Konuşmasına Charles Dickens’ın ‘’İki Şehir’’ adlı romanına atıfta bulunarak başlayan İsveç Başbakan’ı Stefan Löfven kanlı terör saldırılarını, Rusya’nın ülke sınırlarını zorla genişletmesini, birliğin esnekliğini zorlayan, süregelen global sığınmacı krizini ‘‘çaresizliğin kışı’’ olarak değerlendirerek ‘‘Eğer ortak tehdide karşı birlikte güçlü olarak durabilirsek Avrupa Birliği’nin önünde umutlu bir bahar olabilir’’ diye konuştu.
Löfven Dublin Sözleşmesi’nin işlemediğinin artık kabul edilerek yerine bir yenisinin konulması gerektiğini, İsveç’in, sığınmacıların tek tek ülkelerde sığınmacı başvurusu yapması yerine bütün AB’yi kapsayacak tek bir başvuru sistemi için çaba harcayacağını söyledi. ‘‘AB içindeki işbirliğinin geniş halk kesimlerince desteklenmesini istiyorsak, halkın refahı için daha fazla çalışan bir birliğe gereksinmemiz var’’ diyerek konuşan İsveç Başbakan’ı, Yahudiler, Müslümanlar ve romanları sayarak azınlıkların ayrımcılığa, tehdit ve şiddete karşı korunmasının önemine de değindi