AK Partili kadınlar Abdurrahman Dilipak'a suç duyurusu

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, kadınlara yönelik hakaret ve çirkin yakıştırmalarıyla tepki çeken köşe yazarı Abdurrahman Dilipak için 81 ilde suç duyurusunda bulunulacağını söyledi.

Gündem - 4 yıl önce

AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, AK Partili kadınların hukukunu korumanın boyunlarının borcu olduğunu belirtirken, kadınlara dönük hakaretleri ile tepki çeken köşe yazarı Abdurrahman Dilipak'ın ifadelerini yargıya taşıyacaklarını söyledi. Çam, "AK Parti Kadın Kolları olarak, bu tür seviyesiz sözler, iftira ve hakaretlerin cezasız kalmaması için gerekli tüm hukuki girişimlerde bulunacağımızı ve yargısal süreçlerin takipçisi olacağımızı da herkesin bilmesini isterim. Başta genel merkez olmak üzere 81 il kadın kolu başkanımız suç duyurusunda bulunacak" diye konuştu.

"AK PARTİLİ KADINLAR, ERKEKLEŞEREK DEĞİL KADIN KİMLİĞİYLE SİYASET YAPAR"

Çam, Türkiye'de 81 ilde, 922 ilçede, 100 bini aşan yerel yönetici ve 5 milyona ulaşan üyeyle AK Partili kadınların liderinin siyasetini örnek aldığını ve partinin kararlarını ülkenin dört bir köşesinde titizlikle uyguladığını dile getirdi.

AK Partili kadınların ailesini her daim öncelediğini, ihmal etmediğini, eş, anne, evlat olma bilinci ve değerlerine sahip çıktığını vurgulayan Çam, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Erkekleşerek değil, kadın kimliğiyle, dik duruşuyla siyaset yapar. Samimiyeti, mütevazılığı ve çalışkanlığıyla itham ettiğiniz 'papatya' asla olamaz. AK Parti kadın hareketi bir feminist hareket değildir. Hak yolunda, mazlumun yanında, zalimin karşısında, yalnızca ahlakın ve adaletin savunucusudur. Kulluk ve insanlık bilinciyle il il, ilçe ilçe, mahalle mahalle sokak sokak milletiyle, halkıyla hemhal olan bir harekettir."

"ESAS OLAN İNSAN YETİŞTİRMENİN ÖNEMİNİ HATIRLAYALIM"

Çam, İstanbul Sözleşmesi'ne ilişkin tartışmaların da bir an önce bitirilmesi gerektiğini söyledi.

"Her türlü ahlaksızlığın, azgınlığın, sapkınlığın ve ailenin selametine zarar verecek yanlışlığın karşısında herkes hemfikirken tüm bu olumsuzluklardan kurtulmanın yolu ancak bu sözleşmeden kurtulmaktan geçecekse, buna kim karşı çıkabilir ki?" sorusunu yönelten Çam, şu değerlendirmede bulundu:

"Mesele o değil. Şayet tüm dertler sona erecekse bence de kaldıralım. Kaldıralım ki değişen bir şeyin olmadığını herkes görsün. Bu işe ciddi kafa yoranlara saldırma, bunun üzerinden siyaset yapma, dikkatiçekme ve sosyal medyadan takipçilerini artırma hevesinde olanların fırsatlarını da ellerinden alalım. Bu tartışma bitsin ki esas meselemizin çocuklarımızı her türlü kötülükten, çirkinlikten ve azgınlıktan korumak için gayretle çalışanları rencide edici sosyal medya paylaşımları ile bu sorunların çözülmeyeceğini anlayalım. Esas olan insan yetiştirmenin önemini hatırlayalım. Sona erdirelim ki ahlaksızlığın ve rezilliklerin her yerde çoğalmasının esas nedeninin insanlığın rotasından çıkması olduğunu görmüş olalım. Yaş ve kuru ne varsa, bir çuvalın içine doldurarak gerçek sorumluluklardan kaçamayacağımızı görelim. İşin özüne odaklanalım."

"KADINLARA YÖNELİK ÇABALARIMIZDAN ASLA VAZGEÇMEYİZ"

Lütfiye Selva Çam, AK Parti'nin, aile birliğini her daim gözeterek kadınların haklarını korumak, ayrımcı uygulamaları ortadan kaldırmak ve kadına yönelik şiddetle mücadele etmek amacıyla çok ciddi düzenlemelere imza attığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 18 yıldır kadınlara yönelik sağladığı imkanlarla dünyada bir model olduğuna dikkati çeken Çam, şunları söyledi:

"Bir taraftan cahiliye devrine benzer şiddet, katliam ve zulümle mücadele etti. Diğer taraftan ise aileyi yıkan, nesilleri kirleten tüm sapkınlıklara, ahlaksızlıklara karşı duruş sergiledi. Partimizin 5 milyona varan kadın üyeye sahip olabilmesi, ancak böyle kararlı bir siyaset ve samimi uygulamalarla mümkündü. İstanbul Sözleşmesi bizim için nas değildir. Eleştirilemez, dokunulamaz değildir. Cumhurbaşkanımızın AB üyeliği konusunda 'Gerekirse Kopenhag Kriterleri yerine Ankara Kriterleri der yolumuza devam ederiz' sözü misali, gerekirse 'Ankara Sözleşmesi' ile yola devam ederiz. Ancak kadınlara yönelik her alandaki çabalarımızdan asla vazgeçmeyiz. Şiddetle mücadeleden asla vazgeçmeyiz."

