USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Bir kebap seremonisi

05-09-2022

Yine maksadı yerine getirmek üzere restorana yerli yabancı müşteriler doluşmuş.

Biz de misafirlerimiz ile o meşhur bekleme sürecinde bir yandan ilk kez gördükleri şırayı minik yudumlar ile tanımaya çalışırken bir yandan da kebaplarımızı bekliyoruz.

Belirtmeliyim ki şırayı beğenen bir tutku ile tekrar isterken, beğenmeyen ise ilk fırsattan sonrasını olduğu gibi masada bırakıyor.

Restoranın açık olan kısmını tercih ederek diğer müşteriler ile birlikte sükûnet içinde afiyetle kebaplarını yiyenleri seyrederken sessizlik içinde de siparişlerimizi bekliyoruz.

Ne zaman gitsem ilk kebap yediğim an aklıma gelir.

Bu duygular ile masada yaşanacak seremoniyi beklerken kravatı, beyaz gömleği ve jölelenmiş saçları ile ellisini geçmiş erkek garson dört kişilik turist masasının önünde ortamın sessizliğine bir renk kattı.

Elinde elektronik sipariş aleti, misafirlere “velkaaam” dedi.

Masadaki misafirler, hepsi birden gündüz vakti gökyüzünde yıldız arar gibi kafalarını kaldırarak şaşkın bir şekilde garsona baktılar.

Kısa süreli el ve resim gösterme hareketleri ile garson maharetli bir şekilde siparişi toparladı.

“Van kebap, van, van, van” ve eli ile dört işareti yaparak “van kebap okey” dedi.

Arkasından şıra, kola yine aynı işaret ile iki şıra iki de kola.

Garson çok rahat bir şekilde Türkçe patlıcan, patates teklifi ve iki de ayrı ayrı “van patates” siparişi alarak gitti.

Yurt dışında yalnız yemek yediğim zaman illa yanlış bir şeyler gelir, sipariş gelinceye kadar bir huzursuzluk, yani bu huzursuzluk sendromunu iyi bilirim.

Bir süre sonra turistlerin masasına siparişlerin hepsi tamı tamamına doğru geldi.

Tavada kıvamını tutmuş cızır cızır tereyağı şaşkın bakışlar ile kebapların üstüne boca edildi.

Bütün yüzlerde bir gülümseme ve amaç hasıl oldu, turistler kebap ile tanıştı.

Türkçe şıra, kebap, patates ve patlıcan kelimelerini öğrendiler ve bundan sonra asla da unutmayacaklar.

Ama hatırlı ve profesyonel garson İngilizce sipariş almanın gururu ile artık daha dik, daha gururlu ve daha haraketli.

Şimdi sıra başka masada.

“Van buçuk kebap, van kebap, van şıra, van patates…”

Afiyetli ve bereketli olsun.

Saygılarımla.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?