USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İNFAZ TİMİ!..

08-11-2021

Üçte üç yaparak müthiş bir ivme yakalamışken, hızla tırmanışa geçmiş ve özgüven kazanmışken, Körfez'de alacağımız bir galibiyet bugün çok başka hesaplar ve hedefler konuşturacaktı hepimize.

Rakibi puan olarak yakalayacak, üst gruba bir adım daha yaklaşacak, milli araya moral ve motivasyonumuz üst seviyede girerek 15 günlük süreci keyifli hale getirecekken, gerçekten yazık ediyoruz böyle avantaj dolu 90 dakikaları.
Gel de isyan etme, gel de delirme...
Daha 9. dakikada, amatörce yediğimiz golle tadımız kaçtı zaten.
Takımın en skorer ismi Dino'yu, evden kalkıp oraya gelerek ben mi tutacağım mesela?
Yemeyecek, içmeyecek, nefes almayacak ama bu adama önlem alacaksın.
Gölgesi olacak, adım attığı her yerde nefesini ensesinde hissettireceksin.
Akıl alır gibi değil! Bu nasıl pozisyon almak, bu nasıl adam tutmak?
Ah İsmail, kart cezalısı olacak haftayı buldun sen de!..
Sadece İsmail'in varlığı her şeyi bambaşka bir hale getirebilirdi belki de...

30'da Zalazar'ın röveşata pozisyonunda hakem Kutluhan Bilgiç'in akıllara zarar kırmızı kart kararı Bursaspor'u 10 kişi bırakınca, dengeler alt üst olur, takım külliyen dağılır mı derken soyunma odasına aynı skorla gitmiş olmak bir nebze ikinci yarıya dair inancımızı korudu diyebiliriz.
Fakat aynı Kutluhan Bilgiç, daha sonra takımının ikinci golünü atacak olan Benhur'un Zalazar'a hareketini görmezden gelmeyi tercih etti.

Bilgiç'e sıra gelecek...

İkinci yarıda Kocaelispor, skor ve sahadaki +1 avantajının verdiği yetkiye dayanarak, elinde satırla, biçer döver misali girdiği pozisyonlarla fark peşinde koşarken, 51'de Benhur ile durumu 2-0 yaptı ki, bu da onları hayli rahatlatı.
Eksik olmasına rağmen kendi sahasına kapanmayan ve rakibinin üzerine giden Timsah, emeğinin karşılığını penaltı kazanarak aldı.
Namık ile farkı bire indiren Bursaspor, en azından 1 puanı söküp alacak ikinci golü bulabilseydi, zarardan kâr etmiş sayacaktık bu haftayı.
Cesaret hapı yutmuş rakibin sert ve faul dolu futbolu karşısında, düdüğünü üflemeye üşenen hakem Kutluhan Bilgiç'e yeniden gelecek olursak...
Görmediği, es geçtiği, değerlendirme gereği duymadığı pozisyonlara veremediği kartlarla maçın da seyrine tüy dikti.
Yumruklar, dirsekler, tekmeler, itmeler, kakmalar havada uçuşurken neredesin Kutluhan Bilgiç?
Kenar yönetimin ne yapıyor, kulağına ne fısıldıyorlar? Fıkra mı anlatıyor, hikâye mi okuyorlar?
Haftalardır rakiplerin infaz Tim'i(!) olmasını beklediğimiz Matavz'ı da 88'de yedek kulübesine gelerek kırmızı ile atan Bilgiç, ekibiyle birlikte adeta

Bursaspor'un infaz timi oldu!..

Süper Lig'teyken canımıza ot tıkamış olsa da, VAR sistemi uygulanan bir yapı olsaydı 1. Lig, bu maç ne bu skorla biterdi ne de rakip bu kart sayısı ile 90 dakikayı tamamlardı.
Gerçekten yazıklar olsun... İnsanın içinde futbola dair ne varsa, bu etkenler hepsini yok ediyor.
Yıllardır ne Süper Lig'de ne de şu çukurun içinde bu çile bitmedi, bitmez de... Ancak sinir hastası olur çıkarız.
Bu serzenişim tamamen sonuçtan bağımsız.
Futbola dair güzel olan tüm duyguları yok ediyorsunuz, yapmayın yeter artık.
Özetle, gerçekten müthiş fırsata dönüştüreceğimiz haftayı üzücü bir şekilde tamamlamış olmanın hüznü içindeyim.
Skora etki edecek, kaderi değiştirecek, koz olabilecek ve o kozu köze dönüştürecek isim yoksunluğu yaşadığımız aşikâr...
Oyuncu değişikliğinde heyecan yaşamıyorsak, hamle gücümüz yetersizse burada şapkalar öne konacak.
Ne yaptık? Ne kadar yaptık? Yaptıklarımız ne kadar etki gösterdi ve bundan sonrası için ne yapmalıyız?
Şu an için bu kaybın bir miktar telafisi olabilir ama her haftanın ne kadar kıymetli olduğunu sezon sonunda üzülerek görmeyi hiçbirimiz istemeyiz.
O nedenle derdimiz de ilacı da belli...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?