Ev sahibi Bursaspor gibi konuğu Menemen’de geçtiğimiz haftalarda son nefesini vermiş, sözün özü kader düşmüşleri veda töreninde karşı karşıya getirmişti. ‘Ömrünün son anını yaşayan hasta konumuna’ düşürürken…
Yüreklerde ve de beyinlerde sanki cenaze marşının hüznü hissediliyordu.
Hani derler ya ‘ölmüş de ağlayanı yok’ diye... 200 bin nüfuslu İzmir temsilcisi için belki öyledir ama Timsah için geçerli değildi bu tekerleme.
Biliyor ve görüyordum ki; gerek statta gerekse ekran başında gözyaşlarını yüreğine boşaltan o kadar çoktu ki...
Çünkü ehil olmayan becerirsizler tarafından ‘Ömrünün son anını yaşayan hasta konumuna’ düşürülen bir takım düşünün...
İşte bunun için söylüyorum; yüreklerde ve de beyinlerde sanki cenaze marşının hüznü hissediliyordu.
60 yıla yaklaşan mazisi ile Türk futboluna ‘5.Büyük’ damgasını vuran dev bir metropolün gözdesi Yeşil Beyazlı şampiyon armada 3 sezondur gerçek yuvasına dönmek amacıyla çıktığı umut yolculuğunda hayalleri tüketmiş, Timsah Arena’da sevenlerine ‘Bir gün doğduğum/büyüdüğüm topraklara geri döneceğim beni unutmayın’ diye el sallıyordu...
Yürekleri dağlayan, gözyaşları sel olup akıtan bu tabloyu tribünde tanık olmak var ya!
Kader ben seni kime şikâyet edeyim?
Maç öncesi Bursaspor’un fotoğrafına baktığımızda Bandırma faciasının ardından yerlisi/yabancısı 15 dolayında futbolcusu tüymüş...
Garibim Mustafa Er’de mecburiyetten Vakıf’ta/elde/avuçta ne kadar yavru Timsah varsa sahaya sürmüş...
Gençler sahaya yüreklerini koydular, Bursaspor’un adına yakışır bir mücadele ortaya koydular.
Helal olsun gireniyle çıkanıyla hepsine...
Berat ilk devre biterken topu rakip ağlarla buluşturdu bu gol Yeşil Beyaz sevdalılarına veda busesi gibi teselli oldu...
Olmuş ile ölmüşü oynamak nasıl zorsa bitmiş ile gitmişi yazmak da öyle zordur...
Bir fıkra ile bitirelim...
Temel hastalanmış ama kimse inanmamış. Temel de vasiyet etmiş...
Ölünce mezar taşıma şöyle yazılsın diye ve öyle de yazılmış:
‘Hastayım dedum dedum inanmadınız...
N’oldu şimdi?’
Aylardır ‘bu gidiş hayra alamet değil’ diye yazdık...
N’OLDU ŞİMDİ?
