Kalkınma hızının yıllık baz da yüzde 3 olacağı da beklentiler arasında.
Üretim endekslerine bakıldığında; evet iyileşme var ithalat da azalma görünüyor.
Veriler ve istatistiki rakamlar çok iyi irdelendiğinde ihracatımız artış ithalatımız azalmış ama, azalan ithalatın miktar bazından değil de fiyat bazında azaldığı açık bir şekilde görülmektedir.
Örnek verecek olursak petrol başta olmak üzere bütün dünyada mal ve malzeme veya emtia fiyatlarının tarihinde görülmemiş oranda düşüş göstermesi en belirgin etken.
İthalatımızdaki azalmanın sadece yüzde 54ü petrol ve enerji girdilerini oluşturması bunun en açık örneği.
Bu arada akla gelen soru peki petrol fiyatlarında ki düşüş neden vatandaşa yansımıyor?
Sorusuna cevap ise tek kelime ile yüksek vergi.
Yine konuya dönecek olursak Türkiyenin 3. çeyrekteki kalkınma hızında en güzel gösterge tarımın yüzde 11.1 büyümesi sevindirici ama Rusya ile kriz devam ederse işimiz kötü.
Sanayi ye bakacak olursak 3. çeyrek kalkınma hızının 1.5 gibi bir rakam olması; sanayiyi yeniden gözden geçirmek ve değerlendirmek artık kaçınılmaz olarak görünmektedir diye düşünüyorum.
Büyümedeki payı yüzde 60 olan hizmet sektörü ise tarımdan sonra en iyi performansı gösteren sektör olarak nitelendirilebilir.
Hizmet sektörünün 3. çeyrekteki yüzde oranı ise 5.9.
Yine hizmet sektörüne de tarımdaki gibi nazara gelmesin diye düşünüyorum ve Rusya krizi ile etkilenmemesini diliyorum.
Büyümedeki aslan payını alan tarım ve hizmet sektörü de Rusya krizi ile çok alakalı.
Rusyaya hem tarım ürünleri ihraç ediyoruz, hem de 4 milyonun üstünde Rus turisti yediriyoruz, içiriyoruz ve bunun için tarım ve hizmet sektörünü canlı tutuyoruz.
Zira her iki ülkenin de çok kaybı olacak bu işten diyorum.
Rusya da aynı şekilde hububat ihraç ediyor, biz ve bunun zararını onlarda görecekler.
Umarım düzelir ve iki ülke arasında sonsuzluğa gidecek olan bir barış olur.
Saygılarımla.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
