USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

29 Ekim Kadınları Derneği işbaşında

11-02-2022

29 Ekim Kadınları Derneği Bursa Şubesi yönetim kurulu aslında bursa.com’u ziyaret etmek istedi. Ancak Kovit -19 nedeniyle uzaktan çalıştığım için Mahfel’de buluştuk, konuştuk.  Neler konuştuğumuza geçmeden önce, konuyu anlaşılır kılmak adına özetleyecek olursak:

“29 Ekim Kadınları Derneği kurulalı 1,5 yıl bile olmadı. Ama geçmişi çok daha uzun. Dernek, 1 Eylül 2020 tarihinde Cumhuriyet Kadınları Derneği’nden (CKD) istifa ederek ayrılan ya da ayrılmak zorunda kalan kadınlar tarafından kuruldu.

CKD’nin geleneksel çizgisindeki kadınlar ayrılarak 29 Ekim Kadınları Derneği’ni kurdular. 1 Haziran 2021’’deki kongresinde genel Başkanlığa hukukçu Şenal Sarıhan seçildi.”

Bursa’da CKD’nin 2020 yılındaki başkanı ise kent kamuoyunun yakından tanıdığı derneğin emektarlarından Sultan Yurdunal’dı. Yurdunal ile çok sayıda üye de istifa ederek ayrılanlar arasında yer aldı.

29 EKİM KADINLARI DERNEĞİ’NİN KURULUŞU VE ŞUBELEŞMESİ

Sultan Yurdunal kısa sürede 29 Ekim Kadınları Derneği Bursa Şubesi’ni kurdu. Yönetim kurulunda kurucu Başkan Yurdunal ile birlikte Zahide Sarıböcek, Meşküre Göçhan, Gülsüm Balcıoğlu, Handan Erişmiş, Münevver Arar, Müjgan Akbaş görev aldı.

Bu arada 29 Ekim Kadınları Derneği’nin ilk kurulduğu aylar içerisinde 12 olan şube sayısı bir yıl içerisinde 24’e çıktı. Dernekler Masası’na dilekçesi verilip kurulma aşaması tamamlanan ve onay bekleyenleri de eklediğinizde şu anda 44 şubesi var.
9 Ocak’ta ilk genel kurulunu yapan 29 Ekim Kadınları Derneği Bursa Şubesi’nde, Sultan Yurdunal yönetimde aday olmadı. Yeni Yönetim Kurulu Nilgün Psav’ın başkanlığında Ece Aktan, Zahide Sarıböcek, Zeynep Karagöz ve Zarife Üçlertoprağı’ndan oluştu.

Mahfel’deki buluşmamızda Sultan Yurdunal derneğe destek vermeyi sürdürdüğünü ve denetim kurulunda yer aldığını söyleyerek “Bayrağı gençlere teslim ettik” mesajını verdi.

Yurdunal’ın verdiği bilgiye göre, kapatılan eski CKD örgütlenmesinin olduğu tüm ilçelerde 29 Ekim Kadınları Derneği şubeleri kurulacak.

29 Ekim Kadınları Derneği Bursa Şubesi Başkanı Nilgün Psav’a dernek faaliyetlerini nerede sürdüreceklerini sordum; Nilüfer Belediyesi’ne başvurduklarını, bir ay içerisinde Karaman Dernekler Yerleşkesi’nde şube ofisini faaliyete geçireceklerini söyledi.

KADINA ŞİDDETLE MÜCADELEYE ERKEKLERİ DE DAHİL ETMEK

29 Ekim Cumhuriyet Kadınları Derneği Bursa Şubesi Başkanı Nilgün Psav’a yeni dönemdeki hedeflerini ise şöyle anlattı:

“Derneğimizin tüzüğünde belirlenen amaçlar doğrultusunda çalışacağız. Derneğimizin amacı dünyada ve Türkiye’de kadın hareketinin ve Cumhuriyet devrimlerinin kadının toplumsal yaşama eşit katılımı için açtığı yolu izleyerek insan ve kadın haklarını savunmak, geliştirmek ve toplumsal cinsiyet eşitliği bilinci yaratmak… 

Demokratik, laik, sosyal, hukuk devletinin gereklerine uygun olarak, yasal planda ve ev, okul iş sosyal ve siyasal alanda yaşamın içinde, kadınların statüsünü yükseltmek, kadın ve çocukların her türlü şiddetten korunması için çalışmak…”

Psav kadına yönelik şiddetin önlenmesi çalışmasına erkeklerin de dahil edilmesi gerektiğini savunarak şunları söyledi:

“Şiddet başlı başına çok geniş bir alan. Toplumda her alanda şiddetin artışına tanık oluyoruz. Örneğin sağlık çalışanları şiddete maruz kalıyor.

