USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

TERCİH BİZİM!

09-04-2021

Bursaspor maddi manevi tarihinin en kötü günlerini yaşıyor. 

Şampiyon kulüp, Şampiyonlar Ligi’nde boy gösteren kulüp, düştüğü alt ligde kalabilmeyi başarı kabul eder hale geldi. 

Bu yaşanan üniversitelere tez, futbol yönetimi kitaplarına konu, beyaz perdeye film olabilecek bir başarısızlık hikayesi. 

Sadece başarısızlık değil tabii. İşin içinde “Soygun Hikayesi” kısmı da var. O konuda inşallah yargıda sonuç alınabilir. 

Başarısızlık kısmının sorumlusu camianın bir kesimi.  

Evet bir kesimi “Herkes” demiyorum çünkü herkes değil.  

Formasını biletini alıp maçlara giden, destek kampanyalarına katılan, yanlışlara karşı elinden gelen tepkiyi veren, Bursaspor’un önüne menfaat ve çıkarlarını koymayanların içinde bulunduğumuz durumda zerre günahı yok.

O yüzden genelleme yapmak yanlış olur. 

Bursaspor’u içinde bulunduğumuz duruma düşürenler belli.  

Bazı siyasiler, BTSO, bazı eski başkanlar, Divan Başkanlık Kurulu, bazı yöneticiler, bir kısım taraftar, bir kısım medya -Medya kısmında kendim de varım- özeleştiri yapıp hatalarımızdan dönmedikçe, Bursaspor da ait olduğu lige dönemez. 

Ama bakıyorsunuz kimse hatasını, yanlışını kabul etmiyor.  

Etmediği gibi çevrelerindeki şakşakçılarla birlikte hatalarını söyleyenlere düşmanlık ediyor.  

Çünkü Bursaspor'un doğruları değil, peşinden gittiklerinin doğruları önemli !

Bursaspor da böylece her geçen gün eriyor. 

Bakınız bir yönetici istifa ediyor. "Başaramadık, özür dileriz" diyerek özeleştiri yapacağına işini düzgün yapana sallıyor.

Biz bu kafayla gidersek yani hatalarımızı görmezsek, Bursaspor'u da Süper Lig'de yıllar boyu göremeyiz.

Mustafa Er de son toplantısında ifade etti zaten. 

“Bu kadroyu kullanamadık; çünkü camia paramparça, şehrin yüzünü armaya döndüremedik” dedi. 

Bizim de sık sık ifade ettiğimiz şekilde“Herkesin etrafında birleşebileceği bir isim ve oluşum ortaya çıkmalı” diye de ekledi. 

Mustafa Er de bizlerle aynı reçeteyi yazdı anlayacağınız. 

Er de “Güçlü ve güvenilir bir başkan gelmeden olmaz” dedi. 

Kumandan iyi olmadıkça dünyanın en güçlü ordusu bile olsanız, kazanma şansınız yoktur.  

Bursa şehri gücünü ne sporda, ne siyasette kullanamıyor.  

Çünkü gücünün farkında değil. Aklımızı kullanamıyoruz da diyebiliriz. 

Şehir ve camia olarak aklımızı kullanıp gücümüze göre hareket etmedikçe alt liglerde oynamaya devam ederiz. 

Bursaspor’u ait olduğu lige taşıyabilecek isimleri göreve soyundurmak için önümüzde bir ay kadar bir süre var.  

CAMİADA HALA REAKSİYON YOK !

Süre gittikçe azalıyor; ama camiada gerekli reaksiyon nedense hala yok. 

Küme düşme maçında gol bulmamız lazımken orta sahada top çevirip, geri pas yapan futbolcular gibiyiz !  

Hücuma geçmezsek daha da düşeceğiz farkında değiliz. 

Bunun olmaması için şehirde sözü geçen, iş adamı, siyasi, eski başkanlar, kısacası şehrin ileri gelenleri olarak nitelenen kim varsa harekete geçirmek gerekiyor. 

Köprüden önce son çıkıştayız. Çıktık çıktık. Çıkamazsak çok uzaklardan dönmeye çabalayacağız. 

Yine kapasitesi olmayan, kendini tatmin için gelenlerle vakit mi kaybetmeye devam mı edeceğiz? 

Bu durumdan rahatsızsak silkinip, bir şeyler yapmak zorundayız. 

Mesela bu konuda taraftar derneklerinin ‘İsim vererek’ yapacakları ortak bir basın açıklaması etkili olur düşüncesindeyim.  

Kısacası Bursaspor’da herkesin etrafında birleşeceği bir ismi göreve getirmek zorundayız. 

Çünkü iyi ve güvenilir bir başkan olmadan insanların yüzü armaya dönmeyecek. 

Tercih bizim...

Ya bunu başarırız ya da çok sevdiğimiz Timsah’ın yakın zamanda cenaze namazını kılarız. 

Aslında o, Bursaspor'u çok seven bizlerin de cenaze namazı olmuş olur.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?