Sayın Erkan Kamat geçtiğimiz 30 Ağustos’taki Bursaspor Olağanüstü Genel Kurulu’nda başkanlığa seçildikten sonra ilk konuşmasında camiaya böyle seslenmişti...
Bizde bir tür savaş ilanıdır bu tür söylemler. Sözü veren, sözünü tutmak için “her şeyi” yapacak şeklinde algılanır. Öküzün altında buzağı arayanlara “öküz cenneti” yaratmaktır.
Bu sözler iki şeye gebedir: Yerine getirildiğinde alkışa/ tebriklere, getirilmediğinde ise olağanüstü kongreye!
‘Bu yıl olmadı siz bizi seneye görün’ gibisinden mazeretler asla geçerli değildir; sözü veren altında kalır. Çünkü Bursaspor taraftarı için bu teminatların vadesi altı aydır öyle bir-iki yıl beklemez...
Doğrudur, yanlıştır. Ama biz böyleyiz.
En iyi bilenlerin başında da her fırsatta camiayı iyi tanımakla övünen Başkan Erkan Kamat vardır.
Bakın, bir halterci şampiyonluk sözü verebilir. Tartar antrenmanda kaldırdığı ağırlığı, bakar rakiplerinin derecelerine, kendisininki üç beş kilo fazlaysa “Söz” der “Kesin şampiyonum”...
Bir atlet kronometreyi görüp önceden söz verebilir. Ama bir futbol takımının şampiyonluk sözü ne kadar gerçekçidir?
Bakın bugün başkan ve yönetim her ne kadar sessizse, taraftar kaynıyor!
"Bir insanın ne söylediği değil, nasıl söylediği önemlidir!" derler. Ne söylediğine bakanlar, nasıl durduğuna bakmazlar. Bursaspor'a artık bardağın boş tarafını görerek bakıyor Yeşil Beyaz sevdalıları.
Bursaspor yanıyor...
Bitip giden hayallere, dökülen terlere, verilen emeklere, boşa geçen senelere bakıp bakıp dövünüyor.
Teksas taraftar grubunun yaptığı son açıklamaya bakıyorum da; başkan ve ekibine yönelik “Yönetmeye değil idare etmeye gelmişsiniz” gibisinden çok sert ve ağır ifadeler var...
Sorumlulara sesleniyorum:
‘Bu sese kulak verin, ivedilikle gereğini yerine getirin...’
Sevgili dostum Kamat’da biliyordur; Bursaspor başkanları her zaman yalnızdır.
O başkanların Titanic batarken hala müziğine devam eden orkestra elemanları gibi duran gerçek Bursaspor taraftarından başka dostu da yoktur.
