Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (SODİMER) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, yeni eğitim öğretim yılında anne ve babaların pedagojik bilgilerinin çok değerli olduğunu söyledi.
SODİMER Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, eğitimle ilgili gündeme dair İhlas Haber Ajansı’na (İHA) değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Levent Eraslan, öğretmen istihdam sürecinin sürekli tartışma konusu haline geldiğini ifade ederek, “Ne yazık ki hem öğretmen yetiştirmede hem de istihdamında kalıcı bir model oluşturamadık. Bu yüzden özellikle mülakat gibi çok büyük gruplarda uygulanması zor olan teknikler de kamuoyunda tartışma oluşturuyor. Bizim görüşümüz de çok büyük gruplarda bunun verimli olamayacağı. Çünkü mülakatçıların eğitimi, mülakat ortamı, mülakat sürecinin objektifliği gibi sıkıntılar var. O yüzden yapılacaksa bile bu şartların sağlanması gerekmekte” dedi. “Gençler bu konuda çok gergin, istekleri mülakatın olmaması”
Türkiye’de öğretmen fazlalığına dikkati çeken Prof. Dr. Eraslan, öğretmenlik istihdam eden kurumlar arasında iş birliğinin artırılması gerektiğini ifade ederek, “Hala an itibarıyla yüz binlerce öğrenci eğitim fakültelerinde eğitime başladı. Yani çok büyük bir havuzu kapatmadan bunun üzerinden bir çalışma yapmak şu anda çok sonuç getirecek gibi durmuyor. Çok büyük kamuoyu baskısı var. Gençler bu konuda çok gergin, istekleri mülakatın olmaması. Sayın Cumhurbaşkanımızın verdiği bir söz var. Bunun üzerinden yeniden bir değerlendirme yapılacağını umuyorum” ifadelerini kullandı. “Öğretmenler, ölçme ve değerlendirme sistemlerinde eğitim almalı”
Geçtiğimiz günlerde bir televizyon programında Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in Türkçe dersine dikkat çekmesini de değerlendiren Eraslan, şunları kaydetti:
“Çok önemli buluyorum. İlk 4 yıl özellikle okuma, anlama, dinleme, konuşma gibi dilin dört becerisine dönük gelişmelere önem verileceğini söylemişti. Bunu destekliyoruz, çok önemli bir çalışma. Çünkü ana dil 10 yaşında oturuyor. Çocukların ana dilini iyi öğrenmesi, kendilerini ifade edebilmesi, kelime sayılarının artması ve düşünmesi çok önemli. Türkiye yüzyılı diyorsak çocuklarımız Türkçe düşünecekler. Dördüncü sınıfta sınavların kaldırılması aynı zamanda öğrencilerin de rahatlamasına neden oldu. Bu tarz uygulamalar çok başarılı olacaktır. Tabii ki sahada bunu göreceğiz. Öğretmenlerimize büyük görevler düşüyor. Ölçme ve değerlendirme sistemlerinde eğitim almaları lazım.” “Veliler, uzman öğretmen ve başöğretmen olanları tercih etmek istiyorlar”
Öğretmenlik Meslek Kanunu hakkında da görüşlerini açıklayan Prof. Dr. Eraslan, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun değişmesi gerektiğini belirterek, “Her ne kadar çok yeni olsa da 6-7 sayfalık Öğretmenlik Meslek Kanunu olmaz. Diğer meslek kanunları çok geniş bir anlamda, geniş bir yapıda. Bu yüzden öğretmenlerimizin uzman öğretmenliği, baş öğretmenliği, okullarda da bazı sıkıntılara yol açmakta. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmen seçimini otomatikleştirdi. Veliler, uzman öğretmen ve başöğretmen olanları tercih etmek istiyorlar. O yüzden bunun daha nitelikli seçimi, öğretmenlerimizin bu basamaklandırmada daha nitelikli bir şekilde yer almasını sağlayıcı tedbirleri önemsiyoruz” diye konuştu.
Geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmeliğe göre liselerde açıköğretime geçişlerin kısıtlanmasına ilişkin de Eraslan, alınan bu kararı önemsediklerini söyledi. “Öğretmenlerin gönüllü önlük giymesi faydalı olacaktır”
Prof. Dr. Eraslan, öğretmenlerin önlük giyme tartışmasına yönelik şunları söyledi:
“Sayın bakanın yeni uygulamalarından öğretmenlerin önlük giymesi. Zannediyorum eğitim öğretim süreçlerinde belli diğer tertip ve düzene dönük bir gönderme bu. Buna biz katılıyoruz, destekliyoruz. Gönüllü olmasını daha faydalı buluruz. Okul ortamı yapısına dönük olarak her paydaşın öğrencinin de, öğretmenin de tertipli düzenli olarak okula gelmesini, hal ve hareketleri ile örnek olmasını önemsiyoruz. Burada öğretmenlerin gönüllü olması, bunu zorlamadan yapması daha faydalı olacaktır diye düşünüyoruz.” “Anne ve babalar eğitimle ilgili gelişmeleri yakından takip etmeli”
Yeni eğitim öğretim yılında velilerin dikkat etmesi gereken durumlarla ilgili de Eraslan, eğitimle ilgili çok değişiklik yapıldığını hatırlatarak, “Anne ve babaların pedagojik bilgileri çok çok değerli. Ne kadar yükseköğretim eğitimli de olsa anne babaların pedagojik bilgileri eksik olabiliyor. Anne ve babaların eğitimle ilgili gelişmeleri yakından takip etmeleri, okulla iyi ilişki kurmaları çok çok önemli. Okul, aile ve çocuk arasındaki iş birliğinin eğitimde niteliği artırdığını hepimiz biliyoruz. Buna dönük olarak da bu süreci kurgularlarsa faydalı olacaktır” ifadelerini kullandı.