USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

HAYRA ALAMET DEĞİL!

26-09-2023

Bursaspor’da bir süredir art arda gelen sakatlıklar giderek endişe verici boyutlara ulaştı.

Özellikle bu sezon müthiş bir kadro zafiyeti yaşayan Yeşil Beyazlılar her geçen hafta sakatlık nedeniyle birer ikişer oyuncusunun sedye ile acillik olarak takımın fire vermesi üzerine zaten dar kadrosunun daha da daralması sonucu ufkunu da daraltırken teknik kadroyu zor durumda bıraktığı açık ve net...                                                                                                                                                                                           

 

Demek istediğimiz o ki; bu yaşananlar Timsah’ın geleceği adına ‘Hayra Alamet Değil!’

İnsanın belinden bir "omur"u kayıyor, iki büklüm oluyor... Hani "beli doğrulmuyor" derler ya, tam da öyle...
Ligin ilk 5 haftalık sürecinde Bursaspor takımının bırakın bir "omur"u, omurgası toptan kaydı ve de kaymaya devam ediyor.

Geçen sezonun sonuna doğru Hasan Sabri Karaca ile başlayan sakatlıklar kervanına kaleci Deniz Aydın, Furkan Emre Ünver, Emre Tepegöz, Eren Tunalı, Berat Altındiş ve son olarak da Eren Güler’in katılması bazı soruları da zihinlere düşürdü.

Bursaspor’un fotoğrafına baktıkça; elimizde bir bulgu yok ama belirtilere göre ‘hipotermi sendromu’ vakası olabilir mi acaba? diye düşünmekten kendimi alamadım!

Bir yetişkinin normal vücut ısısı yaklaşık olarak 37°C'dir. Bu ısı 35°C'nin altına düştüğünde Hipotermi ortaya çıkar. Hipotermi, vücudun uzun bir süre boyunca üretebileceğinden daha miktarda ısı kaybetmesi sonucunda oluşur.

Öyle ya; yaşanan vagon yükü sakatlık, sözde sağlam ama sakattan beter dolaşanlar...

Hani demiş ya doktor “kırık değil, bıkık bıkık!”

 

Ancak bu tablonun en ilginç tarafı söz konusu sakatlıkların tesadüf mü bilemem ama geneline yakının iç sahada yani Timsah Arena’da oluşması! Bu da bizlerde sakatlıkların darbeye bağlı değil de, sanki zeminden kaynaklandığı şüphesi doğruyor.

Hatırlanacaktır federasyon sezonun ilk maçı Mersin karşılaşmasını zeminin elverişli olmadığı gerekçesiyle Minareli Çavuş’ta oynatmıştı.

Sadece sulamakla yetinip biçilmemenin getirisiyle dizlere kadar gelen resimdeki çimleri gördükten sonra karara hak vermemek mümkün mü?

 Timsah Arena’nın son Altınordu maçındaki patates tarlasına dönmüş zemin manzarasını gördükten sonra yaklaşan sıkı kış koşullarını düşününce ‘ne olacak bu işin sonu’ diye kaygılanmamak elde mi?

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?