USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

‘Yanan ormanlar 155 hektar!’

14-08-2021

Nihayet Manavgat, Marmaris ve Muğla başta olmak üzere ülkemizin çeşitli yörelerinde çıkan ve bazılarının söndürülmesi 15 günü bulan orman yangınları sona erdi. Ne yazık ki sevinemedik bile… Zira bu defa da Başta Kastamonu, Bartın ve Sinop olmak üzere Karadeniz kentlerinde sel felaketiyle yüzleşti Türkiye. Yaşamını yitirenlerin sayısı 40’a yakın, kayıplar da var! İnşallah can kaybı bu kadarla kalır… Seller ayrı bir yazı konusu…

Orman yangınlarına gelince… TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) ile Bursa Akademik Odalar Birliği’nin  (BAOB) gündemi de bu konuydu. BAOB ortak salonunda düzenlenen basın toplantısında ortak açıklama TMMOB Bursa İKK Sekreteri Ferudun Tetik tarafından gerçekleşti…

İSTANBUL’UN ÜÇTE BİRİ KADAR ORMAN YANDI!

Yaralılara şifa, yaşamını yitirenlere rahmet dileyerek sözlerine başlayan Tetik, “Cumhuriyet tarihinin en büyük yangınları yaşanıyor. Yanan ormanlarımız 155 bin hektara ulaştı” dedi…

Ve şöyle detaylandırdı:

“Akdeniz Bölgesi'nde orman yangınlarının etkilediği alanlar, Gebze Teknik Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölümü İleri Uzaktan Algılama Teknoloji Laboratuvarı'nda optik ve termal uydu görüntüleri kullanılarak haritalandırıldı.

Yaklaşık 57 bin hektar alan Muğla’da yanan alanlarımız. Manavgat’ta 60 bin hektar alan, Mersin, Adana ve ülkemizin birçok bölgesinde 38 bin hektar alanla birlikte, çıkan yangınlarla yanan orman 155 bin hektara ulaştığı bildirilmektedir

Böyle bir alan, Bursa ilinin Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım ve Kestel ilçelerini yan yana getirdiğinizdeki yüz ölçümüne eşit, İstanbul ilinin 1/3 büyüklüğünde bir alandır…”

Ferudun Tetik, Türkiye’nin 13 milyon hektarlık orman alanı olduğuna değinerek orman yangınlarına engel olmak vatandaşın ortak sorumluluğu olmakla birlikte yangınlarla mücadelenin , başta Tarım ve Orman Bakanlığı olmak üzere kamu kurumlarının anayasal görevi olduğunu vurguladı…
Orman yangınlarıyla mücadelede zafiyete vurgu yapan Tetik, THK’nın  verdiği yangın söndürme hizmetinin özelleştirilmesini anımsatarak THK’nın yangın söndürme uçaklarının devre dışı bırakılarak kiralama yöntemiyle hizmet alınmasını eleştirdi…

ORMAN YANGINLARINDA İNSAN ETKİSİ

Orman yangınlarının yüzde 5’inin doğal nedenlerle kalanının ise insan etkisi nedeniyle çıktığına dikkat çeken Ferudun Tetik şu tespitleri paylaştı:

Ülkemizdeki orman varlığının neredeyse yarısında maden ocakları bulunmakta ve buralarda yoğun madencilik faaliyetleri yürütülmektedir.

 Yürütülen faaliyetlerde orman yangınlarına dair bilincin ne durumda olduğuna dair herhangi bir araştırma ya da veri bulunmamaktadır.

2B’ler ve İmar Barışı ile yayla ve ormanlık alanlarda mantar gibi türeyen kırsal gecekondular ile birlikte orman- insan etkileşimi ve dolayısıyla orman yangını riski daha da artmıştır.

Orman ile yerleşim yerleri arasında hem etkileşimi artıracak hem de olası bir yangında yerleşim yerlerinin yangın riskini azaltacak üst ölçekli afet planları yapılmamaktadır.

Özellikle orman alanlarına yakın kırsal alanlarda anız yakılması; nemin düşük, sıcaklığın yüksek seyrettiği mevsimlerde orman yangını riskini artırmaktadır.

Yine kritik aylarda ateşli pikniklerin yapılması, izmarit, cam (şişe) gibi tutuşturucu maddelerin dikkatsizce doğaya atılması yangınlara sebep olmaktadır.”

YANGIN SÖNDÜRME FİLOSU OLUŞTURULMALI!

TMMOB İKK’nın gündeme getirdiği önerilerden bazıları şunlar:

“Kızılçam ormanlarında kuru dalların yüzeyden temizlenmesi…

Kritik dönemlerde yangın olasılığına karşı Kızılçam ormanlarında denetimlerin artırılması, düzenli yangın kontrolünün yapılması…

Orman köylülerini, turizm tesislerinde çalışanların, hatta konaklayacak kişilerin afet eylem planları konusunda bilinçlendirilip eğitilmesi…

Toplumun okullardan başlayarak orman yangınları ve diğer afetlere karşı eğitim verilmesi.
Orman yangınlarının koordinasyonunun bu konuda eğitim almış uzmanlarca yapılması…
 Yangın söndürme uçağı, helikopter gibi yangın söndürme hava filosu oluşturulmalı. Onların yanı sıra arazöz ve yeterli insan gücünün her daim hazır olması…”

ANAYASA’NIN 169. MADDESİ GEREĞİ

TMMOB Bursa İKK’nın önerileri arasında orman yangınlarına müdahaleden önce önlemeye yönelik stratejilerin geliştirilmesi, Orman Yangın Afet Eylem Planlarının yapılması, orman ile iç içe geçecek  turizm tesisleri de dahil yapılaşmaya engel olunması da yer alıyor…
Bir diğer önemli öneri ise Covid salgınında olduğu gibi akademisyenlerden oluşacak Orman Bilim Kurulu’nun oluşturulması…

TMMOB İKK ve BAOB bileşenleri adına konuşan Ferudun Tetik kamuoyuna şu sözü verdi:

Tüm bunlarla birlikte, TMMOB’ye ve Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB)' ne bağlı meslek odaları olarak;

Yanan ormanlarımızın yeniden orman vasfını kazanana kadar, ‘Anayasa`nın 169. Maddesi gereği yanan orman alanlarında hiçbir şekilde turizm, yerleşim ya da tarım gibi orman dışı bir faaliyetin gerçekleştirilmemesi için sürecin takipçisi olacağımızı;

Tüm kurullarımızla yanan alanların izlenmesinin sürdürüleceğini ve bu alanlarda yapılmak istenilen herhangi bir yapısal faaliyet olması halinde buna karşı her türlü yasal süreci yürüteceğimizi;

Bu yapılaşma sürecinin bir parçası olacak meslektaşımız olması halinde gerekli disiplin sürecini başlatacağımızı kamuoyuna taahhüt ederiz…”

Akademik odalar böyle durumlarda genel olarak meslektaşlarına atıfta bulunmazlar. Kendi meslektaşlarına da hesap soracaklarını beyan etmişler… İyi de yapmışlar…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?