Karşılaşma öncesi ligde oynanan diğer maçların getirisiyle Bursaspor 3 gün önce Ümraniye’de olduğu gibi yine düşme potasının evinde çıktı evinde Bandırma karşısına...
İlk düdükle birlikte görüldü ki stres Timsah’a ayak bağı olmuş. Yeşil Beyazlı ayaklarda birçok pas hatası ve özgüvensiz son vuruşlar var. Çünkü oyuncularda hata yapma korkusu mevcut. Kolay değil ligin dibindeki iğneli fıçının içindeyken rahat futbol oynamak.
Öte yandan özellikle futbol oynayanlar iyi bilir; bir takımının hafta boyunca gündemini meşgul eden ‘yeni teknik patron kim olacak’ sorusuyla futbolcuların kafasını kurcalanmışsa böyle bir ortamda maça çıkılmışsa hem psikolojik hem de fiziksel açıdan takımın performansını direkt etkiler...
Yine vekaleten takımın başında çıkan Ali Aköz Hoca, elde avuçta kalan sağlardan bir 11 oluşturmuş son anda hastalanan Tim Matavz’ın yerinde görevlendirdiği Acoltatze’ye de ‘golcü sensin’ diye buyurmuş...
2003-04 sezonunda Bursaspor forması giyen Mustafa Gürsel’in teknik komutasındaki konuk Bandırma taş gibi bir takım. Timsah’a oranla puan açısından tuzu kuru olan Bordo Beyazlı ekibin klasmanda durduğu yer hem fena değil belli ki tesadüfi de değil...
Devrenin hemen başında konuk takımın Erhan’ın koruduğu kalenin direğinden topu var, Bursaspor’un ise ‘aman aman bu da kaçar mı’ denebilecek tek pozisyonu yok! Timsah Arena’ya buz gibi havada gelen taraftarlar dün ne takımın içine düştüğü girdaba yönelik protest sloganlar attılar, ne de Ümraniye hezimetinin sinir bozucu skoruna takılıp oyuncularla uğraştılar. Her şeyi unutup umutla, heyecanla enerjiyle takımlarını omuzladılar.
Mustafa Gürsel eski takımının adına şanına saygısından olsa gerek ilk yarıdaki defansif futbolu terk ederek ikinci devrede oyuncularına ‘hücum’ emri vermiş olmalı ki; Bandırma ev sahibi kaleye yüklendikçe yüklendi. İşin kötü neticeleneceğini hisseden tribünler ‘Ölümüne Bursa’ diye tempo tutuyordu ama gel gör ki sahada zaten Yeşil Beyazlı futbolcuların ölüsü geziyordu!
Nitekim 71’de Pucko’nun golüyle korkulan başa geldi, Bursaspor bana göre sezon başı konan hedeflerine, umutlarına, hayallerine ‘VELLEDDALİN AMİN’ dedi...
