USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

AH! O İKİNCİ YARILAR YOK MU?

09-01-2023

BURSASPOR'u sevmek, gerçeklere görmeyen gözlerle bakıp, eksikleri sansürlemek değildir. İş işten geçtikten sonra birilerini suçlamak yerine, meseleye gören gözlerle yaklaşmak daha anlamlı bir sevgidir.

Yüreğimizle bakalım gerçeklere. Taraftarlığın gözleri, en çok bizim ülkemizde kördür çünkü. Şimdilerde Yeşil Beyaz sevdalıları şu sorunun cevabını merak ediyor:

“İlk yarı sonunda klasmanda Timsah’ın geldiği yer burasıysa, peki ligin dibi nasıl bağlanır?”

Tamam; transfer yasağı nedeniyle oluşan kadro zafiyeti ve mali yokluk gibi gerçekler var ama bir de futbolun kâğıt üstündeki gerçekleri de var...

Bursaspor’un sezon ilk yarı sonu karnesine genel bir göz atıldığında ilginç veriler karşımıza çıkıyor. 18 maçta 5 galibiyet, 2 beraberlik ve 11 yenilgiyi hanesine yazdıran Timsah’ın kayıp ya da kayıplarla kapattığı karşılaşmaların istatistiklerine bakıldığında bu mağlubiyetlerin ağırlıklı olarak ikinci devrelerde alındığı dikkat çekiyor...

Öyle ki Yeşil Beyazlı temsilcimizin aldığı toplam 12 yenilgiden 4’ü uzatmalarda kalesinde gördüğü gollerle gelirken, toplamda yenen 26 golden 18’inin rakipler tarafından ikinci 45 dakikalarda atılması ilginç bir ayrıntı!

Bu da demek oluyor ki; İlk yarıda fırtına gibi esen, ikinci yarıda bitip tükenen bir

Bursaspor fotoğrafı ile karşı karşıyayız...

Şöyle geriye doğru dönüp ilk devredeki maçlara genel bir bakış atarak hatırlarsak; Timsah’ın ezici üstünlüğü altında geçen ilk yarıların golsüz ya da tek gollü üstünlüklerle sonlanması bir beceriksizliğin getirisi mi yoksa rakiplerin şansı mı tartışılır?

Maçlar tek devre oynansaydı, Timsah için sorun yoktu. Ama bu takım ilk yarılarda fırtına gibi esiyor, çok pozisyon yaratıp hovardaca davranarak az atıyor, ikinci yarıları tamamen ıskalıyor!

Hani, eski bir Milli Eğitim Bakanı, “Okullar olmasaydı, Milli Eğitim’i ne güzel yönetirdim” demiş...

Yeşil Beyazlı ekipte ikinci yarılar olmasaydı bu maçları ve ligi ne güzel götürürdü. Ama maçlar 90 dakika...

Bir sıkıntı var. Hem de ciddi bir sıkıntı var.

Bu sorun sadece transfer tahtasına bağlanabilecek bir konu değil. Kondisyon, motivasyon, fiziki direnç, girilen ikili mücadelelerde baskı, bıçkın pres gibi psikolojik ve teknik futbol ayrıntılarını kapsayan taktiksel kavramı da görmezden gelemeyiz...

Devre arası söz konusu bu sıkıntı çözülemezse ikinci yarıda özellikle İsmail Ertekin hocamızın başı çok ağrır...

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?