Çam, AK Parti olarak bugüne kadar dünyadaki en gelişmiş, en adil yaklaşımı kadınlar için hayata geçirmeye çaba sarfettiklerini, bundan böyle de bu çabaları artırarak sürdüreceklerini dile getirdi.

Bu konudaki kararlı ve tavizsiz tutumlarından asla dönmeyeceklerini vurgulayan Çam, "Medeniyetimizin tüm miras ve değerlerini koruyarak 21. yüzyılın en ideal duruş ve bakış açısını ortaya koyacağız." dedi.

"Tartışmalar içerikten daha çok algıyı öne çıkarıyorsa, partimizin ve hükümetimizin değerlendirmeleriyle son kertede alınacak her kararın sonuna kadar arkasında olacağız." diyen Çam, şöyle konuştu:

"İktidarı iki ateş arasında sıkıştırmaya çalışan, partimizin yara alması için köşesinde el ovuşturan eski ve yeni siyasi hareketlerin, STK'lerin, köşe yazarlarının, sosyal medya fenomenlerinin ve kritik anlarda ortaya çıkan holdinglerin karşılıklı paslaşmasına şahit oluyoruz. Ne kadınlarımıza yıllarca kıyafeti nedeniyle ayrımcılık yapılmışken sesleri çıkmayan, çıkarlarına ters düşen durumlarda da kadın konularında samimiyetten uzak davranan feminist hareketlerin ne de sözde sözleşmeye muhalefetiyle hükümetimizi sıkıştırma çabasında olanların inandırıcılığı kalmamıştır. Karşılıklı birbirini besleyen bu grupları artık boşa düşürme vakti gelmiştir."

"FETÖ'CÜ HAİNLERİN HUSUMETLERİNİ PARTİMİZE YÖNELTTİKLERİNİN FARKINDAYIZ"

Çam, samimiyetle bir kısım insanımızın yaşanan bu tartışmaları anlayamamasına hiçbir itirazlarının olmayacağının altını çizerek şu ifadeleri kullandı:

"Fitne üretip özellikle de sahte hesaplar ve görünümler ardında FETÖ'cü hainlerin kin ve husumetlerini de bu vesileler ile partimize yönelttiklerinin farkındayız. Pek çok kanun, mevzuat ve sözleşmede olduğu üzere, burada da gerekli düzeltmeleri yapmak mümkünken işin lehinde veya aleyhinde, medyatik çıkışlarla kendi reklamını yapmak için, sağa sola salvolarla saldıranların, tartışmalar üzerinden prim elde etmeye çalışanların da farkındayız."

DİLİPAK NE DEMİŞTİ?

Yeniakit gazetesi yazarı Abdurrahman Dilipak, geçtiğimiz haftalarda İstanbul Sözleşmesi'ne karşı olarak yazdığı köşe yazısında "Bugünkü başımızın belası aile ve aileyi tehdit eden fahşa! (fahişe). Bu sözleşmeler de bununla ilgili." ifadelerini kullanmıştı.

Haftanın Öne Çıkanları

Billur Kalkavan, fiziğiyle genç kızlara taş çıkarttı

2020-08-02 16:37 - Magazin

Defne Samyeli'nin küçük kızı mayokinisiyle denizde!

2020-08-04 02:10 - Magazin

Tabelacıların duayeni Rahmi Tartan'ı kaybettik

2020-08-07 01:03 - Bursa

Çocuğunuz trans birey olursa ne yaparsınız?"

2020-08-06 18:17 - Magazin

Derin Talu'nun makyajı takipçilerinin tepkisini çekti

2020-08-03 15:25 - Magazin

Cinsel ilişki sırasında dinlenecek en iyi şarkılar!

2020-07-31 18:46 - Yaşam

Kankasıyla dudak dudağa poz verdi

2020-08-06 13:03 - Magazin

Kazada ölenler gözyaşları arasında toprağa verildi

2020-08-04 00:29 - Asayiş

Serel Yereli: Çıplak, giyinik, canım nasıl isterse

2020-08-01 23:56 - Magazin

Murat Övüç'ün büyük yalanı

2020-08-06 17:08 - Magazin

İlgili Haberler

Gönüllü gençler Manisa’da gönüllerde taht kurdu

16:55 - Gündem

Samancı; “Aile herşeydir”

16:56 - Gündem

Vali Yavuz’dan İl Genel Meclisine iade-i ziyaret

16:49 - Gündem

Başkan Ülken’den "şehir tanıtım günleri" tepkisi

16:38 - Gündem

Başkan Ünlü, Ukrayna konsolosunu ağırladı

16:40 - Gündem

Günün Manşetleri

Bursaspor Taraftarına Maç Yasağı!

16:22 - Bursa

20 saniye içinde 2 kez ölümden döndü

16:10 - Bursa

Üniversite-Sanayi iş birliği projesi onaylandı

15:59 - Eğitim

Bursa'da geleceğin veteriner hekimlerine uygulamalı eğitim

15:35 - Bursa

Bursa AFSİAD’dan özel okullara ’eğitim kampüsü’ önerisi

15:22 - Bursa