USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Hekimler ve sağlık personeli iş bırakıyor

13-03-2022

Doktorlar 14 Mart’ı Tıp Bayramı olarak kutlamaktan ziyade sorun ve taleplerinin gündeme getirildiği gün olarak görüyor. Türk Tabipleri Birliği'nin 11 Ekim 2021 tarihinde 'Emek Bizim, Söz Bizim' sloganıyla başlattığı eylemler 14-15 Mart tarihlerindeki G(ö)REV ile devam ediyor. 

Bursa Tabip Odası tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“14-15 Mart Pazartesi ve Salı günleri bütün hekimler bütün Türkiye’de, dolayısıyla da Bursa’da bütün sağlık kurumlarında Büyük G(ö)REVde olacak. Hekimler ve sağlık çalışanları 2021 Ekim ayından buyana yaptıkları basın açıklamaları ve eylemlerle seslerini duyurmaya çalıştılar.

23 Kasım'da İstanbul'dan başlayan Beyaz Yürüyüş ile dikkatleri çeken hekimler, 27 Kasım'da Ankara'da gerçekleştirilen Beyaz Forum ile taleplerini karar alıcılara ilettiler. 2022 yılında da eylemler gerçekleştiren hekimler, yaşam koşullarının zorlaştığını, sağlıkta şiddet olaylarının gitgide tırmandığını ve özlük haklarını isteklerini yine kamuoyuyla paylaştılar.

8 Şubat 2022'de iş bırakarak eylemlerini sürdüren hekimler, Bursa'da 7 kamu hastanesi dahil olmak üzere geniş katılımlı bir etkinliğe imza attılar. Taleplerinin halen yerine getirilmediğini, sağlıkta şiddetin devam ettiğini, özlük haklarının iyileştirilmediğini gören Türk Tabipleri Birliği ve Odalar 14-15 Mart'ta bir kez daha iş bırakma eylemi gerçekleştirmeye hazırlanıyor.”

Bursa Tabip Odası da Bursa'daki eylemlerin düzenleyicisi olacak. İş bırakma öncesinde yaptığı açıklamada 5 aydır gündeme getirdiği talepleri yineledi.

 Açıklamada, pandemi süreciyle beraber söz konusu sağlık sistemiyle bir yere varılmayacağının çok açık şekilde ortaya çıktığı vurgulanırken, sağlıkçıların yaşam koşullarının da katlanılamaz hale geldiği belirtildi.

Aynı zamanda Tıp Bayramı da olan 14 Mart'ta iş bırakacak olan hekimler saat 9'da Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde toplanacaklar.

Saat 12.30'da Setbaşı'nda bir araya gelecek olan hekimler, burada yapılacak basın açıklamasının ardından Heykel'de Atatürk Anıtı'na çelenk bırakarak Mustafa Kemal Atatürk'e olan bağlılıklarını gösterecek.

Saat 14'te ise Bursa Tabip Odası'nın organize ettiği Kutlama Toplantısı Bursa Akademik Odalar Birliği'nde yer alan Oditoryum'da gerçekleştirilecek.

Öykü ve Tavla yarışmalarının ödülleriyle beraber, meslekte 30, 40, 50, 60 ve 70'inci yılını dolduran hekimlere plaket takdimi yapılacak.

GENEL SAĞLIK İŞ’TEN AÇIKLAMA

Bir açıklama da Birleşik Kamu-İş İl Başkanı Yeliz Toy’dan geldi…

“Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş'e bağlı Genel Sağlık-İş 14-15-16 Mart tarihlerinde 3 gün iş bırakıyor.

‘Birlikte güçlüyüz, hiçbir yere gitmiyoruz!’ diyerek sağlık emekçilerinin sesini yükseltmek için 14 Mart Tıp Bayramında saat 11.00'de Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesinde,

Saat 14.00'de Bursa Şehir Hastanesinde tüm sağlık çalışanları adına basın açıklamalarını gerçekleştirecekler.”

