USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

BU KAFALARLA İMKANSIZ 

21-06-2021

Önce müsaadenizle Milli Takım’dan başlamak istiyorum. 

Türkiye’de futbol 120 yıldır oynanıyor. Ama Milli Takımın uluslararası tek bir başarısı bile yok. 

Başarı kupadır, şampiyonluktur. Senin Avrupa veya dünya ikincisi, üçüncüsü olman kimsenin aklında kalmaz. 

Bu zaman zarfında ülkemizde bu spora harcanan para başka bir spora harcansaydı, mesela basketbola veya ferdi sporlara, şampiyonalara ve olimpiyatlarda madalya ambargosu koyardık.

Sporu geçtim ülke sorunlarından eğitim, sağlık, işsizlik gibi alanlara harcansaydı, o alanlarda sorun kalmazdı.  

Futbolcuların hak ettiklerinin 10 katı ücretlere oynamaları da bu başarısızlıklarda büyük etken.

O kadar zenginleşiyorlar ki, içlerindeki amatör ruh yok oluyor. Her biri değme iş adamından daha zengin durumda olunca sahada da canları isterlerse mücadele ediyorlar. 

Ayrıca bu kadar para harcıyoruz, sürekli başarısız oluyoruz; ama hiç ders almıyoruz. 

Çünkü sorunun teşhisini doğru yapamıyoruz.  

Sorun belli, futbolu doğru kişiler yönetmiyor.  

Futbolla alakasız, ticarette başarılı olmuş iş adamları veya o iş adamlarının beceriksiz diye işyerlerine sokmadıkları oğullarına koskoca Türk futbolunu yönettiriyoruz. 

Futbolu, futboldan gelenler yönetmeli. En azından ekonomik kısmı olmasa bile sportif alanı kesinlikle futboldan gelmiş kişilere bırakılmalı. 

Bir işin, çıraklığını, kalfalığını, ustalığını yapmadan o işi bilmen imkansızdır. 

Bizde eski futbolcular köşelerinde otururken, futbolu tüpçüler, tekstilciler, müteahhitler yönetiyor. 

Sonuç da bu oluyor haliyle. 

Milli başarıyı geçtim 120 yıldır tek bir dünya yıldızı futbolcu yetiştirmeyişimizi nasıl açıklarız? 

Ya ülke gençliği küllüm yeteneksiz ya da futbolu yönetenler.  

Bunun cevabının ikincisi olduğunu mantık sahibi herkes idrak eder. 

Türk futbolunun yeniden yapılanmaya ihtiyacı var.   

FUTBOLU BİLEN YABANCILAR GÖREVE GETİRİLMELİ 

Bunun hızlı olabilmesi ve başarılı sonuç verebilmesi için, sahip olduğumuz kaynak da yeterli değil. 

Bu yüzden dışarıdan da yardım alınması gerekiyor.  

Federasyon, yönetimlerine, kulüplere ve özellikle altyapılara yöneticiler, yetiştiriciler ithal etmeliyiz. 

Futbolda bir ekol, sistem sahibi olmuş ve başarılı olmuş ülkelerden futbol insanları bu noktalara getirilmeli. 

Zira sistem kurmadan bu kötü gidişatın düzelmeyeceğini artık idrak etmek gerekiyor. Artık iyi bir jenerasyon bekleyerek bu işin olmayacağını anlamak lazım. Nasıl diğer ülkelerden, futbolcu, hoca, antrenör, masör transferi yapışıyorsa, futbolu yönetmesi, altyapıları oyuncu yetiştirir hale getirebilmesi için de diğer ülkelerden transferler yapılabilir. 

Bakın Alman futbolu bir dönem düşüşe geçmişti, o dönem yükselişte olan Belçika’dan altyapılarına hoca transferleri yaparak toparladılar ve birkaç yıl içinde Dünya Kupası kazandılar. 

Futbolda bizden çok daha iyi durumdaki Almanya bunu yapıyorsa biz neden yapmıyoruz? 

