15 Temmuz 2020 tarihinde Hamza Acan cinayetinin çalışması süreci tamamlandı ve iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. Bursa E Tipi Kapalı Ceza ve İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan İ.S (13), MS (15) ve RS (17) kardeşler, yaşları nedeniyle "Suça Sürüklenen Çocuklar" (SSÇ) hakkında yapılan önünüze çıkacak. Ramazan S.'nin ise, sanığın reşit olması gerekir.
Tekme, yumruk, parke taşı
SSC Kapsamında ifadesi Alınan Çocukların Maktul Hamza Acan'ı Daha Önce tanıdıklarını Hamza'nın sebze tezgahının Karşısında Bulunan yufka tezgâhında çalıştığını saptayan iddianamede ettik; "Açık kimlik tespit edilemeyen SSÇ'lerin tezgahına geldiği, SSC'lerden M.S'nin bu pazarlığı kabul etti" dile getirildi.
İddianamenin devamında, 20.00'da domatesleri alacağı fakat pazarcılar tarafından hazırlanan domatesleri beğenmediği için bundan vazgeçtiği ifade edilirken; M.S'nin "Almıyorsan çek git" dediği, Hamza Acan'ın "Neden bu şekilde davranıyorsun?" diye tepki gösterdiği belirtildi. MS Hamza'ya "Sana ne, sen işine bak" dedi. Şu tartışmada MS, Hamza'ya yumruk attı. Hamza da boş plastik sebze kasasını M.S'ye fırlattı ama isabet ettiremedi. MS de yerden parke taşı alıp maktule saldırdı. Esnada RS, İ.S ve Mustafa S. de olaya dahil oldular. İ.S yerden göre parke taşı ile maktulün kafasına 2,3 kez açılır. Hamza ve Hamza S. Tanan M.Ş'nin kucağına düştü. Olay yerinde bulunan bir vatandaş ilk yardım müdahalesinde bulundu. Sonra ambulans gelip onu hastaneye götürdü ama Hamza kurtulamadı.
İddianamede bütün tanıkların TC vatandaşı olması, buna karşılık pazarlık yapan kadın dahil hiç Suriyeli tanık bulunmaması dikkat çekti.
Çelişkili ifadeler
Hazırlanan iddianamede şüpheli M.S'nin "Önce o beni itti, yumruk salladı, ben de yüzüne yumruk salladım. Bana boş sebze kasası attı, karnıma geldi "demesine rağmen Hamza'nın üzerine gelmediği vurgulandı. MS ayrıca "Çevredekilerin maktulü kaldırdığını, sonra kendini kaybedip yere düşerek sinir krizi geçirdiğini, baygınlık sonucu yere düştüğü sırada başını vurmuş olabileceğini" iddia etti. Fakat RS, maktulün attığı kasanın M.S'ye isabet etmediğini söyledi. Mustafa S.'nin Hamza'yı kendi tezgahına götürdüğünü ve maktulün o sırada bayılıp yere düştüğünü ekledi. 150 metre ötedeki tuvalete gittiği söylense de R.S'nin beyanı bunu yalanladı. Hamza'ya vurmuştu Zira buna göre İ.S o esnada yerden parke taşı alıp.
İfadesini değiştirdi
SSÇ'lerin köylüsü ve akrabası olan ve iddianamede kritik yerde duran tanık Ö.Ş'nin peş peşe beyan değiştirmesi ise dikkat çekti. Zira Ö.Ş ilk ifadesinde gözaltındaki MS ile benzer şekilde beyandada bulundu. Ö.Ş'nin ikinci ifadesi ise Hamza öldükten iki gün sonra yapıldı. Hamza'nın boş plastik sebze kasasını M.S'ye fırtlatmak ancak kasasının isabet etmediğini .S'nin yerde bulunan parke taşını alarak Hamza'nın doğru yürüdüğünü ancak kendisinin araya girdiğini belirtti. İfadenin devamında; M.S'nin yumrukla maktulün boynuna sert bir şekilde vurduğunu, Hamza'nın sendelediğini ancak düşmediğini söyledi.
Tanık Ö.Ş'nin ifadesinde ayrıca "İ.S'nin yerde bulunan parke taşını alarak Hamza'nın kafasına 2, 3 kez sert bir şekilde vurduğu, bu aşamada R.S'nin Hamzaya tekme ve tokat darbeleri ile vurmaya başladığında, Mustafa ' Hamza'nın yere düştüğünü "R.S'nin tekme darbesi sonrası Hamza'nın yere düştüğünü" beyan etti.
Adana'da gözaltına inceledi ve tutuklandı. Fakat 21 Temmuz'da Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına ilişkin ifadeleri değiştirmeye karar verdi!
Emniyetteki ikinci ifadesinin 'baskı altında' alındığını söyleyen Ö.Ş, ilk ifadelerin ayrıntılarının doğru olduğunu savundu. Olaydan sonra psikolojisinin bozulduğunu, SSÇ'lerle büyük dedelerinin kardeş olduğunu belirtti. İddianame ise "Kendisine baskı yaptığını iddia ettiğiniz polislerin olay yerinde belirtilenına göre, polislerin bu durumu kendisinin yazdığı söz konusu olamayacağını, şarj edilebilir tanıklar Ö.T ve M.Ş'nin beyanları önce beyanından dönmeye çalıştığı "na dikkat çekti. Bursa Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi, ilk duruşmanın 19 Ağustos günü saat 10: 00'da görülmesine karar verdi.
Beyinde kanama, akciğerde hasar
Hamza'nın cansız bedeni üzerinde yapılan inceleme üzerinden "Olay Yeri İnceleme ve Ölü Muayene Tutanağı" nda şu bilgiler yer aldı: gerekli, yoğun bakıma takibe alındığı, bu bulgularla kesin ölüm sebebini tespiti mümkün değil. " İnceleme heyeti klasik otopsi yapılmasına karar verdi.
