USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

  İşyeri hekimleri dertli!

11-09-2022

Bursa Tabip Odası ve İşyeri Hekimleri Derneği yaptıkları ortak basın açıklamasında işyeri hekimlerinin sorunlarını ve taleplerini gündeme getirdi…

 Hekimlerin çalıştıkları alanlara göre ortak ve farklı sorunları var…

Tıp Fakültesi, kamu hastaneleri, özel sağlık kuruluşları ve Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekimleri sağlıkta şiddet gibi ortak sorunlarının yanı sıra çalışma alanının özelliklerine göre farklılaşan sıkıntıları da söz konusu… Türkiye’de 340 bin işyerinde 14 bine yakın işyeri hekimi görev yapıyor…

İşyeri hekimleri de bunlardan biri. Bir süredir; düşük ücret, güvencesiz iş ortamı gibi sorunlar yaşıyorlar.
Bursa Tabip Odası ile İşyeri Hekimleri Derneği’nin gündemi de işyeri hekimlerinin  sorunları ve talepleri oldu.

Bursa Tabip Odası Türkan Saylan Salonu’nda düzenlenen basın açıklamasında İşyeri Hekimleri Komisyonu adına söz alan Dr. Kenan Ergus şunları söyledi:

“Biz işyeri hekimlerinin ücretleri tarihimizin en düşük seviyesine geriledi.

Çalışma şartlarımız olağanüstü ağırlaştı ve iş güvencemiz ortadan kalktı.

Maaşlarımız düzenli ödenmiyor.

SGK primlerimiz OSGB (Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri) şirketleri tarafından eksik yatırılarak geleceğimiz gasp ediliyor.

Kullandığımız araç ve akaryakıt harcamaları ile bilgisayar ve internet gibi giderleri kendimiz ödemek zorunda kalıyoruz.

Kamudan emekli olup geçinemediği için işyeri hekimliği yapmak zorunda kalan  meslektaşlarımızın emekli maaşlarının neredeyse yarısı kesintiye uğruyor.

İzin hakkımızın kısıtlandığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yerinde ve etkili denetimlerin yapılmadığı, ama en önemlisi de mesleki bağımsızlığımızın her geçen gün erozyona uğratıldığı bir ortamda çalışmaktan yıldık, yorulduk…”

15 Eylül’de Ankara Ticaret Odası’na bağlı OSGB patronları ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimlerinin (OSGB) geleceğini konuşacaklarını anımsatan Ergus; toplantıya konunun tarafları olan TTB; İşyeri Hekimleri Derneği ile konunun tarafı olan diğer kuruluşların davet edilmediğini söyledi…
Kenan Ergus,  iş kazalarındaki can kayıpları, yaralanmalar ve meslek hastalıklarının tespiti yerine işyeri hekimlerinin ücretinin ve çalışan işçi sayısına göre hesaplanan çalışma sürelerinin uzunluğunun sorun olarak görüldüğüne vurgu yaptı…

Açıklamada; talepler dile getirildi:

“Ücretlerimizi düşürmeyi, işçiye ve iş ortamını düzeltmeye ayırdığımız ve zaten yetersiz olan süreyi kısaltmayı aklınızdan dahi geçirmeyin. Tam aksine hizmet sürelerimizi arttırın,

Mesleki bağımsızlığımızın, iş güvencemizin, özlük haklarımızın, çalışma koşullarımızın önündeki en büyük engel olan, kaderimizi patronların insafına terk eden politikaların değişmesi için meslek örgütümüz ile görüşerek, işçi sağlığı hizmetinin kamusallığını da göz önünde bulunduracak gerekli düzenlemeleri hayata geçirin,

219’da başlayan kamudan emekli olup SGK destek primi ödeyerek çalışan binlerce emekli hekimi mağdur eden emekli maaşlarındaki kesintiye son verin

Meslek örgütümüz Türk Tabipleri Birliği’nin elinden aldığınız yetkileri iade edin.

Böylece sorunlarımızın çözümü noktasında bir başlangıç yapabilirsiniz. Böyle bir başlangıç biz işyeri hekimlerinin, iş güvenliği uzmanlarının, işyeri hemşirelerinin ve doğal olarak işçilerin yararına olacaktır.”

HASTA VERİLERİİN SAKLAYACAK KİLİTLİ DOLAP BİLE YOK!

İşyeri Hekimleri Derneği adına konuşanDr. İlham Ustay ise şunları söyledi:

 “İşyeri hekimliği, bir hobi ya da ek gelir kaynağı değildir. Ciddi bir iş ve uzmanlık alanıdır.
İş kazalarını azaltmak, meslek hastalıklarını önlemek, ergonomik psikolojik nedenlerle oluşabilecek iş günü kayıplarını önlemek gibi milli gelire ve üretime son derece büyük katkılar sağlayabilecek bir iş koludur…”

Dr. Üstay’ın açıklaması işyeri hekimlerinin çalışma ortamını gözler önüne seriyor:

“İşyeri hekimleri derneği olarak amacımız çalışanın işe bağlı hastalık ve meslek hastalığına bağlı kayıplarını ve maluliyetini önlemektir. Bunu yapmak için çalışanın sağlık durumunu anlayacak koşulların yerine getirilmesi gerekir.

Sağlık bakanlığının bir muayenehane açılması için bile koşulları varken işçi sağlığı hizmeti için herhangi bir standart bulunmuyor.

İşçisine sağlık hizmeti vermek isteyen işveren, ya işyerinde gerçek bir sağlık kurumu kurmalı ya da bu hizmeti işçisinin ulaşabileceği bir sağlık kuruluşundan almalıdır.

Hastamızın mahremiyetini sağlayacağımız muayene yeri olmadığı gibi çoğunlukla KVKK gereği saklayacağımız evrakları koyacağımız kilitli dolabımız bile yok!

 İşveren bu basit maliyetlerden bile kaçmakta. Kendisine hizmet verildiği halde internetini, yazıcısını dahi kullandırmamaktadır.”

Anlaşılan işyeri hekimliği İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın “adet yerini bulsun” kabilinden yerine getirilmesi gereken bir işlem olarak algılanıyor…

 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?