Futbolumuzu en baştan itibaren işi bilen birilerinin yönetimine vermekten başka çare yok. 

120 yıldır aynı şeyleri yapıyoruz değişen bir şey yok. Aynı şeyleri yaparak farklı sonuç elde edilemeyeceğini bilmeyenimiz yoktur oysa.

Bu durumda bu kararın acilen alınıp uygulanması bana göre tek çaredir. 

Gelelim Bursaspor’a… 

Aynı durum Bursaspor için de geçerli, işi bilmeyen bazı başkanların ve yöneticilerin yanı sıra kulübü soymak için gelen ‘bazı’ başkanların,  yöneticilerin ve profesyonellerin marifetiyle Bursaspor büyük sıkıntı içinde. 

Günü kurtarmak için veya komisyon alabilmek için yapılan sözleşmeler yüzünden Bursaspor can çekişiyor. 

Yeni yönetim eskilerin pisliklerini temizlemek için çabalayıp duruyor. 

Futbolcular ve hocalarla yapılan ve kulübün elini kolunu bağlayan sözleşmeler yetmezmiş gibi bir de kulübe büyük maddi kaynak sağlayabilecek gelir kalemleri de ipotek edilmiş.  

Bakın Bursaspor 2. Başkanı Emin Adanur o konuda ne diyor. 

“Bursaspor’u 500.000 Euro’ya satmışlar ! Oysa buradan 20-30 milyon Euro gelir elde edilebilirdik. Bugün borcu 150 milyon TL seneye 225 milyon TL be bir daha ki sene 300 milyon TL olacak kimse hesap sormamış ! 

Token’den gelen 500 Euro sponsorluk parası Erkan Kamat yönetiminin alacaklarına gittiğini taraftarlarımız bilmeli.” 

Evet böyle diyor Emin Adanur. 

Bakar mısınız lütfen ! 

20-30 milyon Euro gelir elde edilebilecek bir gelir kalemi 500 bin Euro’ya satılmış, o para da yönetici alacaklarına gitmiş.  

Verilen zarar akıl alır gibi değil. ALLAH’tan oyuncu falan da satamadılar.  

Bursaspor günü ve kendilerini kurtarmak isteyen kişilerin elinde oyuncak oldu. 

Özellikle son 8 yılda verilen yaraların sarılması öyle kolay değil. 

Bunu tek başına yönetimlerin hızlı bir şekilde yapması da mümkün değil. 

SEFERBERLİK İLAN EDİLMELİ

Bunun için tüm şehrin destek vermesi gerekiyor; ancak şehirde de kafaların değişmesi şart.

Üst gelir grubundan en alt gelir grubuna kadar söz konusu Bursaspor’sa büyük bir çoğunluğun cebinde adeta akrep var.

Elinden geleni yapmaya çalışan birkaç bin kişiyi tenzih ettiğimi daha önce de söylemiştim.  

Ama böyle olmaz bu kafaların da değişmesi gerekiyor. 

Sevgi eylem gerektirir.

Kulüp maddi sıkıntıdayken yüzbinlerce taraftarın maddi destekten uzak durmaya çalışmasının samimi taraftarlıkla örtüşen hiçbir yanı yok.

Şehrin her kesimi, şehrin insanı elini cebine atmadan bu iş düzelemez. 

Bursaspor’un şu an sadece maddi desteğe ihtiyacı var. Nasihata, eleştiriye değil. 

Bunun için seferberlik ilanı gerekiyor.

Yeni yönetimim tüm şehri dahil edecek bir yardım organizasyonuna kafa yorması ve hayata geçirmesi şart.

Daha önce planlanan ve ama hayata geçmeyen ulusal bir kanalda yardım canlı yayını ile bu kampanyaya başlanılabilir. 

İş işten daha fazla geçmeden elden ne geliyorsa yapılmalı. 

Aksi takdirde yazı fotoğrafındaki gibi camia olarak goller yemeye devam ederiz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?