USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

ŞU STADI ARTIK DOLDURMALIYIZ

30-10-2021

Bursaspor’un 80’li ve 90’lı yıllardaki Vakıfköy antrenmanlarını bile 6-7 bin kişi izlerdi.  

Takım üst üste iki galibiyet aldığında şehirde ertesi maça bilet bulma telaşı yaşanırdı.  

Yağmur, dolu yağışı altında binlerce kişi bilet gişeleri önünde sabahlardı. Sabahın 8’inde açılan kapılardan girilir, öğle saati başlayacak maç için bide tribünlerde çok affedersiniz donumuza kadar ıslanırdık. İstanbul tribünleriyle yaşanan Yalova Yolu, Santral garaj, Çarşamba, Altıparmak ve Kültürpark’taki aksiyonlara hiç girmiyorum. İki binli yıllardan itibaren o ruh her geçen gün azalamaya başladı. Hep söylerim şampiyonluk o yıllarda gelseydi coşkusu çok daha başka olurdu. O günlerden bugünlere geldik. 

Aslında iki binlerden itibaren sanat, spor her alanda ülkenin genelinde bir durağanlık baş gösterdi. Bunun sadece bize özel bir durum olmadığını net olarak görüyoruz. Teknolojinin daha da gelişmesi ve insanların birbiriyle uzaktan rahatlıkla görüşebilmesi, sosyal hayatta başka altenatiflerin oluşması buna baş etkenler olarak değerlendirilebilir. Neyse işin sosyolojik boyutuna girip de konuyu uzatmayayım. 

Evet antrenmanlarını bile 6-7 bin kişinin izlediği Bursaspor’un maçlarına şu an o kadar taraftar ancak gidiyor.  

Takımın alt ligde olması, üstüne başarısız sonuçlar ve tutarsız saçma sapan Covid önlemleri buna tabi ki etken; ancak şu bir gerçek ki Süper Lig’deyken de birkaç istisna maç dışında Bursa şehrinin potansiyeline karşılık bir desteği göremiyorduk. 

Ben öyle "Az olalım öz olalım” görüşüne de katılmıyorum. 

Zira az olunan maçlarda da öyle çok da farklı ve büyük bir destek gördüğümü söyleyemem.

O yüzden Bursaspor’un büyüklüğünü göstermek adına, en önemlisi futbolculara kendilerine konan hedefi şehrin de ne kadar istediğini göstermek adına %100 taraftar uygulamasının ilk maçı İstanbulspor karşılaşmasından itibaren göstermek gerekiyor.  

En az 30 bin kişiyi karşılarında – daha doğrusu arkalarında- gören Bursasporlu futbolcuların mücadele seviyesi çok daha fazla artacaktır. Çünkü işin ciddiyetini çok daha iyi anlayacaklardır. 

Aynı şekilde rakip takım ve hakemler için de bu önemli bir güç gösterisidir. 

Evet az önce söylediğim gibi “Kalabalık taraftarın olumsuzlukları da olur” görüşü de dillendiriliyor. 

Evet arada bazı olumsuzluklar yaşanabilir; ancak onu da taraftar kendi otokontrol mekanizmasıyla engelleyebilir. 

Engellemelidir de. Zira özellikle genç oyuncular çok daha fazla etkileniyor. Ben bu konuda minumum sıkıntı yaşanacağını düşünüyorum. Zira özellikle Maraton Tribü'nde bilinçli taraftar sayısı da çok fazla.

ÇOK YANLIŞ BİR UYGULAMA 

Bu arada bu konuda bir ara not ilave etmek istiyorum.

Şöyle ki yedek kulübelerinin arkasındaki bazı blokların maçlardaki olumsuz söylemler nedeniyle Kulüp yönetimince satışa kapandığı bilgisi var. Bu bilgi o bloklarda maç izleyen Bursasporlularca ifade ediliyor. 

O Bursasporluların birçoğunu da tanıyoruz. Tam tersi o tarz şeyleri engelleyecek insanlar. 

Böyle saçma ve keyfi bir uygulama bugüne kadar hiç görülmedi. 

Futbolun doğasına da son derece aykırı. Bu yüzden de bu yanlış karardan derhal vazgeçilmeli.  

Bursaspor’un başarısı taraftarla araya mesafe koyarak değil, taraftarla kaynaşarak gelir.

Bunu tabi ki futbolcular ve taraftar açısından söylüyorum.

KEÇİÖRENGÜCÜ MAÇI PROVA OLMALI

Pazartesi günü oynanacak Keçiörengücü maçı ile tribünlerin eskiye dönüşü için prova anlamını taşıyabilir. 

Tamamen olmasa da büyük ölçüde dolu tribünler Bursaspor için 12. Adam demektir.  

Bursaspor Türkiye’nin en fazla taraftarı olan 5. Kulübü. 

Milyonluk bir taraftar kitlesine sahip bir kulübe 5-6 bin kişiye oynamak yakışmıyor. 

DESTEK VERİLİRSE BU KADRO BAŞARIR

He ne kadar transferlerin hepsi 12’den vurulmamış olsa da, mevcut kadro Süper Lig’e dönebilecek potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Hem gençler hem de transferlerin bir kısmı takıma büyük katkı veriyor. Sakatlıktan kurtulup gelecek olanlar var, kendini gösteren taraflı tarafsız herkese parmak ısırtan Vefa gibi yıldız adaylarımız var.  Kısacası alternatifli bir kadroya sahip olunduğu önemli bir gerçek. 

Bu da lig yarışı için çok önemli bir avantaj. 

Ayrıca Ard arda kazanılan üç maç takıma özgüven ve kazanma alışkanlığını verdi.  

Sadece bu kadroyu doğru bir şekilde itmek gerekiyor.   Bunu da başaracak olan Bursaspor taraftarıdır.

Kalan 27 maçta bu yapılabilirse Bursaspor da ait olduğu yere 6 ay sonra dönmüş olur. 

O yüzden artık farklı bahaneleri ve küskünlükleri bir kenara bırakıp hep birlikte stada koşalım ve o stadı dolduralım. 

Yani tıpkı eski günlerde olduğu gibi… 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?