USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Eğitim sendikaları taleplerini haykırdı

03-11-2022

 Şehreküstü’nde toplanan öğretmenler adına üye oldukları sendika temsilcileri açıklama yaptı.

Eğitim-İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy, eğitim emekçilerinin baskılara boyun eğmeyeceğini, mesleğinin onuruna çocuklarının geleceğine sahip çıkacaklarını söyledi…


Öğretmenlik Meslek Kanunu’na ilk günden beri itiraz ettiklerini anımsatan Toy sözlerini şöyle sürdürdü:

” Öğretmenlik zaten bir uzmanlık mesleğidir dedik. ‘Her öğretmen uzmandır, diploması da uzmanlık belgesidir. Siz kendi diplomalarınıza bakın’ dedik. ‘Bizim tek bir Başöğretmenimiz var o da Mustafa Kemal Atatürk’tür’ dedik.

‘Teslim edilmesi gereken haklarımızı yeni ve keyfi şartlara bağlayan, ezbere dayalı bir sınav sonucunda bizi yeni sıfatlarla ayrıştıracak olan, okullarda çalışma barışını bozacak ve öğretmenin mesai saat dışındaki vaktini de gasp etmeye niyetli bu kanun, sadece eğitim emekçileri açısından değil, tüm eğitim sistemi açısından büyük bir tehdittir’ dedik. Fakat, hükümet bu konuda geri adım atmayacağını gösterdi. Şimdi biz de haklı mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi gösteriyoruz!”

''ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU YENİDEN DÜZENLENMELİ'

Başkan Yeliz Toy “Öğretmenlik Meslek Kanunu geri çekilmeli ve eğitim sendikaları ile tüm eğitim emekçilerinin görüşlerinin de yansıyacağı şekilde yeniden düzenlenmelidir” dedi…


Ardından da tüm eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırının üstünde bir ücret artışının sağlanması, 1. Dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmesi, eğitim-öğretim yılına hazırlık ödeneğinin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmesi taleplerini gündeme getirdi.

Yeliz Toy’un gündeme getirdiği taleplerden bazıları şunlar:

“…Sosyal devlet ilkesi gereği, tüm eğitim çalışanlarına giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalı ve aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmeli, vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir.”

“…Kamuda mülakat uygulamasına derhalson verilmeli, her kadro hak edilerek alınmalıdır.”

“…Eğitim Anayasal bir hak iken ve bu hakkın ayrılmaz parçası olan barınma, beslenme ve ulaşım konusunda sosyal devletin varlık göstermemesi kabul edilemez. Öğrencilerimizin tüm bu hakları devlet güvencesine alınmalı ve kamusal eğitim sağlanmalıdır.”

‘ÖĞRETMENLER AYRIŞTIRILIYOR’

Eğitim-Sen Bursa Şube Sekreteri Derviş Erdem de Öğretmenlik Meslek Kanunu’na yoğun tepkiler olmasına karşın MEB’in somut adım atmadığına dikkat çekti…
Türkiye’de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaşlarla çalışmak zorunda kalan başka bir meslek grubu olmadığını vurguladı…

Derviş Erdem “Öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenileri eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleğinin de eklenmek isteniyor” dedi…

Derviş Erdem taleplerini şöyle sıraladı:

“19 Kasım tarihinde gerçekleşecek kariyer sınavının derhal iptal edilmesi.

Eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneğinin ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmesi.

Tüm eğitim çalışanlarına yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışı sağlanmasına ilişkin düzenleme yapılması.

Kamuda mülakat uygulamasına son verilmesi.

Tüm eğitim çalışanlarına sosyal devlet ilkesi gereği ayrım yapılmaksızın; giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılması ve aile çocuk yardımı tutarlarının iyileştirilmesi,

Vergi dilimi adaletsizliğine son verilmesi,

Öğrencilerin en temel hakkı olan eğitim, barınma ve beslenme haklarının, sosyal devlet anlayışıyla devlet güvencesine alınması ve kamusal eğitim sağlanması.”

‘ÖĞRETMENLERİN MAKUS TALİHİ”
Hürriyetçi Eğitim-Sen Temsilcisi Sedat Gençler şunları söyledi:

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun meslek itibarımıza yakışır olması ve Kariyer Basamakları Sınavının iptali için aylardır mücadele ediyoruz. Türk Milli Eğitim sisteminin ve öğretmenlerimizin makus talihini dönüştürmemiz artık kaçınılmazdır”

Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenlerin haklarını yeni ve keyfi şartlara bağladığını savunan Gençler; yasanın ücretli, sözleşmeli, kadrolu olarak ayrıştırılan öğretmenleri yeni sıfatlarla daha da ayrıştıracağına dikkat çekti…

Ve şunları söyledi:

” Bizler birer öğretmen sorumluluğuyla, sadece bu kanuna karşı değil, ülkemizin geleceği, çocuklarımız, onurumuz, eğitimde ehliyet adına sesimizi yükseltiyor, irade gösteriyoruz. “

Gençler de 19 Kasım’daki kariyer sınavının iptalini, Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun geri çekilerek eğitim sendikalarının, eğitim çalışanlarının ve toplumun görüşleri alınarak yeniden düzenlenmesini talep etti.

Sedat Gençler de maaşların iyileştirilmesi, ek ödemeler gibi hususlarda tüm eğitim sendikalarının ortak taleplerini yineledi…

Ve şu mesajı verdi: “Öğretmenlerimizin içinde bulunduğu  ekonomik çıkmazdan ve şiddet sarmalından kurtulması ve haklarını yüksek sesle ulusa duyurması için her türlü anayasal haklarını kullanmasını zaruridir.”

Anadolu Eğitim-Sen Bursa İl Temsilcisi Selçuk Var da ortak metne bağlı kalarak ortak itiraz ve talepleri gündeme getirdi.

Özetle şöyle:

Tüm eğitim sendikaları ister alanlara çıksın, ister çıkmasın, greve katılsın ya da katılmasın, hepsinin de Öğretmenlik Meslek Yasası’na itirazları var.

Ve hepsi de Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun eğitmenlerin sorunlarını çözmek yerine yenilerinin eklendiğinin farkında…

Dile getirişteki tonlamaları farklı. Kimisi 14 sendikanın yaptığı gibi iş bırakma eylemine gidiyor. Kimisi de basın açıklaması yaparak yetkililere sesini duyurmaya çalışıyor…

Öğretmenlik Meslek Yasası birbiriyle kolay kolay yan yana gelemeyecek olan 14 sendikayı bir araya getirdi…

Bu arada 2 Kasım’da iş bırakma eylemine ve Şehreküstü’ndeki toplantıya katılan 4 bine yakın öğretmen ders ücretlerinin kesileceğini biliyorlardı. Aldırış etmediler.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?