Hiç şüphe yok ki; futbolda istatistiklerin hükmü bir yere kadar. İngilizler ‘istatistiklere inanma ama istatistiksiz de kalma’ derler.
Samsun galibiyetiyle moral bulup umutlandığımız haftanın ardından gelin bugün biraz fantezi yapalım. Geriye dönüp ligdeki son 5 sezonu taradığımızda ilginç bir ayrıntı dikkatimizi çekiyor.
Anahtar rakam 14...
Yani TFF 1. Lig’de geride bıraktığımız hafta. Belki bir tesadüf ama 34 haftalık maratonun sözünü ettiğimiz 14. etabını klasmanda ilk 3 basamakta aşan 4 takımdan ikisi sezon sonu Süper Lig apoletini takarak muradına ermiş.
MHK’nın geride kalan haftada üst düzey tam 6 hakemini 1. Lig’e yollaması belki bir rastlantı belki de işin ciddiyeti nedeniyle planlanmış bir uygulama.
Bursa’daki Samsun maçına Yaşar Kemal Uğurlu başta olmak üzere Volkan Bayaslan, Bahattin Şimşek, Ümit Öztürk, Arda Kardeşler, Ali Şansalan gibi FIFA kokartlı elit hakemlerin 14. Haftada görev yapması MHK’nın bu haftaya verdiği önemin göstergesi olmalı.
Çünkü zirvede altlı-üstlü tampon tampona sıralanan 8 takımın birbirleriyle kapışması dikkate değer ayrıntıydı.
Şimdi gelelim 14. Hafta ironisinin iflas ettiği yere!
İşin sırrı bu sayısal değerde diyoruz ama bu veri içinde yaşadığımız sezon için geçerli değil. Covid belası nedeniyle maçların ertelenmesi, eşitler ligindeki yarışmayı imkânsız hale getirerek ‘varsayım teorisini’ geçersizleştiriyor.
Mesela Bursaspor ile birlikte 6 takım 14 haftayı ful geçerken, 12 ekip fire vererek yoluna devam etti.
Öyle ki; Adanaspor tam 4 haftayı bay geçti!
İstatistik, bir durum ya da süreci ölçmek için veri toplanması ile bu verilerin sayısallaştırılarak yorumlanması işidir. Analiz ise bir bütünün işleyişini kavrayabilmek için parçalarına ayrılması ve parçalar arası ilişkilerin incelenmesi çalışmasıdır. Amerikalılar 'İnançsızlar istatistik kullanır' yorumunu yapar. Biz sözü bizden bir deyişle noktalayalım:'Fala inanma ama falsız da kalma...'
