Timsah 2014-15 döneminden itibaren sportif ve mali açıdan düşüşe geçerken; aradan geçen 7 sezon itibarıyla gol ortalamaları hep yerlerde süründü.
Süper Lig'de Şenol Güneş yönetiminde kulüp tarihinin en gollü dönemlerinden birini yaşayan Bursaspor, maç başı 2,03'lük gol ortalamasını yakalamıştı.
Yeşil Beyazlı armada 2018-19 sezonunda ise en düşük gol ortalamasını gerçekleştirmiş ve maratonu 0,82'lik ortalama ile tamamlayarak Süper Lig'e veda etmişti.
Bugüne dönüp mevcut tabloya baktığımızda durumun hiç de hoş olmadığını görüyoruz. 19 haftada rakip ağları sadece 23 kez havalandırabilen Timsah’ın gol ortalaması 1,21...
Bu yüzde son dönemlerin en düşük sayısal değeri!
Böyle bir durumda doğal olarak o takımın golcüleri sorgulanır... Bursaspor’un mevcut kadrosunda santrfor kökenli iki oyuncu var.
Tim Matavz ve Batuhan Kör...
Var olmasına var da, ikisinin toplamda attığı gol sayısı 5!
Ligin bonservisi en yüksek oyuncusu konumundaki Matavz’ın gol yüzdesi 0,13...
Normalde bir golcünün ayağına top geldiğinde, nasıl atacak diye beklersiniz, Tim onlardan değil! Sloven oyuncunun ayağına top geldiğinde, Bursasporlular, "Acaba bu kez nasıl kaçıracak" diye düşünüyorlar, o da her seferinde yeni bir kaçırma yöntemi icat ediyor.
Olmaz ki!
Genç Batuhan’da ona keza, inanılmaz rahat adam geçiyor, iyi yerlere koşuyor, feyk atıyor, vuruş açısını yakalıyor ama sonra topu en olmadık yere yolluyor.
Bursaspor taraftarını mutlu edecek santrfor tanımında ‘15 üzeri atar’ yazar. Kısa bir dönem birlikte oynamalarına karşın Fernandao - Cedric Bakambu ikilisi toplamda 59 gol atarken, bu ikilinin ayrılmasının ardından kadroya dâhil edilen Tomas Necid, Tom de Sutter, Stancu, Sow ve Sakho gibi yabancılar başta olmak 9 santrforun toplam golü sadece 65’de kaldı.
Bir futbol gerçeğiyle bağlayalım...
Santrforu doğru seçmek sadece gol atmak değil, orta sahanın tamamının performansını artırmak anlamında da önem taşıyor. Bu da takımın başarısına direkt olarak yansıyor.
