TFF Lisans Kurulu’nun kulüplerin eksiklerini tamamlaması için verdiği süre bilindiği gibi önceki gün sona erdi. Aralarında Bursaspor’un bulunduğu çok sayıda kulüp uzun bir zamandır ‘eksi 3 puan’ silme cezasının endişesi ile sıkıntılı bir süreç yaşıyordu.
Çok şükür Yeşil Beyazlı temsilcimiz bu sıkıntıyı bertaraf ederek rahatlarken taraftarına ‘ohh’ çektirdi. Sorunun çözümünde emeği geçenlere ‘helal olsun’ diyerek teşekkürlerimizi iletirken ‘eksi 3 puan silmenin’ hiç de hafife alınamayacak berbat bir ceza olduğuna dikkat çekelim.
Hatırlanacağı gibi 2019-20 sezonunda sicil kurulu Timsah’a üç puan tenzil cezası vermiş, ligde başarılı bir süreç geçirmesine rağmen Bursaspor bu açığı özellikle psikolojik açıdan bir türlü kapatamamıştı. Nitekim sezonu ‘6.basamakta’ tamamlayarak Play-Off’a kalan temsilcimiz lig boyunca taraftarını ‘ah o eksi 3 puan olmasaydı’ diye düşündürürken aynı cezaya çarptırılan Eskişehir ile Osmanlı küme düşmüştü...
Şüphesiz bu konu sadece Bursaspor’un değil tüm liglerdeki kulüplerin sorunu.
Hep Süper Lig’e bakıyoruz ya... Oradan yürüyelim. Mesela Kayserispor’un 3 puanı silindi. Keza Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’ten ‘Ticari anlamda batık durumdayız’ itirafı geldi.
Şu bir gerçek ki, günümüzde yayın gelirleri inanılmaz düştü, tribün hasılatı derseniz, geçmişi mumla aratıyor. Tescilli ürün satışı, ülkenin ekonomik koşullarında neredeyse durmuş vaziyette.
Durum böyle iken, yarışmacı takım olmak veya ligde tutunabilmek adına yapılan harcamalar ile girdiler arasında dağlar kadar fark var. Yani; kulüpler bitmiş ve tükenmiş durumda. Bursaspor gibi Bankalar Birliği ile anlaşma yapanlar ise bin pişman...
Faizi bile ödeyecek halleri yok!
Gelelim sorumlulara... Alınmak, gücenmek yok. Yeri gelmişken devasa borçta emeği geçen(!) Bursaspor’un geçmiş yönetimlerinin kulaklarını çınlatalım...
Mevcut Futbol Federasyonu dahil yakın geçmişe gidersek, mali fair-play kriterleri ile bu denli oynanır, kulüplerin her talebine evet denir ise başımıza gelecekler belli idi.
Bunu federasyon başkanı da, kulüp başkanlarının çoğu da dile getirmeye başladı ise, felaket yakındır.
Çıkış yolu mu?
On yıllarca göz ardı edilen alt yapılar ve yerli oyuncular elbette. Eldeki yabancıları kâr ederek satacak, düşük maliyetli transfer yapacak ve bir süre her yarışta söz sahibi olmayacaksın.
Var mısınız gerçeklerle yüzleşmeye?
