Müzisyenler, eksi 12 derecede çan, korno, çello ve perküsyon ritmleri eşliğinde dünyaya, “Okyanuslarımızın en az yüzde 30’unu 2030 yılına kadar korumalıyız. Zira bilim insanları vahşi yaşamı korumak ve iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak için 2030 yılına kadar okyanuslarımızın en az yüzde 30’unun okyanus koruma alanları kapsamına alınması gerektiğini söylüyor” mesajını iletti. Konseri gerçekleştiren müzisyenlerden Terje Isungset, “Buza saygılı davranmazsanız kırılır. Doğaya da aynı saygıyla yaklaşmalıyız” ifadelerini kullandı. Kuzey Kutbu, bu yıl rekor seviyede buz kaybı yaşadı ve Nisan ayında sıcaklık ortalamanın 8 derece üzerindeydi. Greenpeace, “Okyanusları Koru” kampanyası kapsamında okyanusların karşı karşıya kaldığı tehditlere dikkat çekmek ve güçlü bir Küresel Okyanus Anlaşması imzalanmasını sağlamak için Kuzey Kutbu’ndan Güney Kutbu’na 1 yıl sürecek bir keşif gezisine çıktı. Bu yolculuğun ilk ayağında Greenpeace’in Esperanza ve Arctic Sunrise gemileri Kuzey Kutbu’na giderek iklim değişikliği, aşırı avlanma ve plastik kirliliğine dikkat çekti. Greenpeace Nordik Okyanuslar Kampanya Sorumlusu Halvard Raavand yaptığı açıklamada, “Kuzey Buz Denizi’ndeki buz kaybına dikkat çekiyoruz çünkü sadece Kuzey Kutbu’nda değil, tüm gezegende okyanus koruma alanlarına ne kadar ihtiyacımız olduğunu göstermek istiyoruz. Hükümetler, Birleşmiş Milletler’de okyanus koruma alanları oluşturulmasını sağlayacak bir Küresel Okyanus Anlaşması üzerinde çalışıyor. Bu anlaşma iklim değişikliğine karşı sağlıklı okyanuslar oluşturmak için eşsiz bir fırsat. Bilim bu konuda net: Okyanuslarımız krizde ve onları korumalıyız” dedi. (İHA)
Katilini de paylaşmış
2019-05-14 20:01 - Asayiş