USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Türk Eğitim-Sen’de kapatılan şube yargı kararıyla açıldı!

17-09-2021

2019 yılında Türk Eğitim-Sen 1 No’lu Şube Başkanı Metin Öksüz’dü. Birtakım olaylar yaşandı. Sendika Genel Merkezi tarafından Metin Öksüz’ün şube başkanlığı, sendika üyeliği düşürüldü. 1 No’lu Şube kapatıldı, üyeler de yeniaçılan  3No’lu Şubeye nakledildi.

O günden beri “Genel Merkez kararlarının haksız ve hukuksuz” olduğunu; sosyal medya yayınlarında kendisine isnat edilenlerin gerçek olmadığını haykıran ve bu iddiasından milim bile geri atmayan Metin Öksüz hukuk mücadelesini başlattı.

Sosyal medyada kendi tabiriyle “İtibar suikastı içerikli paylaşım yapan” 500 kişiye suç duyurusunda bulundu.

300 kişiye dava açtı, bunlardan 100’e yakın kişi de ceza aldı. Şimdi de onlara da manevi ve maddi tazminat davası açmaya hazırlanıyor.

Öte yandan hukuk yoluyla kendi ifadesiyle “5 hukuksuz işlemi” de iptal ettirdi… Mesela profesyonel sendikacılığını devre dışı bırakan kararını; Türk Eğitim-Sen üyeliğinden çıkartılması kararını da…  Hukuken sendikadan istifa etmediğini de ispatladı.

Ve gelinen noktada, Metin Öksüz sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Türk Eğitim-Sen 1 No’lu şubenin kapatılma kararının mahkemece iptal edildiğini açıkladı:

“Türk Eğitim-Sen Bursa 1 No’lu şubemizi geri aldık. 19 yıllık Türk Eğitim-Sen’liyim. Türk Eğitim-Sen benim için bir sevdadır, sevdadan öte!... Haksızlık karşısında susmamayı biz bu teşkilatta öğrendik…”

Ve mücadelesinin Türk Eğitim-Sen ile olmadığını, genel merkez yöneticileriyle olduğuna vurgu yaparak “Kişiler geçici, Türk Eğitim-Sen ve onurlu mücadelemiz bakidir. Hak, haklının oluncaya kadar mücadeleye devam” dedi…

Mahkeme kararına göre 1 No’lu Şube açılınca 3 No’lu şube ne olacak?

Bu görülmemiş bir şey! Memur sendikalarında kesinlikle bir ilk!

Metin Öksüz sosyal medya sayfasında okul ziyaretleri ile üye olanları da paylaşmış. Kendisine bu sendikal faaliyeti sordum; 1 No’lu Şube başkanı olduğunu, üye çalışması yaparak küsüp, kırılıp ayrılanları sendikaya yeniden kazandırdığını ve üyelik belgelerini de 3 No’lu Şube’ye teslim ettiğini söyledi. Gerekçeli karar eline geçinceye kadar bunun böyle süreceğini anlattı…

Ve şöyle bir cümle kurdu:

“Mücadele edenler her zaman kazanamayabilir. Ama kazananlar daima mücadele edenlerdir…”

Bir de şöyle bir durum var:
Türk Eğitim-Sen’de 16-17 Ekim’de delege seçimleri, 13-14 Kasım’da da şube kongreleri yapılacak. 1 No’lu şubenin açılıp 3 No’lu Şubenin kapatılması İstinaf Mahkemesi’nce de onanırsa, kongre süreçleri de bundan etkilenecek…

Peki bugüne kadar hiç görülmedik bu durum sonrası ne olur?

Kesin olan tek şey; Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi’nin karara itiraz ederek istinaf mahkemesine gider…Bunca yıldır memur sendikalarını izlerim, hiç böyle bir duruma denk gelmediğimden herhangi bir tahminde bulunamıyorum.

