Bursaspor’un düzlüğe çıkabilmesi için çözülmesi gereken önemli bir sorun var.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve medya çalışanları bir araya geldi.
Yaklaşık 300 kişilik geniş kapsamlı bir organizasyondu.
Başkan Aktaş Bursa’daki çalışmalarını anlatan kısa bir video gösterisinin ardından kürsüye gelerek mikrofon önünde de icraatlarını anlattı, çalışmalarını diğer büyük şehirlerle kıyasladı.
Ben de şehir ile ilgili yapılan çalışmalara en az spor kadar meraklı olduğumdan ilgi ile dinledim.
Sonrasında Aktaş “Sorusu olan varsa cevaplayabilirim” deyince bende tabii ki Bursaspor ile ilgili soru sordum.
Başkan Aktaş’a özetle “Sayın Başkan şehirle ilgili çalışmalarınız önemli ve Bursa için gerekli şeyler; ancak şehir dışına çıktığınızda ve çıktığımızda sorulan ilk soru “Bursaspor’un durumu oluyor” Kentin en büyük markası şu an alt liglerde can çekişiyor. Bu konuda 20 milletvekili var hiçbirinden destek gelmiyor. Sadece biri kent ile ilgili çalışmalar için gerçekten çaba gösteriyor. Siz Bursaspor’a destek veriyorsunuz; ancak o destek de yeterli değil. Yeterli desteği sağlasanız Bursaspor bu darboğazdan çıkar. Çünkü Bursa’nın buna gücü yeter. Kentin ileri gelenler hep birlikte bir araya gelip bir şeyler yapamaz mısınız? Şeklinde bir soru sordum.
Başkan Aktaş da soruma verdiği cevaba “Neden ben?” Diyerek başladı ve komşu şehir Balıkesir’de yaşadıklarını anlattı.
Bir toplantı için Balıkesir’e gittiğinde Balıkesirli iş adamlarının herhangi bir siyasi irade olmadan bir araya gelerek 60 milyon liraya yakın parayı Balıkesirspor için topladıklarını, hatta kendisinin de o organizasyona davet edildiğini ancak katılmadığını söyledi.
Ve baştaki sorusunu söyle tamamladı.
“Balıkesirli iş insanları bunu yapabilirken Bursa’da neden bu yapılamıyor ve her şey benden bekleniyor?”
Ben de bu sözleri üzerine Başkan Aktaş’a “Bursa’da lider ihtiyacı var” organize olunamıyor” şeklinde cevap verdim.
O da tekrar “Neden ben” deyince “Çünkü şehri siz yönetiyorsunuz” şeklinde yanıt verdim.
Evet burada Başkan Aktaş’ın haklı olduğu kısmı atlamamak gerekiyor.
Bursalı iş adamları Bursaspor’dan uzak duruyor.
En başta da BTSO Başkanı İbrahim Burkay.
Evet bunu son yıllarda Bursaspor’da yaşananlara ve sonrasında oluşan güven sorununa bağlayanlar var ve son derece haklılar.
İyi de birileri Bursaspor’un parasını çaldı diye koskoca kulübü kaderine mi terk edeceğiz?
Kulübün ve yüzbinlerce taraftarın ne suçu var?
İş yerimizde müdürler hırsızlık yapsa iş yerimizi kaderine mi terk ederiz yoksa o müdürlerden mi hesap sorarız?
Burkay başta olmak üzere iş adamları bunun cevabını vermeli.
İbrahim Yazıcı döneminde olduğu gibi güvenli bir organizasyon yapılırsa gereken destek büyük ölçüde sağlanabilir.
Bunun için de ifade ettiğim gibi kararlı bir şekilde liderlik edecek biri gerekiyor.
Ama daha önemlisi sorunun kökten çözümü için güven ortamının tekrar oluşturulması gerekiyor.
Peki bu nasıl yapılabilir?
Cevap belli.
Hırsızlardan hesap sorarak.
Son 10 yıldan bugüne kadar Bursaspor'un parasını çalan kim varsa ortaya çıkararak.
Yaptıkları yanına bırakılmayarak.
Bugüne kadar bırakıldı.
İnsanlara Bursaspor’a verdiklerini paranın birilerinin cebine değil, sadece Bursaspor için harcanacağı güvenini vermek gerekiyor.
Bunu sağladığımız takdirde Başkan Aktaş’ın Balıkesir örneği gibi destekler kendiliğinden gelecektir.
O yüzden destek için gereken organizasyona hemen başlanırken bir yandan da bu sorunu çözmek için ne gerekiyorsa yapılmalı.
Bursaspor'un kurtuluşu için kararlı bir lider, güven ortamı ve fedakâr bir çalışma şart.