REZERV LİG... Avrupa'da denenen ve vazgeçilen bu oluşum yeni seçilen TFF' nin kararıyla Süper Lig takımları arasında başlayacak. Lig maçlarının öncesinde takımların alt yapı ağırlıklı ikinci kadroları da birbiriyle karşılaşacak. Planlamaya göre kulüpler 36-40 kişilik geniş bir kadro oluşturulacak. Bu kadro A takım ve rezerv takım olarak 2'ye ayrılacak. Rezerv takımda tecrübe kazanmış oyuncunun, A takımına geçmesi sezon içerisinde bütün takımlara kolaylık sağlayacak.
Yaşları ileri olanlar hatırlayacaktır, 70’li yıllarda Bursaspor’un maçı öncesinde genç takımı da aynı rakibin emsal ekibi ile oynardı. Böylece seyirciler art arda iki maçı birden izlerdi. O gençlerden göze batanlar ilerleyen süreçlerde A takım kadrosuna alınırdı.
Öncelikle söylemek gerekirse Avrupa’nın hiçbir yerinde bizde düşünülen yani 19 Süper Lig takımının paralel olarak rezerv lig takımlarının oynayacağı model yok. Daha önce Premier Lig’de denenen bu model, çeşitli problemler ve bazı kulüplerin çekilmesiyle 10 yıl önce kaldırılmış ve tamamen U21 takımlarına başka kulüpler de olacak şekilde entegre edilmiş... Buna göre rezerv lig ile ilgili sorulması gereken çok soru var. Özellikle büyük bölümü yakıt kaynaklı hayat pahalılığının en üst düzeye çıktığı bir dönemde, borç batağındaki kulüplerin rezerv lig gibi çok denklemli ve masraflı olması muhtemel bir organizasyonu nasıl kotarabilecekleri bir muamma?
Akla gelen ilk soruları şöyle sıralayabiliriz:
- Yayın geliri olmayan bir lige kaynak nereden sağlanacak?
- Yayını olmayan bir lige sponsor bulunabilecek mi?
- Yol ve otel masrafları hangi bütçeden karşılanacak?
- TFF 1. Lig'de de VAR uygulaması başlayacak, dolayısıyla artık daha da kısıtlı bir hakem kadrosu olacak. Hakem ihtiyacı nasıl karşılanacak?
- Saha ihtiyacı ayrı bir sorun. Profesyonel takımla aynı statta oynayacaklarsa o sahaların zeminleri bütün sezon boyunca nasıl korunacak?
- Rezerv takım oyuncularının hizmetine verilmesi gereken sağlıkçı, malzemeci vs. gibi personelin giderleri, ambulans hizmetleri nasıl karşılanacak?
Sonuçta Avrupa’da da tutmamış bir rezerv lig projesinin Türk futboluna oyuncu kazandırmasını beklemek ne kadar gerçekçi olur?
Yaşayıp görmekten başka çare yok...
