USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Koruma kararına rağmen korunamayıp öldürülen kadınlar!

12-08-2022

Ayrışan medya kuruluşları nadiren aynı haberde ortak refleks gösterir. Biri 16 yaşındaki bir çocuk, diğeri 31 yaşındaki bir kadın öldürüldü. Medya bu iki kadın cinayetini de magazinleştirmeden haberleştirdi… Evlatları öldürülen anne ve babaların görüşlerine yer verildi…
Sonuçta hangi görüşten olursak olalım hepimiz insanız…

Genellikle kadın cinayetlerinden sonra “bık bık” edenler çıkar; bu defa çıkmadı…

Kamuoyunda herkesin değil ama çoğunluğun hemfikir olduğu husus ise cezaların caydırıcı olmaması…

(Bazıları münferit olaylardan hareketle koruma kararlarıyla erkeklerin mağdur edildiğini iddia ediyor. Üstelik iddialarındaki mağduriyetlerde erkekler öldürülmüyor!

Buradan hareketle İstanbul Sözleşmesi’nin kalıntısı olarak gördükleri 6284 Sayılı Yasa’nın derhal kaldırılması yönünde beyanatlar veriyorlar!

Dertleri zorları 6284 sayılı yasa kaldırılsın! Kadın korunmasın! Öldürülecekse öldürülsün!)

BABALARIN, ANNELERİN FERYATLARI YÜREK DAĞLIYOR!

Hepiniz biliyorsunuz… İstanbul’da koruma kararı olmasına rağmen 16 yaşındaki Beyza Doğan; oturduğu konuta zorla giren Selim Tekin tarafından beynine kurşun sıkılarak öldürüldü….

Baba Cuma Doğan “Bu kişi hakkında 35 şikâyet dosyam var. Kızımı 5 kez kaçırdı. Kızımın koruma kararı vardı, devlet koruyacak diye seviniyorduk” diye feryat ediyor…
Sapık adam kıza 13 yaşındayken musallat olmuş! Peşini bırakmamış! Çocuk başına gelecekleri biliyormuş; teyzesine “Beni öldürecek” demiş…
35 şikâyet dosyasına ve kızı 5 kez kaçırmasına, defalarca ölümle tehdit edilmesine rağmen küçük Beyza öldürüldü.  
Herkesin sorduğu soru aynı; bu adam neden dışarıda elini kolunu sallaya gezebildi?

Tutuklansaydı Beyza yaşayacaktı…

Koruma kararı olup da korunamayan bir diğer kadın ise 31 yaşındaki Ezgi Özarslan… Boşanmak istediği eşi tarafından iki hafta önce kafasına sıkılan kurşunla yaralandı… Makineye bağlı yaşamı dün sona erdi…

O da akıllarda annesi Ziynet Zerkin’in “Her şey 24 saniyede oldu” feryadıyla kaldı…

Ateş düştüğü yeri yakıp kavuruyor!

Katil hala kaçak ve Ezgi’nin ailesi de ölüm tehdidi altında. Ezgi ve ailesi de adamı defalarca şikayet etmiş… Üstelik adamın başka kadına şiddet vukuatları da var!Oturduğu evin çatısından bir genç kız düşmüş! Adamın şiddet uyguladığı, silahla tehdit ettiği başka kadınlar da var…

Adana’da olan bir olayda ise annesini kocasıyla evlendirmek isteyen ve sürekli mesaj atarak rahatsız eden kadının ve eşinin yaşadığı evine pompalı tüfekle ateş 18 yaşındaki Hüseyin A ile arkadaşı tutuklanıp cezaevine gönderiliyor…

Gerekçesi ne olursa olsun olması gereken bu…
Peki bu biri çocuk yaşta diğeri yetişkin iki kadını defalarca ölümle tehdit eden, defalarca şiddet uygulayan adamlar niye tutuklanıp cezaevine gönderilmiyor? Yasalar mağdur kadın olduğunda niye esnetiliyor?

KADINA ŞİDDET ESKİDEN DE VARDI!

Eğriye eğri… Doğruya doğru… Kadına şiddet, taciz eskiden de vardı. Sokakta en aşağılık laf atmalara ya da sarkıntılığa maruz kalırdık. Çoğu zaman da sesimizi çıkartamazdık.

O zamanlar anneler “kan çıkar” diye böyle şeylerin babalara, erkek kardeşlere, evin erkeklerine söylenmemesi gerektiğini belletirlerdi kız çocuklarına… Ben kardeşime söylerdim, o da gidip döverdi!

Eskiden gözaltında tecavüz olayları vardı, mesela 1980 darbesi göz altılarında!

Şimdi 6284 sayılı yasa var.
Artı kadın cinayetleri artık görünür oldu. Belki eskiden de çoktu; kaybolan kadın ve kız çocukları bulunamazdı!

Şimdi SGK ve sağlık kayıtlarından, kredi kartlarından, ikamet adresinden, kimliğini kullandığı her yerden kişilerin canlılık belirtisi izlenebiliyor. Eskiden bilinmezdi. Kayıpların ya da öldürülenlerin çetelesi tutulması mümkün değildi.

Anılarımda öldürülen tanıdık kadın yok! Ama gazetelerde çok sık namus cinayeti haberi okuduğumu hatırlıyorum…

6284 SAYILI YASA UYGULANSIN!

Artık çağ değişti, internet medyası, sosyal medya var. Herkesin elinde bir cep telefonu, anında görüntü alıyor. Kadınlar sarkıntılığa, tacize, laf atmaya tepki gösteriyor.

Çocukları da aileleri bilinçlendiriyor, uyarıyor. Toplum özellikle çocuğa tacizde sert tepki gösteriyor…

Eksik olan tek şey cezasızlık! Yasalar var, ama uygulanmıyor

Şimdi Beyza’nın ya da Ezgi’nin katilleri zamanında gözaltına alınıp serbest bırakılmasalardı, tutuklansalardı, bu iki can da nefes alıyor olacaktı…

KORUMA, ÖNLEME, KOVUŞTURMA, YARGILAMA
Her şiddete uğrayan kadının kapısına bir polis dikmek mümkün değil. Ama tekrarlayan şiddet ve ölüm tehdidinde bulunan, öfke kontrolü olmayan, madde bağımlısı ya da alkolik potansiyel kadın katilleri ya  yüksek güvenlikli sağlık kuruluşlarında zorunlu / yatarak rehabilite edilmeli ya da etkin şekilde cezalandrılarak/ tutuklanarak kadınların hayatları bir şekilde korunmalı…

Koruma, önleme, kovuşturma ve yargılamanın etkin bir şekilde hayata geçirilmesi ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair etkin politikaların geliştirilmesi ve uygulanması şart!

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?