Bir erkeği kadına, çocuğa şiddete yönelten tetikleyicileri ortaya çıkartamazsak sorunu çözemeyiz. Kadınlar öldürülüyor, biz tetikleyicilerin üstüne düşmek istiyoruz.

Bir kadına şiddeti kadınlarla konuşuyoruz. Erkeklerle de konuşmak gerekiyor…Biz de bu kapsamda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Kadın ve çocuk alanı çok geniş. Bu yıl ağırlığı kadına yönelik şiddetin önlenmesine vereceğiz…”

29 Ekim Cumhuriyet Kadınları Derneği 20 Şubat sabahı, Buzz Park’ta dayanışma ve tanışma etkinliği olarak bir kahvaltı düzenliyor. Nilgün Psav kadınları 29 Ekim Cumhuriyet Kadınları Derneği  ile dayanışmaya davet etti.

ŞİDDET HERKESİ İLGİLENDİRİR!

Bana göre de kadına şiddetle mücadeleye erkeklerin dahil edilmesi doğru bir yaklaşımdır. Feminist hareket dünyada ve Türkiye’de bu konuda bölünmüş durumda. Kimi aktivistler kadın hak mücadelesini sadece kadınların yapılabileceğini şiddetle savunarak erkekleri dışlıyor.

Biz bunun yansımasını Bursa’da Özgecan’ın ölümünden sonra oluşan toplumsal infialde gördük; o gece Bursa’da Atatürk Anıtı önünde binlerce Bursalı toplandı. Toplantının çağrısını çıkan kadın platformu temsilcileri erkeklerin ön saflarda yer almasını engellemeye çalıştıysa da yüksek katılımın kontrolünü yitirdiklerinden başarılı olamadı.

Ama o günkü mitinge katılan çok sayıdaki erkek ve kadının bu ayrımcı yaklaşıma kırıldığı ve tepkilerini dile getirdiklerini çok iyi anımsıyorum. Şiddet toplumsal bir sorundur; kadın erkek herkesi ilgilendirir.

ÖZGECAN VE KADIN CİNAYETLERİ

Bu arada yeri gelmişken bugün 11 Şubat… Kadın cinayetlerinde bir simge haline gelen Özgecan Aslan’ın hunharca katledilmesinin yedinci yıldönümü. Özgecan’ın öldürülmesine birkaç sapkın hariç tüm Türkiye ortak tepki göstermişti.  İnsanlar “Özgecanlar öldürülmesin, kadın cinayetlerine son” diye haykırdı.

Ama o günden bugüne Özgecan gibi hayatının baharındaki gençler, her yaştan kadınlar, evinde, sokakta, işyerinde, ailesinin- arkadaşının-çocuklarının yanında “kurşunlanarak, bıçaklanarak, doğranıp parçalara ayrılarak, şişlenerek kafasına sopa ya da demirle vurularak, yakılarak, boğularak, diri diri gömülerek, pencereden-balkondan atılarak” öldürülüyor!

Kadına, çocuğa şiddeti “Önle, koru, kovuştur, politika üret” diyen İstanbul sözleşmesi kadük oldu. Yansımasını her türlü görüyoruz işte!

Daha bugün Yalova Belediyesi’nde cinsel taciz suçlamasıyla yargılanıp iki ay hapis yatan ve çıktıktan sonra da işine geri dönüp gençlerin gittiği spor tesisinde çalışan Yakup T. aynı haltı yedi ve tutuklandı. Bile bile lades!

Önceki gün 19 yaşında bir kadının sığındığı ailesinin evinde, 1 yaşındaki çocuğunun yanında önce kurşunlanması sonra da parçalara bölünmesi haberini okudum. Dehşete düştüm. Adam defalarca kadını yaralamış, darp etmiş bir sürü sabıkası, yargılandığı dava var. Örnekler o kadar çok ki!

Kim bilir şu anda; kaç potansiyel kadın katili, mevcut ya da boşandığı eşinin, nişanlısının, kız arkadaşının ya da hiç tanımadığı bir kadının hayatını zindana çeviriyor, yaşanmaz kılıyor!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?