İstanbul Esenyurt Üniversitesi ve Rusya Federasyonu SSCM Üniversitesi’nin iş birliği ile Uluslararası Avrasya Konferansı’nın 3’üncüsü düzenlendi. Avrasya coğrafyasındaki ekonomi politiğinin, jeopolitik öneminin ve coğrafi ilişkilerin ele alındığı konferansta akademisyenler, Avrasya siyaseti ve ekonomisinin geleceğine ilişkin bilgiler verdi.
Konferansa 9 farklı ülkeden 38 akademisyen katıldı.
22-23 Mayıs 2024 tarihlerinde fiziksel ve online olarak gerçekleştirilen Uluslararası Avrasya Konferansı’nın açılışında Esenyurt Kaymakamı Fatih Çobanoğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, Sibirya İşletme Üniversitesi (SSCM) Rektörü Prof. Dr. Roman Gennadievich Vlasov ve İstanbul Esenyurt Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekan Vekili Porf. Dr. Sait Yılmaz konuşma yaptı. Sempozyumda Türkiye ve Rusya’nın yanı sıra Azerbaycan, Kazakistan, Karadağ, Özbekistan, Sırbistan ve Bosna Hersek’ten de konuşmacılar yer aldı.
“Dünya çok kutuplu olmaya doğru gidiyor”
Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer, dünyanın çok kutuplu olmaya doğru ilerlediğini belirterek, “Sizin coğrafyanız, ekonominizi, politikanızı, stratejinizi belirlemese bile etkiler. Bu çerçeve içerisinde global olarak dünyaya baktığımızda dünya acaba nereye doğru gidiyor? İki kutuplu dünya vardı, Sovyetler Birliği dağılınca dünya tek kutuplu hale geldi. ABD dünyanın zengini ve askeri gücü olduğu için dünyanın başına oturmaya çalıştı. Buna da küreselleşme adını taktılar. Dünya artık çok kutuplu olmaya doğru gidiyor. Rusya da bu kutuplardan bir tanesi, Çin bunlardan bir tanesi. Mevcut tek kutba itiraz ediliyor. Bugün meydana gelen savaşların altında yatan temel neden de bu” ifadelerini kullandı.
“Jeopolitik gerilimlerin yaşandığı yer”
Sempozyuma ilişkin değerlendirmelerde bulunan İstanbul Esenyurt Üniversitesi Sanat ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekan Vekili Porf. Dr. Sait Yılmaz, Avrasya coğrafyasının önemine değinerek, “Bu coğrafya çok büyük önemli parçalara ayrılıyor. Kuzeyde Rusya var, güneydoğuda Çin var, güneyde Hindistan var. Bu coğrafyalar içinde Rusya’nın Çin’in büyük projeleri var. Mesela Çin’in İpek Yolu projesi gibi. Aynı zamanda burası Batılı güçler için de bir çekişme alanı. Jeopolotik gerilimlerin yaşandığı yer, pek çok sıcak sorunun yaşandığı yer. Tayvan sorunu gibi, Kuzey Kore ile Güney Kore’nin çekişmesi gibi” dedi.
Avrasya’nın ekonomi politiği
Prof. Dr. Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ama bir yandan da çok önemli ekonomik entegrasyon çalışmaları var. Avrasya Ekonomik Birliği kuruldu, APEC ülkeleri var. Özellikle pandemiden sonra ve Ukrayna savaşından sonra küresel tedarik zincirleri ve Rusya’ya uygulanan ambargolar da buradaki ekonomik konfigürasyonu değiştirmeye başladı. Bu konferansla, 38 bilim insanı, Rusya’dan, Letonya’dan, Sırbistan’dan Baltık ülkelerinden, Orta Asya’dan, Türkiye’den pek çok katılımcı, geleceğin Avrasya’sının ekonomi politiğinin nasıl şekillendiğine dair önemli ipuçları verecekler. Avrasya’yı nasıl okumamız gerektiğiyle ilgili bizlere çok önemli yeni görüşler verecekler. Bunları da bildiri kitabı olarak yayınlayarak bilim insanlarının hizmetine sunmayı düşünüyoruz.”