Genel Sağlık-İş’in talepleri ise şunlar:

“Sağlık emekçilerinin ağır ve kötü çalışma koşulları acilen düzeltilmeli.

Sabit ödeme, performans ödemesi gibi sağlık çalışanlarının mağduriyetine sebep olan ve çalışma barışını bozan uygulamalara son verilmeli; en düşüğü yoksulluk sınırının üzerinde olacak şekilde kadro derecesine göre maaşlarda kademeli artış yapılmalıdır.

Lisans mezunları için 3600, hekimlere 7200 olacak şekilde tüm sağlık emekçilerini kapsayacak kademeli ek gösterge artışı yapılmalıdır.
Sağlıkta şiddete son vermek için etkin ve caydırıcı bir sağlıkta şiddet yasası ivedilikle çıkartılmalıdır.

Aile hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği geri çekilmelidir.
Tüm sağlık emekçilerine geçmişe etkili olarak yıllık 90 gün yıpranma payı hakkı verilmelidir.
Kovit-9 için tüm sağlık çalışanlarına iş kazası meslek hastalığı kapsamında haklar veren özel bir düzenleme yapılmalıdır.

Sağlık emekçileri arasında farklı çalışma biçemlerine son verilmeli, kadrolu, güvenceli çalışma biçimi sağlanmalıdır öç

Hekimleri büyük mağduriyetlere uğratan malpraktis davaları ile ilgili yasal düzenlemeler acilen yapılmalıdır.

Sağlık emekçilerinin çocuk bakım sorununun çözümü için haftanın 7 günü 24 saat kesintisiz hizmet veren bakımevi, kreş ve anaokulu düzenlenmesi hayata geçirilmelidir.

Sağlığı piyasalaştıran politikalara son verilmeli, Atatürk’ün başlattığı ulusal, kamucu ve halkçı sağlık politikalarını tekrar hayata geçirilmelidir.”

Genel Sağlık İş’in basın bildirisinde acil hastalar, diyaliz hastaları, gebeler, kanser hastaları, yoğun bakım hastalarının bakımı aksamayacak ve diğer hastalara nöbet düzeninde sağlık hizmeti verilecek şekilde 3 gün iş bırakılacağı da yer aldı…

BAL-GÖÇ’TE BEKLENEN OLDU, KONGRE ERTELENDİ!

Hasan Öztürk, Doç. Dr. Kader Özlem ile Prof. Dr. Emin Balkan’ın başkan adayı olduğu Bal-Göç kongresinde beklenen oldu.
Üç aday yarışamadı. Bal-Göç’e yakışmayan gerginliklerin yaşandığı kongre bilinmeyen bir tarihe ertelendi. Dernekler Yasası gereği zaten Aralık ayında kongre sürecini tamamlaması gereken Bal-Göç genel kurulu bir ertelemeye daha maruz kaldı. Hukuken durumu nedir tam bilemiyorum. Bal-Göç’te olmaması gereken bir sürü şey oldu. Sonuncusu da adeta tüy dikti.


Şöyle, böyle oldu diye yazmayacağım. Her halükârda Bursa’da köklü bir STK olan Bal-Göç itibar kaybetmiştir. Adaylar kongre öncesi bir centilmenlik anlaşması yapabilirlerdi. Belli ki yapamadılar. Ama Genel Kurul’u erteleme kararını ortaklaşa aldılar.

Başkanlık ya da yönetimde söz sahibi olma uğruna Bal-Göç camiasına ödetilen bedel oldukça ağır.

Tartışmalı 600 üye sorunu kongre salonuna gelmeden bir şekilde çözülebilirdi. İnsanlara imza attırıp, kimlik kartı verdikten sonra yok saymak çözüm değildir.

Ya kongre salonuna gelmeden önce uzlaşılacak; ya da baştan yok sayılacak ve eski üyelerle kongre yapılacaktı.


SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?