‘Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir’ klişesinin ne denli gerçekçi olduğuna Afyon’da bir kez daha tanık olduk. Her ne kadar ‘hazırlık maçları ölçü değildir’ deseler de Timsah’ın özel karşılaşmalarda sonuçların ötesinde sergilediği performans zaten camiada endişe yaratmıştı...
Hedefi olan takımlar açısından start maçlarının zorluk derecesi katmerlenir.
Daha yolun başında fiyakalarının bozulmasını istemeyen teknik adamlar ‘Atmayalım yemeyelim, başlarken aman sakata gelmeyelim’ felsefesiyle kontrollü oyunu benimsedikleri için, maçlar genelde ya berabere ya da tek gollü üstünlükle biter...
Nitekim de öyle oldu!
Afyon Zafer Stadı’ında 87. Dakikaya kadar tatsız-tuzsuz-pozisyonsuz-golsüz bir oyun izledik. Tamam oyunu ev sahibi takım domine etti; direkten dönen, maçın yıldızı kaleci Canberk’in pençelerinde eriyen ender ataklarla golle burun buruna gelen taraf Afyonspor’du... Bunda Yeşil Beyazlı konuk ekibin 'aman top bende kalsın, bir puan haneme yazılsın' moduna yatışı ev sahibine faydasız üstünlük sağladı ama yeterince yaralanamadılar. Çünkü Mor Beyazlı rakipte de iş bitirici- becerikli ayaklar yok gibiydi.
Yeri gelmişken vurgulayalım; Afyonspor tipik bir ‘Olcay Şahan takımı’ kimliğine sahip... Süper Lig’in gezgin futbolcularının başında gelen 36’lık gurbetçi oyuncu, sağda başladı, sola kaydı, ortayı zorladı. Duran topların başında hep o vardı, omuzu-dirseği de o attı, bütün çalımları da!
Saha içine girip de gireni-çıkanıyla Yeşil Beyazlı futbolcular arasında dolaşmanın, sergiledikleri performansı yorumlanın bir âlemi yok...
Bakın bu takım ‘takviyeye ihtiyacım var’ diye bas bas bağırıyor. Dikine oynayan, maçı çift yönlü okuyan bir orta saha ile topu 3 direk arasına gönderecek bir ‘son vuruşçu’ eksikliği top toplayıcıların bile dikkatini çekmiştir.
Oyun ortaya yıkıldığında Hasan ya da Kubilay’ın kolladığı bu bölgede sanki ortada kuyu varmış gibi top kayboluyor! Yıllardır çözülemeyen savunmanın göbeğindeki arızanın çok daha büyüdüğü görülüyor. Bu bölgede görev yapan iki genç stoper çok tecrübesiz arkaya hem top hem de kolay adam kaçırıyorlar. Bunun için de topu kapan rakip oyuncular kaleci ile baş başa kalıyorlar. İş kaleci Canberk’in becerisine kalıyor. Onun için maçın 1 numaralı ismi etiketini ona yapıştırdık.
Bu saatten sonra transfer yapılamayacağına göre, eksiği-fazlayı yazmanın bir manası yok. Hatalara sansür uygulayıp görmezden gelip beklemek galiba en iyisi...
