USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Öğretmenlerin yüzde 98’i öğrencilerin yetersiz beslendiğini düşünüyor!

07-05-2022

Araştırmaya katılan öğretmenlerin yüzde 21’i okul öncesi, yüzde 38’i ilkokul, yüzde 28’i ortaokul ve yüzde 17’si de lisede görev yapıyor.

DAR GELİRLİLER HAYAT PAHALILIĞINDAN ETKİLENİYOR!
Eğitim İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy neden böyle bir araştırmaya gerek duyulduğunu şöyle açıkladı:
“Son dönemde yaşanan ağır ekonomik krizin ortaya çıkardığı hayat pahalılığı, özellikle dar gelirli geniş bir kesimi olumsuz etkiledi.

Oluşan enflasyon, fiyatlardaki hızlı yükselme alım gücünü düşürmüş, toplumun geniş bir kesiminin sağlıklı gıdaya ulaşmasını da güçleştirdi.

Türkiye’de örgün eğitimde yaklaşık 16 milyon öğrenci bulunmaktadır. Bu öğrencilerin beslenme eğitimleri yalnızca teoride kalmakta, okulda beslenme olanağı yaratılmadığı gibi öğrencilerin beslenme alışkanlıklarının takibi de yapılamıyor.

Ekonomik krizin ağır koşulları altındaki milyonlarca dar gelirli aile, çocuklarına evde sağlıklı beslenme olanaklarını sağlayamadıkları gibi, okulda beslenme çantası veya kantin yoluyla sağlıklı gıdaya erişimleri de olabildiğince kısıtlı.”

Yeliz Toy, okul çağı çocuklarında beslenmenin önemine dikkat çekerek “Bu yaş grubu çocuklar biyolojik olarak devamlı değişim içerisinde oldukları için enerji ve diğer besin ögeleri gereksinmeleri daha fazla!” dedi…

2 BİN 167 ÖĞRETMEN İLE YAPILAN ARAŞTIRMA BİNLERCE ÖĞRENCİYİ KAPSIYOR!

Araştırmanın bir özelliği de şu:

17 ilçede okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyindeki kamu okullarında görev yapan öğretmenlerce yürütülüyor. İlkokulda sınıf öğretmenlerinin öğrenci sayısı 30, 40…

Ortaokul ve liselerde ise 1 öğretmen yüzlerce öğrencinin dersine giriyor. Böyle bakılınca, araştırmanın 20 binin üzerinde öğrenciyi kapsadığı söylenebilir. Yeliz Toy ile de görüştüm. O da aynı fikirde.

Eğitim İş Bursa şubesi araştırmanın birinci aşamasında öğretmenlerin gözlemleri üzerinden bilgileri derlerken ikinci aşamada ise 17 ilçede sosyo ekonomik farklılıkları da gözeterek saptadığı okulların kantinlerinde günlük ciro, satılan ürün miktarları ve bu okullardaki toplam öğrenciler üzerinden verileri saptıyor…

ÖĞRETMENLERİN YÜZDE 97,’5’İ ÖĞRENCİLERİN YETERSİZ BESLENDİĞİNİ DÜŞÜNÜYOR

Araştırmaya katılan öğretmenlerin sorumlu oldukları öğrencilere yönelik değerlendirmeleri şöyle:

“Öğrencilerin yüzde 31’inin evde; yüzde 44’ünün okulda beslenme çantası ya da kantin yoluyla kahvaltı yaparken; yüzde 25’i ise evde, okulda ya da başka bir yerde kahvaltı yapmıyor!

Öğrencilerin sadece yüzde 9,95’inin evde ya da okulda her günü düzenli süt içiyor!

Öğrencilerin yüzde 12,5’inin her gün düzenli olarak (evde veya okulda) yumurta yiyor…

Öğrencilerin beslenme çantası ya da kantin yoluyla aldıkları gıdaların yüzde 6,7’si süt, meyve, sebze gibi besleyici gıdalar iken, yüzde 93,3’ü ise simit, poğaça, tost gibi unlu mamuller…

Araştırmaya katılan öğretmenlerden yüzde 97,5’i öğrencilerin dengeli ve düzenli beslendiklerini düşünmezken, sadece yüzde 2,5’u öğrencilerin sağlıklı ve dengeli beslendiğini düşünüyor…

Yine araştırmaya katılan öğretmenlerden yüzde 88,3’ü öğrencilerin yeterli fiziksel / zihinsel gelişim düzeyinde olmadığını, yüzde 11,7’si ise öğrencilerin yeterli fiziksel / zihinsel gelişim düzeyinde olduğunu belirtiyor… “

Araştırmaya göre; 4 öğrenciden 1’i okula aç gelip, aç gidiyor!

KANTİN HARCAMALARINDA ÖĞRENCİ BAŞINA HARCAMA 83 KURUŞ!

13 ÖĞRENCİYE 1 SİMİT!
Araştırmanın okul kantinlerine yönelik sonuçlar oldukça vahim:

“Okul kantinlerinin günlük cirosunun okuldaki toplam öğrenci sayısına bölünmesi ile elde edilen kişi başı harcama miktarı 82 Kuruş olarak belirlenmiştir.

Okul kantinlerinde bir gün boyunca satılan toplam simit (unlu mamullerin tamamı) sayısının okuldaki toplam öğrenci sayısına oranlanması sonucunda, okullarda 13 öğrenciye 1 simit düştüğü tespit edilmiştir.”

Bu veriler de öğrencilerin çoğunun kantinden yiyecek ya da içecek alacak yeterli harçlığa sahip olmadığını gösteriyor…

OKUL SÜTÜ UYGULAMASI YENİDEN BAŞLATILMALI

Eğitim-İş Bursa Şubesi Başkanı Yeliz Toy önerileri şöyle sıralıyor:

“Ekonomik krizin ortaya çıkardığı hayat pahalılığı ile sağlıklı gıdaya erişemeyen öğrencilerin tespiti yapılmalı…

Tam gün eğitim yapılan okullarda öğle yemeği, ikili eğitim yapılan okullarda ara öğün beslenme olanakları sağlanmalıdır. Bu yolla tüm öğrencilere ücretsiz yemek verilmeli…

Okul kantinlerinde kar etme amacıyla satılan sağlıksız ürünlerin satışı engellenmeli, sağlıklı ve ucuz gıdaların satılabilmesi için gereken mali destek sağlanmalı, kantinlerde oluşan yüksek kira, enerji gibi maliyet arttırıcı etmenler kontrol altına alınmalı…

Çocuklarda gelişim döneminde ihtiyaç duydukları süt ürünleri, protein, yeşil sebze, meyve, karbonhidrat gibi temel besin maddelerine ulaşabilmeleri için okullarda beslenme desteği sağlanmalı…

Okul Sütü uygulaması yeniden başlatılmalı…

Öğrencilerin fiziksel gelişimleri bilimsel yollarla takip altına alınmalı, tüm öğrencilere sağlık kuruluşları ile iş birliği yapılarak gelişim taraması yapılmalı…

Öğrencilerin sağlıklı bedensel gelişimleri için okullarda spor olanakları sağlanmalı, spor salonu olmayan okullara spor alanları üretilmeli ve tüm okulların spor malzemesi ihtiyaçları karşılanmalı…”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?