USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kadın katillerini aramızda istemiyoruz!

21-08-2021

Felaketler devam ediyor...

Pandemi, seller, yangınlar, cinnet geçirenler, bitmeyen kadın cinayetleri...

Diğer yandan da bitmeyen akın akın göçler, göç edenler...

Saçı göründü diye kadınları sokak ortasında insafsızca öldüren Taliban, arkasında bin bir entrika dönen yollarla trilyon dolarlık madenleri olan Afganistan'ı elini kolunu sallaya sallaya ele geçirdi...

Elini kolunu sallaya sallaya dedim ya, aklım sırrım almıyor; ABD'nin 20 yıl boyunca yetiştirdiği 300 bin asker elini bile kaldırmadan teslim oldu, üstelik 90 milyar dolarlık silahı da bırakarak Taliban'a hediye ettiler.

İnanılır gibi olmayan bir oyun oynanıyor gibi geliyor bana...

Nitekim Şubat ayında ABD'lilerle Taliban'ın Katar'da masaya oturmaları bir çok şeyi bize anlatıyor.

İşte ABD'nin çekilme söyleminde bulunduğu andan itibaren bazı Afganlılar bildiğimiz gibi, yurdumuza ve kentimize gelmeye başladı...

Kimileri askeri kıyafetlerini bile çıkarmaya gerek duymadan akın akın geldiler.

Ellerini kollarını sallayarak gelenlerden kimlerin savaştan kaçan işbirlikçiler, kimlerin Taliban tetikçileri, kimlerim El Kaideci, kimlerin Işıdçı olduğunu maalesef kimse bilmiyor.

Gelenler arasında çoluk çocuk, kadın, yaşlı yok. Gelenler kim diye baktığımızda 20 yıl boyunca ABD ile işbirliği yapan, onlar için çalışanlar...

Çoğu Türkiye üzerinden ABD'ye gitme hayali içerisinde geliyor ama bence hayal olmakta kalacak...

Resmi olmayan rakamlara göre ülkemize 700 bin Afgan girdi...

Bu göçe derhal dur demek gerekiyor...

Ne oluyoruz?

Kendimize yetemezken, bir de göç edenlere kucak açıyoruz...

Neden Bursa, neden Yıldırım ve Kestel?

Nüfus mu eksik, yoksa yer mi çok?

Aklım almıyor demek isterdim...

Bir yanda Atatürk Türkiyesi ve bir yanda kadınları sudan sebeplerle öldürebilen bir zihniyet!

Üstelik hesap sorulmuyor, çünkü ölen kadın...

Gerçi işlenen kadın cinayetlerine bakınca ülkemizin de pek eksiğinin  olduğu söylenemez, ama yine de Türkiye'de az da olsa hak arama şansımız var...

En azından eş seçme ve boşanma hakkımız erkeklerle eşit...

Suriye, Afganistan gibi ülkelerden gelenler için kabul edilemez bir durum...

İşte baştan uçurum burada...

Göç edenlerden bazıları da bilinçli olarak eşitliğe karşı önlem olarak karılarını ve çocuklarını getirmiyorlar...

Önce başları, sonra gözleri açılır, ne olur, ne olmaz..

Özgürlüğü bir görürlerse, yandı gülüm keten helvası...

O kadar yol getirip, burada, öldürmektense, bırak orada ölsün...

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde, laik, demokratik bir hukuk devleti olarak kurulmuştur...

Kadınlar, erkeklerle eşit hak ve özgürlüklere sahiptir...

Eh Afgan kafasının bunu kabullenmesi beklenemez tabi ki...

Üzülsek ne?

Kapılarımız sonuna kadar açık, herkesi cezbediyoruz maşallah...

Göç almadan kendinizle, sağlıkla kalın...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?