Demirtaş Organze Sanayi Bölgesinde yaşanan yangın tüm ülkede haber oldu. Yıllarca kazandığını işine yatırmış bir aile şirketi neredeyse üretim kapasitesinin tamamını kaybetmiş görünüyor.
Hayatta bu tür riskler ne yazık ki hepimiz için geçerli.
Bu noktada bir atasözü aklımıza geliyor Zenginim deme bir kıvılcım yeter
Atalarımız kendine güvenme, önlemini al demek istiyor.
Yangın konusunda iki husustan bahis etmek durumundayız. Birincisi bizlerin tutumu, ikincisi yürürlükteki mevzuat.
Bizler almamız gereken önlemleri görmezden geliyoruz. Makine, araç alımı, mal stoklamaya verdiğimiz önemi yangını önleyecek tedbirlere göstermiyoruz.
Çoğunlukla sözü edilen önlemler mali portesi ihmal edilebilecek seviyede olmaktadır. Hayatımızda biriktirdiğimiz her şeyi Allaha emanet etmeyi tercih ediyoruz.
Mevzuatımıza gelince, Binaların Yangından Korunma Yönetmeliği yürürlüktedir.
Bu mevzuat çok detaylı tarifler içermektedir ve ancak yeni yapılacak binalarda uzman mimar ve makine mühendisinin elbirliği yapmasıyla hayata geçirilebilir.
Bu yüzden yeni yapılan binaların bile ancak yüzde 20si İtfaiye Raporu almaktadır. Dünyanın en etkin yangın önlemlerinin çok detaylı tasvir edildiği bu yönetmeliğin noktasına, virgülüne uyum sağlanması abesle iştigaldir. Bu yüzden yangını önleyecek en etkin ve asgari yapılması tedbirer ıskalanmaktadır.
Acilen yapılabilir bir mevzuat oluşturulmalıdır.
Bu yetmez kamu yönetimi -özel sektörün bir masa etrafında yangın ve mevcut yapı stoku konusunda gerçekleri konuşması gerekmektedir.
Allah kimsenin işyeri ve evini yangın yerine dönüştürmesin. Yangın felaketini yaşayan fabrikanın sahibinden, çalışanına, mal ve hizmet tedarikçilerine kadar herkese geçmiş olsun diyoruz.
Yeni yılın tüm yurdumuza esenlikler getirmesini diliyoruz.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
