Milli Eğitim’de okullarda öğretmen açığı; ücretli ve kadrolu öğretmenlerin sorunları gibi konuları Eğitim Bir-Sen, Eğitim-İş, Türk Eğitim-Sen dahil olmak üzere tüm eğitim sendikaları da gündeme getiriyor ve hepsi de Öğretmenlik Yasa Tasarısı’nın yetersizliğine dikkat çekiyor…
Öğretmenlerin sorunları aslında yüz binlerce öğretmenin ve aile bireylerinin yanı sıra eğitim ve öğretimin verimliliği açısından da milyonlarca öğrenciyi ve ailesini ilgilendiriyor.
CHP Bursa Milletvekili Lale Karabıyık Lale Karabıyık partisinin eğitim politikalarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak sorunu gündeme getirdi:
“Yaklaşık 102 bin öğretmen açığı bulunuyor. Bu açık 85 bin 513 ücretli öğretmen ile kapatılmaya çalışılıyor.
2002 yılında 68 bin olan ataması yapılmayan öğretmen sayısı 700 bini geçmişken 15 bin öğretmen ataması ile övünülemez; kaldı ki bu dönemde emekli olan öğretmen sayısını da dikkate almalıyız. “
Lale Karabıyık iktidarın MEB Bütçesinin 2002 yılında 7,5 milyar lira iken 2022’de yükseköğretim de dahil 274 milyar lirayı aştığına dair söylemine atıfta bulundu:
“Ancak şunu unutmayalım: 2016 yılında Eğitim bütçesinin GSYİH’ya oranı yüzde 3,79 iken, 2022’de bu oran yüzde 3,47’ye geriledi.
Ayrıca 2002 yılında MEB bütçesinden yatırımlara ayrılan pay yüzde 17,18 iken bu oran 2022 de yüzde 8,05’e geriledi…”
ÖĞRETMEN MAAŞLARI YOKSULLUK SINIRI ALTINDA!
Pandemideki kapanmalarla öğretmen maaşlarına atıfta bulundu:
“Yüz yüze eğitimi sürdüren birkaç ülkeden biri olduk dense de 2021-2022 Eğitim Öğretim yılının başında okullarını en uzun süreli kapalı tutan 4. ülke olduk.
Eğitime erişimdeki oranımızı ve fırsat eşitsizliğinin bu dönemde nasıl derinleştiğini de unutmayalım.
Ve yine öğretmen maaşlarını en çok iyileştiren ülke Türkiye’dir denilse de OECD ülkeleri arasında öğretmenlere ödenen ücret açısından sondan 5. durumdayız.
Öğretmenler yoksulluk sınırının altında maaş alıyor. Diğer taraftan yapılan zam ile enflasyondaki artışı da kıyaslamayı unutmayalım; çünkü artış zaten gelmeden kayboldu. Öğretmenlerin satın alma gücü her geçen gün düşüyor.”
ÖĞRETMENLİK YASA TASARISI
Milletvekili Lale Karabıyık Öğretmenlik Yasa Taslağı’nı da gündeme getirerek “Bu teklife Öğretmenlik Kariyer Kanunu bile dememiz mümkün değil!” dedi…
Karabıyık’ın verdiği bilgilere göre eğitim alanında 1 milyondan fazla çalışan ve örgün eğitimde 17 milyon 500 bin öğrenci var.
Karabıyık’ın açıklaması şöyle:
“Eğitim neredeyse tüm vatandaşlarımızın içerisinde olduğu özel bir alandır. Geleceğimizi yetiştiren öğretmenlerimiz ise, eğitimin en temel öznesidir.
Biz, CHP olarak, öğretmenlerimizin öğretmen yetiştirme, ilk atama, yer değiştirme, görevde yükselme, mali ve sosyal haklar gibi öğretmenlikle ilgili tüm konuları çözüme kavuşturacak, özlük haklarını güvence altına alacak bir kanun ihtiyacını yıllardır vurguluyoruz.
‘Bir ya da birkaç kanun içerisine sıkıştırılarak öğretmenlik ile ilgili hususların düzenlenmeye çalışılması doğru değildir’ diyoruz. Bu konuda daha önce bir taslak hazırlamış ve Meclis’e sunmuştuk.
Öğretmenliği diğer memurluklardan ayırmak, öğretmenlere akademik, bilimsel özgürlük sağlamak, özlük haklarını düzenlemek, öğretmenlerin hakça bir statüden yararlanmasını ve hak ettiği kamusal saygınlığı kazanmasını sağlamak amacı ile Öğretmenlik Meslek Kanununa ihtiyaç bulunuyordu. “
HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI
Karabıyık, yılın son günü TBMM’ye sunulan ve Komisyon’da kabul edilen Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifinin hayal kırıklığı yarattığını, bazı maddelerin Anayasa’ya aykırı olduğunusöyledi:
“Bu teklif öğretmenlerin görev, hak ve sorumluluklarını yeterince düzenlememekte, öğretmenliğe ilişkin birçok kritik konu başka kanunlara havale edilmektedir.
Çok sayıda içeriği de yönetmelikler ile Bakan’ın iki dudağı arasına bırakılacak şekilde düzenlemeleri kapsamaktadır; belirsizlikler, şaibeler taşımaktadır.
1739 Sayılı Milli Eğitim Kanununda yapılan iki değişiklik ile 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılan bir maddelik değişiklikten ibaret olan bu 10 maddelik kanuna bu haliyle ‘Öğretmenlik Kariyer Kanunu’ bile dememiz mümkün değildir. “
ADAYLIK SINAVI YERİNE DEĞERLENDİRME KOMİSYONU!
Lale Karabıyık adaylık sınavının kaldırılmasına dikkat çekti:
“Bu teklifle Adaylık Sınavının kaldırılması bir müjde olarak sunulurken, sınavın işlevi bir değerlendirme komisyonuna devredilmiştir.
Bu da ayrıca kaygı vericidir. Bu teklif, sözlü sınav yani mülakatı kaldırıyormuş görüntüsü altında çok daha tehlikeli ve çok daha hak mağduriyetine yol açacak bir noktadadır. “
Karabıyık’ın açıklamasında getirilen kanun teklifinin ücretli öğretmenliğe son vermediğini, özel okullarda görev yapan öğretmenlerin teklifte yok sayıldığını
“Bu teklif, öğretmenler arasında statü farklılaşması ve hiyerarşi oluşturma projesidir.
Aynı zamanda, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği ve uzun yıllardır yapılmayan, hiyerarşik dizilime tabi tutan bir düzenlemeyi içermektedir.
Buna göre öğretmenlik mesleği, adaylık, öğretmenlik, uzmanlık ve başöğretmenlik olarak 4 rütbe grubuna ayrılmaktadır.
Öğretmenlik kariyerine gerekçe sayılacak master ve doktoralar noktasında coğrafi eşitsizlikler de göz ardı edilmiştir.
Öğretmen odalarından ve sendikalardan bize ulaşan geri bildirimler; öğretmenlerin meslek onuru kadar emekliliğe de yansıyacak şekilde ekonomik iyileştirme beklentisinin de olduğudur.
Ayrıca, Başöğretmenlik ünvanı Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’e özel ve özgü kalmalıdır.”
Karabıyık, 3600 ek göstergenin 1’nci dereceye inenlere, 1 yıl sonra uygulanacak olmasını ve yasa tasarısında öğretmenlerin mesleki gelişimiyle ilgili bir çalışma olmamasını da eleştirdi.
