USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

GERÇEKLER !

08-12-2021

Bursa hemen her alanda olduğu gibi ekonomik anlamda da Türkiye’nin lokomotif 2-3 şehrinden birisi. 

İhracat ve vergide zirvede yer alan bir kent. 

Ancak bu Bursa’nın tek kulübü 3 yıldır alt ligde mücadele veriyor.  

Şehir ekonomik gücünü Bursaspor’a gerçek manada yansıtabilse Bursaspor, Süper Lig’i geçtim Avrupa’da başarılar kazanır.  

Ama bu bir türlü olmuyor. 

Peki neden olmuyor?  

Koskoca şehrin takımı forma reklamı olmadan maçlara çıkıyor. 

Gerçi bu yeni bir şey değil. 

Bu kulüp Şampiyonlar Lig maçlarında Old Traford’lara, Mestella’lara reklamsız çıkmıştı. 

Neden böyle olduğunu net olarak birkaç madde halinde ifade etmek istiyorum. 

-Kentte faaliyet gösteren firmaları, siyaset veya iş dünyasındaki kentin ileri gelenlerini bu konuda kısımlara ayıracak olursak 

-Futbola ilgili değiller 

-Bursaspor’a yatırım yapmanın karşılığının olmadığını düşünüyorlar 

-Bursasporlu değiller 

-Mahalle baskısı ile Bursasporlu gibi görünüp aslında başka kulüpleri seviyor ve destekliyorlar. 

-Bursasporlular; ancak ellerini ceplerine atmayı sevmiyorlar. “Bursaspor’a karşı cimriler” de diyebiliriz. 

-Bursaspor eskisi gibi başarılı ve popüler olursa kafasını gösterecek olanlar var.

-Bursasporlular; ancak geçmişte verdikleri desteklerden dolayı artık bıkmışlar. 

-Bursasporlular; ancak şampiyonluktan sonra bugüne kadar kulüpte yaşanan güvensiz ortam nedeniyle “Biz verelim birileri mi yesin” diyerek uzak duruyorlar. 

-Mevcut yönetime güvenmiyorlar

Evet şehrin Bursaspor’dan gittikçe uzaklaşmasını bu ana maddelere bağlayabiliriz. 

Maddeleri tek tek irdelemeyeceğim.  

Mevcut yönetime neden güven duyulmadığından devam edelim. 

Bu kısmı özellikle Emin Adanur ve arkadaşları dikkatle okumalı 

Biliyorsunuz lafı dolaştırmadan yazarım, yine öyle yapacağım. 

Emin Adanur yönetimin dışarıdan gözüken imajı çok iyi değil. 

-Genç ve tecrübesiz oluşları, Bursaspor’a camiasında tanınmayan isimlerden oluşan bir yönetici grubu olmaları.  

-Özellikle sportif alanda tecrübesizliklerini ortaya koyan icraatlarının yanı sıra bazı güven sarsan işlere imza atmaları 

-Timsah Token ve kulübün borcu konusundaki soru işaretleri. 

-Şehrin ileri gelenleri ile uzlaşma yerine ters düşmeleri. Birkaç uzlaşı girişimi yapmış olsalar da sonrasında yine hatalar yaptılar. 

-Ve fısıltı gazetesinde kulaktan kulağa dolaşan birçok dedikodu. 

Ben Emin Adanur’un sadece Bursaspor aşkıyla bu göreve gelmediğini biliyorum. 

Mutlaka ticari anlamda Bursaspor’un adından yararlanmak istiyor.  

Etik kurallar içinde bu da gayet doğal. 

Kendisinin bu kulüp için büyük fedakarlıklar yaptığını da görüyorum. 

Bu ekonomik durumdaki bir kulübü yönetmeye talip olmak zaten başlı başına bir fedakarlık.

Bursaspor’u bu sene Süper Lig’e döndürmeyi çok ama çok istediğini de biliyorum. 

Ancak hatalarını da kendisi görmeli. 

Yukarıda ifade ettiğim maddeleri iyi irdeleyip kendilerini şehre iyi anlatmalılar. 

Şehirle ilişkiler konusunda her şeye sıfırdan başlamalılar.

Baştan sona yıpranan camianın tamirata ihtiyacı var.

Camianın küskünlüklerini, soru işaretlerini gidermek için ellerinden geleni yapmalılar. 

Bursa'nın ve Bursaspor'un tüm ileri gelenlerini toplayıp Yönetimin organize ettiği “Bursaspor Dayanışma Gecesi” mi yaparlar, kapı kapı mı gezerer, ne yaparlar bilmiyorum; ancak mevcut şekilde şehrin desteğinin gelmesi zor. 

Özetle bu gerçeklere göre hareket etmedikçe yani şehirle barışmadıkça gereken destek gelmeyecektir. 

TİMSAH PARK DOLMALI 

Gelelim Bursaspor’un en büyük gerçeğine… 

Yazı fotosu Bursaspor Taraftarının farkını ve takımına bağlılığını net olarak ortaya koyuyor. 

Pandemi iddiasıyla konan saçma deplasman yasaklarına rağmen Bursasporlular diğer bir deyişle Teksaslılar takımlarının peşinde şehir şehir gezip statları inletmeye devam ediyorlar. 

Türkiye’de bunu yapabilen başka bir taraftar grubu yok.  

Teksaslılar “Deplasman Kralı” unvanını boşuna almadıklarını gösteriyorlar. 

Deplasmanlarda sorun yok; ancak bu durumun Timsah Park’ta da eskisi gibi olması gerekiyor. 

Yönetim bu konuda adım attı ve bilet fiyatlarını sembolik bir rakama 5 TL’ye çekti. 

Artık iş taraftarda bitiyor.  

O stadı Manisa maçı ile birlikte doldurup dosta, düşmana, Bursaspor’dan uzak duranlara Bursaspor’u dimdik ayakta olduğu mesajını vermek gerekiyor. 

En önemlisi arkalarında 30 bin kişiyi görecek oyuncuların artacak mücadelesi için bu gerekiyor. 

Bursaspor’u bu çukurdan öncelikle taraftarın vereceği destek çıkarır. 

Eğer “Bu kadro Play-Off’u yakalayabilir mi?” sorusuna “Evet” yanıtını verebiliyorsak – ki çoğunluk verebiliyor- o zaman bu oyuncuları itmek gerekiyor.  

Bunun için de Timsah Park’ı doldurmak ve desteklemek şart. 

Taraftar tam anlamıyla takımının yanında olmadıktan sonra başkalarından bunu nasıl bekleyebiliriz ki? 

İşte bu yüzden haydi herkes bu hafta Timsah Park’a… 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?