Karaloğlu, yazılı açıklamasında, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından Dünya Engelliler Günü olarak kabul edilen 3 Aralık gününün, engelli bireylere yönelik toplumsal bilinç ve farkındalığı artırması bakımından anlamlı bir tarih olduğunu belirtti.
İnsanların, dünyaya "merhaba" dediği andan itibaren yaşantısına dair hususlarda bir tercihte bulunamadığını, dolayısıyla gerek doğuştan gerekse sonradan ortaya çıkan engellilik durumunu da seçmediğini vurgulayan Karaloğlu, şunları kaydetti:
"İmtihan yeri olarak bildiğimiz bu dünyada kimimiz doğuştan veya sonradan, herhangi bir hastalık veya kaza sonucu, bedensel, zihinsel, ruhsal, sosyal, duyusal ve duygusal yeteneklerimizi çeşitli derecelerde kaybettik. Şunu da çok iyi biliyoruz ki sağlıklı her birey aynı zamanda engelli adayıdır çünkü ne zaman, nerede nasıl bir olayla karşılaşacağımızı hiçbirimiz bilemiyoruz. Bugün bizim için asıl önemli olan, gönüllerimizin, fikirlerimizin, insani ilişkilerimizin ve duygularımızın önünde engel olmamasıdır. Engelli olduğu halde azimle, inançla kararlılıkla çabalayan ve tarihe adını yazdıran nice abide şahsiyetler vardır. Buna rağmen görünürde hiçbir engeli olmamasına rağmen vicdan engelli olan nice örneklere de rastlamamız mümkündür.
Şunu gururla ifade etmek isterim ki ülkemizde engelli bireylerin yasal haklarının ve yaşam koşullarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalar, son yıllarda fevkalade artmıştır ve değişen koşullara uygun olarak da artmaya devam etmektedir. Engelli bireylere yönelik yapılan bu çalışmalar, sadece engelli bireyleri ve ailelerini değil, toplumun her kesiminden bireyleri yakından ilgilendirmektedir. Dolayısıyla işvereninden işçisine, amirinden memuruna, öğretmeninden öğrencisine, yaşlısından gencine kadar toplumdaki her bireyin engellilere yönelik farkındalığını arttırmak büyük önem arz etmektedir. Bu duygu ve düşüncelerle hepimizi hayata bağlayan sevgi ve yaşama sevincinin sonsuza kadar kalplerinizde bulunması temennisiyle herkese sağlık, mutluluk ve afiyet diliyorum."
