Öncelikle şunun altını çizelim... Lig olsun kupa olsun futbolda takımlar için yarışmaya yönelik bir fikstür hazırlanırken TFF ve yayıncı kuruluş bir araya gelir, bir takvim hazırlar. Karşılaşmaların oynanma saatlerinde çakışma halinde gerekirse ayarlama yapılır...
Konu ilgili kulüplere önceden bilgi verilir, ev sahibi takımdan yayında bir sıkıntı yaşanmaması konusunda prosedürlerin yerine getirilmesi istenir.
Bu noktada hemen bir ayrıntıya dikkat çekelim. Bursaspor ile Karatay Termal 1922 Konya arasında dün gece oynanan Ziraat Kupası 4. Tur maçı yayıncı kuruluşun naklen yayın programında yoktu...
Ne zamanki Bursaspor’da konunun muhatapları durumdan haberdar oldu haliyle tutuştu. Girişimler sonucu bu karşılaşmanın aynı saatte oynanacak Adana-Sakarya maçı ile dönüşümlü ekrana getirilmesi son çare uygun bulundu. Hemen söyleyelim, bu tür dönüşümlü yayınlar genelde lig ya da kupa maçlarında şampiyonu belirleyecek son maçlarda uygulamaya konulur.
Bakın sonra ne mi oldu? Haliyle ortaya traji-komik bir manzara kondu! Bir Bursaspor sevdalısı olarak maçı izlemek üzere ekranın başına geçmişsiniz... Takımınız hücuma kalkmış gole gidiyor...
Carttt diye yayın kesiliyor, kameralar Adana’ya dönüyor, çünkü orada penaltı var! İyi güzelde ne oldu bizim o güzelim Bursaspor’un gollük atağı?
Aynı televizyon ekranında rengarenk formalı tam 44 futbolcu koşturuyor, iki hakem düdük çalarken, dördü de kenarlardan bayrak sallıyor.
Oraya buraya koşuşturup duran etti mi 50 kişi!
Bekle de sakatlık olsun, kameralar öbür maça dönsün... Böyle bir tabloyu izlerken şaşı olan ekran başındakilerde şevk mi kalır, zevk mi? Söylemek istediğim şu; futbolda eğer final değilse ya da sonucu çok sayıda takımı ilgilendiriyorsa dönüşümlü yayınlanır. Öyle bölük-pörçük ekranın köşesindeki pencereden verilmez. Yani ya yayınlarsınız ya da yayınlamazsınız.
Yasak savamazsınız!
Geçtik Bursaspor’un büyüklüğünü, Adana-Sakarya-Konya takımlarının camialarına ayıp olmadı mı? O kulüp taraftarlarına dün akşam saygısızlık yapılmadı mı? Ne yazık ki acı ama gerçek... İşin başında yayın planlanmasında son şampiyon Başakşehir’den önce Türk futboluna '5. Büyük’ olarak damga vuran Bursaspor’un hesaba katılmaması düşündürücü! Büyüklük insanların algılarında yatar tamam ama 26 yıl sonra İstanbul tekelini yıkan bir takımı yok sayıp, hesaba katmamak üzücü...
Ancak şu da bir gerçek...
2010'daki şampiyonluk sonrası göreve gelip Bursaspor'u büyük kulüp statüsünden çıkarıp küçülten başkan ve yönetimlerinin bu tabloda hiç mi suçu yok?
Not: Bu yazı Bursaspor’un dün geceki kupa maçı bitmeden kaleme alınmıştır.
