Açıklama şöyle:
Bizans’ın en önemli kalelerinden biri olan Bursa’mızın Osman Gazi komutasında, oğlu Orhan Gazi ile birlikte 10 yıl süren bir kuşatmanın ardından fethedilmesinin 690. yılını kutluyoruz. Yüz yıllarca dünyaya hükmeden Osmanlı Devleti’nin başkenti, evliyalar şehri yeşil Bursa’mızın kurtuluşunu sağlayan başta Osman Gazi ve oğlu Orhan Gazi olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz… Ruhları şad olsun…
BURSA’NIN FETHİ
Osmanlı Devleti tarafından 1314 yılında başlayan Bursa kuşatması, 10 seneden fazla sürdü. 1324′ de hastalanan Osman Bey, kumandayı oğlu Orhan Bey‘e devretti. Osman Gazi, oğlu Bursa’yı fethettiği sırada vefat etti (1326).
Orhan Bey, Mudanya limanını ve Orhaneli’ni fethederek Bursa’nın Bizans ile bağlantısını kesti. Aralıklarla on yıl süren kuşatma sonunda Bursa teslim oldu. İpek üretiminin merkezi olan Bursa, Osmanlı Devleti’nin başkenti yapıldı. Osmanlıların bu dönemde Sakarya havzası ve Marmara Bölgesinde yaptığı fetihlerdeki amacı, batı yönünde ilerleyip Rumeli’ye geçmekti.
Öncesi…
Kuruluşu, milattan önceki yıllara dayanan Bursa, daha sonra Romalıların eline geçti. Roma’nın Doğu ve Batı olmak üzere ikiye bölünmesinden sonra çevresi ile birlikte Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans’ın) idaresinde kalmıştır.
Osman Bey’in siyasi faaliyetlerinden bahsedilirken işaret edildiği gibi Osman Bey, Bursa’yı kuşatma altına almış fakat fethine muvaffak olamamıştı. Bununla beraber Bursa’ya Bizans’tan gelecek yardıma mani olmak için, şehrin yakınlarına iki kale yaptırmış, bunlardan birine Ak Timur’u, diğerine de Balabancık’ı muhafız olarak tayin etmişti. Böylece Osman Bey, Bursa’ya dışardan gelebilecek yardım yollarını denetim altına almış oluyordu. Bu sebeple 1315 yılından itibaren Bursa, Osmanlılar tarafından çevresinde inşa edilen kaleler vasıtasıyla bir mânâda muhasara altına alınmış oluyordu.
Kuşatma ve fetih
Orhan Bey, 1326 yılında büyük bir kuvvetle Bursa üzerine yürüdü. Aşikpaşazade ve Nesri gibi kaynaklar, Osman Gazi’nin, Bursa’nın fethinden önce oğlu Orhan’a: “Oğul, sen önce Adranps (Orhaneli)’a git ki, o kâfirin babası Dinbozgazasında benim Bay Koca’mın düşmesine sebep oldu” diyerek onu Gazi Mihal (Köse Mihal), Turgut Alp, Şeyh Mahmud ve Şeyh Edibali’nin kardeşi oklu Ahi Hasan’la gönderdi. Orhan Bey, bu tecrübeli komutanlarla görüşerek Bursa’nın güneyinde ve bir bakıma Bursa’nın anahtarı durumunda olan Adrenos kalesini alıp yıktırdı. Orhan Bey’in gelişinden önce kaleyi boşaltıp Elete dağına çıkmış olan halk ve kale beyi, Orhan’a itaatini bildirdiler. Bunun üzerine tekrar yerlerine iade edilen halka karşı Orhan Bey, insaf ölçülerini aşmayacak derecede merhamet ve hoşgörülü bir şekilde davrandı.
Bursa'nın Kuşatılması
Bundan sonra Bursa önlerine gelen Orhan Gazi, Pınarbaşı mevkiinde karargahını kurup kaleyi kuşattı. Bizans’tan beklenen yardımın gelmeyeceğini anlayan ve kaleyi kurtarmaktan da ümidini kesen kale beyi, Gazi Mihal Bey vasıtasıyla ve bazı şartlarla Bursa’yı teslim edeceğini bildirdiğinden 2 Cemayizelevvel 727 (6 Nisan 1326) tarihinde Bursa Osmanlılara teslim edildi. Kale muhafızı olan Evrenos da Müslüman olarak Osmanlıların hizmetine girdi. Orhan Bey, burayı aldıktan sonra babasının na’şını buraya getirterek sonradan Gümüşlü Künbed diye meşhur olan yere defn ettirdi.
Sonrası…
Bursa’nın fethinden sonra, Orhan Gazi için ele geçirilmesi gereken hedef artık İznik olmuştur.
Bursa’nın zaptından sonra Osmanlı Beyliği’nin merkezi buraya nakledilmiştir. Yeni hükümdar burayı yeni binalarla süslemiştir. İnşa edilen dinî ve sosyal eserlerle şehir, Müslüman Türk şehri olma hüviyetini kazanıp yeni bir çehreye büründü. Orhan Bey, daha isin basında eski kiliseleri mescide ve medreselere çevirdi. Bursa’da fakir ve yoksulları doyurmak için imâret yaptırıp onlara vakıflar tahsis eyledi. Buradaki bilgin ve hafızlara da maaş bağladı.