USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Seçimin iyi tarafı

19-06-2018

Alelacele çok önemli bir seçime gidiyoruz. Aslında herkesin beklediği ancak olmayacağı üzerine basıla basıla söylenen seçim baskın şekilde karşımıza çıktı. Bugün liderlerin faaliyetleri dışında seçimle ilgili bir hareketten bahis etmek söz konusu değildir. Bu seçimlerde öne çıkan husus üretimin önemidir. İlk defa bir seçimde üretimin desteklenmesi noktasında bir konsensus sağlanmış durumdadır. Adayların üretimi nasıl destekleyeceklerini her fırsatta anlatmaya çalıştıkları görülmektedir. Üretim alanlarında farklılıklar olsa da genel bir mutabakat tesis edilmesi bu seçimin iyi tarafıdır. Tabi sözle üretimin bir anda gelişmesini kimse beklememektedir. Üretim dediğimizde enerji, hammadde ve emek yoğun süreçler bir yana yüksek katma değerli ürünleri arz edebilecek bir yapıya kavuşmaktan bahis ediyoruz. Bu amaç için devrim niteliğinde bir değişimin gerekliliği vardır.Üretim demişken, aklımıza Japonya' nın sanayi devriminin nasıl gerçekleştiğini okuduğumuz Sayın Cafer Tayyar Sadıklar' ın yazdığı eserler geldi. Türk Japon Vakfı Başkanı Sayın Sadıklar II. Dünya Savaşı' ndan sonra Japonların üretime geçebilmek için tüm düzenlemeleri askıya aldığını, belirli refah seviyesine çıkana kadar önceliği sanayinin gelişimine verdiğini ifade ediyor. Buradan anlayacağımız sanayi üretiminin tüm kamusal denetim, sorumluluk alanı dışına çıkarılmasıdır. Vergiden, çevreye, çalışma hayatından, altyapı yatırımlarına tüm enerji ve tercih sanayi tarafına kaydırılmış Japonya' da. Şu an Türkiye iğneden ipliğe (düşünün saman bile ithal eder hale gelinmiştir ) her şeyi ithal etmektedir. İthalat bağımlılığı artık bir milli güvenlik meselesi haline dönüşmüştür. Radikal tedbirler alınmaması halinde bu gidişatın değişmesi söz konusu değildir. Üretim desteklenmesi konusunda OHAL ilan edilse yeridir. İşletmelerin ayakta kalması, kapasitelerini arttırması için şu ana kadar yapılanlar dışında, alışık olunmayan adımlar atılmalıdır. Belki toplumun bir kesimi için ifade etmeye çalıştığımız hususlar nahoş gelebilir, ancak bugün ülke ekonomisi olarak normal şartlar altında olmadığımızı artık herkes kabul etmelidir.
Seçim hiç değilse üretimin önemini bize hatırlattı. Bir an önce insanların yüzünü üretime döndürecek yatırım iklimi oluşturulmalıdır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?