USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ağaköy’de neler oluyor?

30-04-2022

Türkiye’nin dört mevsim iklim koşulları ve büyük bölümünün sulama sistemleriyle donatılmış verimli topraklarıyla tarım ürünleri üretiminde ve ihracatında dünyanın önde koşan ülkeleri arasında yer alması gerekirken, buğday, arpa, ay çiçeği yağı ve benzeri ürünleri ithal etmesinden duyduğum üzüntümü hep dillendirdiğimi, bizim Konya ovasından biraz büyük Hollanda’nın ise, ABD’den sonra tarım ürünleri ihracatında dünyanın ikinci ülkesi olduğunu da.

Hollanda’nın bu başarısının temelinde, çiftçilerinin kooperatif çatısı altında üretim yapmalarının, çocuklarının uygulamalı tarım meslek okullarında eğitim almalarının ve de bilim insanlarının tarımsal verimliliği artırma yolunda devamlı araştırma yaparak uygulamaya sokmalarının yattığını, örnekleriyle anlattım.

Ve de Bursa’mızda bu üretim düzeninde faaliyet gösteren Ağaköy’ümüzü hep örnek gösterdim.

Geçen günlerde BUSİAD Gıda ve Tarım Uzmanlık Gurubu Başkanı Yasemin Uyar Duman ve BUSİAD Genel Sekreteri Erol Alakoç ile birlikte S.S. Ağaköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Hakan Şener’i ziyaret ettik ve kooperatifin işleyişi hakkında taze bilgiler aldık, sizlerle paylaşıyorum.

Önce şunu vurgulayayım, başkan kooperatifin bir ambar binasının yanındaki küçük bir yönetim odasında çalışıyor, sekreter ve benzeri yardımcı bir elemanı yok, yani harcama yok, iki yılda bir yapılan seçimle göreve geliyor.

Hakan bey 2021 Ağustos ayında seçilmiş, görev süresi iki yıl.

Gelin şimdi onu dinleyelim; ‘’S.S. Ağaköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi olarak, 60 ve 70’li yıllarda Arabistan’a sebze ihracatı yaparak üretimlerimizi değerlendiriyorduk. 80’lere gelindiğinde meyveciliğe döndük, işe şeftali ile başladık.

’’ Ben de DSİ olarak o yıllarda Bursa Ovası sulama sistemini kurarken tanıştım Ağaköylülerle, o günlerde kooperatifin ileri gelenleri Avrupa ülkelerini dolaşmışlar, hangi tür meyve yetiştirirsek onlara satarız, sorusunun cevabını aramışlar ve SantaMaria armudunu bulmuşlardı, tüm kooperatif üyeleri tarlalarını ağırlıklı olarak bu armut fidanlarıyla doldurmuşlardı.

Evet devam edelim Hakan beyi dinlemeye, ‘’Bugün kooperatifimizin 220 ortaklı yapısı ile tarlalarımızda yetiştirdiğimiz, armut ağırlıklı olmak üzere, armut ve şeftali meyvelerini, köyde özel firmaların işletmeye soktuğu soğuk hava depolarında depoluyoruz. Armudun %70’ini SantaMaria, %30’uzu Deveci Armudu oluşturuyor. Yılda 120.000 ton SantaMaria armudu yetiştiriyoruz, Avrupa ülkelerinin bu türü tercih ettiğini biliyoruz ve bu ürünün büyük bölümünü bu ülkelere satıyoruz, kur artışlarından olumlu etkilendik, yeni ihracat pazarları arayışı içindeyiz.’’

Bu arada özel firmaların buzhane ve depolama işletmeleri olarak faaliyet göstermelerinin, tüccarın karının kooperatife kalmasının önünü kestiğinden yakındı.

Kooperatif üyeleri bahçelerindeki armudu dalında 3,5TL’na sattıklarını, tabii geçen yıl, kendilerine kilo maliyetinin 2TL olduğunu, tüccarın 6TL’na sattığını, anlattı.

Bunları dinlerken gözümün önünde İspanya’da ziyaret ettiğim hayvancılık kooperatifi canlandı, onlar tarlalarında yetiştirdikleri hayvan yemini ve ürettikleri sütü, yine kendilerinin ortağı olduğu yem ve süt ürünleri şirketlerine satıyorlardı, şirketler de aracı olmadan ürettikleri ürünleri pazarlıyorlardı, şirketlerin karı da kooperatif üyelerine kalıyordu.

İşte bu düzenin Ağaköy Kooperatifi’nde de desteklenmesi, kooperatif içinde satış şirketinin kurulması, çiftçinin tarımsal üretimindeki gücünü ve karını artıracaktır, benzer uygulamaların ülke bazında oluşması da tarımın ülke ekonomisindeki payını yükseltecektir.

Bu nedenle devletin zaman zaman çiftçiye yaptığı bireysel maddi yardımlar yerine, tarım ve hayvancılıkla uğraşan köylerimizde, yukarda açıkladığım yapıda kooperatiflerin kurulmasının desteklenmesinin, bilgi, deneyim ve maddi katkıların kooperatiflere yapılmasının ülke ekonomisinde güçlü bir hareketlilik kazandıracaktır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?