‘DEMOKRATLAR’IN BURSA BULUŞMASI

Demokratlar Konfederasyonu Genel Başkanı Fatih Kavalıoğlu, Adnan Menderes Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Dr. Vedat Eryetiş, Genel Sekreter Hülya Atalay, Genel Başkan Yardımcısı Turan Kaya, İl Temsilcisi Yaşar Yanıklar, Başkan Yardımcıları Özcan Topaloğlu ve İsmet Koyuncu Bursa’da basınla buluştu…

 Genel Başkan Fatih Kavalıoğlu şu mesajı verdi:

"Derneklerimiz siyaset üstü bir misyona sahip teşekküllerdir. Amacımız kurucu değerlere sahip, Atatürk çizgisinde, daha müreffeh bir Türkiye’de yaşayabilmek…

Memlekete bir taş üstüne bir taş koyan görüşün, düşüncenin, misyonun yanında olduk ve destekledik.

52 şehirde teşkilatı olan 5 federasyonu bünyesinde bulunduran, ülke genelinde 6 milyon üyesi bulunan bir aileyiz.

30 yıl önceki bakış açısı ile 2021 yılı bakış açısı aynı çizgide değil. O bakımdan bizde yeni düşünceleri içimizde özümsüyoruz…”

Adnan Menderes Dernekleri Genel Başkanı Vedat Eryetiş  ise Adnan Menderes ve arkadaşlarının idam edildiği 16 Eylül’e atıfta bulundu:

"Hürriyetimizin ipe çekildiği günlerde Bursalılar ile şehit Başbakanımız Menderes ile Bakanlarımız Zorlu ve Polatkan'ı anlatmak için buradayız.

Darbenin her türlüsüne karşıyız. Biz darbeleri anlayabilseydik 12 Eylül ve 15 Temmuz olmazdı.

Tam bağımsız Türkiye, tam bağımsız ayağa kalkan ekonomi için çalışıyoruz…

Geçmişte dış mihraklar bizleri birbirimize ezanın Türkçe Arapça olması üzerinden dahi çarpıştırdı.

Ülkenin hızlı kalkınması eğitimli gençlerin ekonomiye katkısı ile olur, bizde çok iyi eğitim almış gençlerimiz mevcut.

Gençleri iş ve ekonomiye kazandırmalıyız. Bugün savunma sanayi de güzel bir noktaya geldik isek Kıbrıs krizinin bizi getirdiği kritik eşiktir. Tofaş ve Renault neden Bursa da yapılmıştır. Çünkü Bursa oto sanayinin başkenti olduğu içindir. Ülke ayağa kalkacak iç dinamik güçlere sahiptir…”.

GENÇ İŞSİZ ORANLARI / BEYİN GÖÇÜ
Ne yazık ki bu ülkenin çok iyi eğitim almış, zeki, keşif yapma yeteneği olan kaşif adayı gençleri buralarda durmuyor! Kendilerini bir şekilde Avrupa ya da Amerikan üniversitelerine atıyor…

O üniversiteler de tam burslu aldıkları bu yetenekli öğrencileri kendi ülke sistemlerine entegre ediyor; yani beyin göçüne maruz kalıyorlar…
Mesela evrimin yok sayıldığı okutulmadığı Türk üniversitelerinde genetik üzerine devrimsel buluşlar yapabilme kapasiteleri olan meraklı, ilgili, istekli gençler kendilerine gelişim ve bilim yapma imkanı sunacak olan ülkelerde alıyorlar soluğu…
Daha yeni bir arkadaşımın oğlu yüksek lisans için gittiği Alman üniversitesinde 6 ay kaldıktan sonra Harvard’a başvuru yaptı ve tam burslu kabul gördü.

 Artık bir daha Türkiye’ye gelmez. Zira alanında buralarda yapabileceği pek bir şey yok…
Genç işsizlik TÜİK verilerine göre yüzde 23,1… Ancak TMMOB’a bağlı hangi meslek odası temsilcisi ile konuşsak genç mühendis, mimar ve şehir plancılarında işsizlik oranını en az yüzde 25 olarak telaffuz ediyor…

Türkiye keşif yapabilecek potansiyeli olan gençlerine ülke içinde olanak tanıyıp eğitimlerini, gelişimlerini, bilimlerini yapabilme fırsatı sunuyor mu? Ya da sunulanlar  o gençleri tatmin ediyor mu?  Asıl sorulması gereken soru bu…

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?