba / Arkadaşa dikkat etmeyenler yüzde 48,9; dikkat edenler yüzde 28,4; kısmen dikkat edenler 22,6.
En önemli soru “Rakip etkiye dikkat edip etmedikleri!”
Dikkat etmeyenlerin oranı yüzde 62,6; kısmen dikkat edenler yüzde 13,5; dikkat ederim, diyenler yani siyasi rakiplere zarar verecek paylaşımlar yapanların oranı ise yüzde 23,8.
SOSYAL MEDYADA YALAN HABER ŞAMPİYONLARI!
Sosyal medya kullanıcılarının yüzde 69,12 'si Facebook, yüzde 62,40'ı İnstagram'da; yüzde 45,2’si YouTube’de: yüzde 44,10’u Twitter’da; yüzde 21,07’si ise TikTok’ta yalan haberle karşılaştıklarını belirtiyor…
Ayrıca yalan haberlerin yüzde 63,1’inin siyasi; bunların yüzde 27,6'sının manipüle edici, yüzde 26,9 'unun da kutuplaştırıcı olduğunu düşünüyor… Ekonomik yalanlara maruz kaldığını düşünenlerin oranı yüzde 19,4…
SOSYAL MEDYANIN OYA/ SEÇMEN TERCİHİNE ETKİSİ
Sosyal medyada paylaşılan haber ve paylaşımların kullanıcıların siyasi tercihine etkisi sorgulandığında yüzde 48,6’sı “Etkilemez” derken “Etkiler” diyenlerin oranı yüzde 18,7; “Kısmen” diyenler ise yüzde 32,4 oranında…
Sosyal medyadaki haber ve içeriklerin oy tercihine etkisine gelince; yüzde 54,1’i etkilemez, derken; yüzde 30,4’ü kısmen; yüzde 14,5’u ise etkiler, demekte.
Bu da sosyal medyanın oy tercihleri üzerinde belirleyici etkisi olabileceğini gösteriyor…
Sosyal medya kullanıcılarının “sosyal medya denetlenmeli midir?” sorusuna verdiği yanıtlar incelendiğinde “Denetlenmeli” ve “Cezai işlem uygulanmalı” seçeneklerinin yüzde 62,28 oranında olduğu görülüyor.
15-25 yaş grubunun yüzde 40,9 oranında “Denetlenmemeli” derken; 42-56 Yaş Grubu ise yüzde 70,69 oranında tercihini “Denetlenmeli”den yana yapmış!
