USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

CADDELER

19-02-2021

“Bursa Büyükşehir Belediyesi, Kükürtlü Caddesi'ni Türkiye'nin ilk 'İklim Sokağı'na dönüştürecek. Kükürtlü Caddesi, hızlı kazanım projeleriyle alt yapıdan ulaşım ve aydınlatmaya kadar her yönüyle daha çevreci hâle getirilecek” 

Bu haberi gördüğümde oldukça sevindim. Zira Bursa’nın baştan aşağı yenilenmesi gerektiğini sürekli vurgulayan biriyim. 

Bakın Paris, Roma, Floransa. Amsterdam, Prag, Viyana, Londra, bu örnekler çoğaltılabilir. 

Bu dünyaca ünlü kentlerin hepsinin sahip olduğu doğal güzellikleri toplasanız, Bursa’nın yanına bile yaklaşamazlar.  

Ama bakıyorsunuz hepsi marka olmuş, dünyaca tanınır olmuş. Bu konuda ise Bursa onların yanına bile yaklaşamıyor. 

Çünkü neden? O şehirler tarihlerini korumuş ve çarpıcı mimarileriyle güzel kentler haline gelmişler. 

Doğal güzellik eksiklerini bu şekilde kapatmışlar.  

Bir şehir sonradan doğal güzellik kazanamaz; ama doğru projelerle güzelleşebilir. Dolayısıyla Bursa’nın böyle bir şansı var. 

Kentsel dönüşüm Bursa için son derece gerekli ve hızla yapılması gereken bir çalışma. 

Şehrin güzelleşmesi için Osmangazi ve Yıldırım’ın yüzde 80’inin dönüşmesi gerekiyor. 

Bunun yanı sıra caddelerin de yenilenmesi ve güzelleştirilmesi gerekiyor.  

Bursalılar eskiden Heykel-Postane turları atarlardı. O turlarda dostluklar pekişir, yeni arkadaşlıklar kurulurdu. Şimdilerde kafelere tıkıldık kaldık -ki şu aralar o yok- Kente yeni caddeler eklendi. Ancak sosyal hayat geriye gitti. Tekrar hareketlenmesi için o caddelerin cazip hale getirilmeleri gerekiyor. Bu konuda cadde isimlerini de vererek önerilerde bulunmak istiyorum. 

HER CADDENİN BİNA YÜKSELKİĞİ AYNI OLMALI

Öncelikle tüm caddelerdeki bina yükseklikleri aynı olmalı. Bu görünüm açısından çok önemli. Ayrıca bina dışı görünüşleri de estetik ve güzel olmalı.  Bu birazdan isimlerini yazacağım tüm caddeler için geçerli bir konu. 

Avrupa’daki süslemeli dış cepheler geçekten şık duruyor. Ki şehrin değişik caddelerinde bazı uygulamalar görmeye başladık.

 ATATÜRK CADDESİ 

Atatürk Caddesi'nde yıllardır taşıt yolunun yer altına alınması hayali sürekli dillendiriliyor. Teknik olarak mümkün olduğunu; ama maliyetin problem olduğunu uzmanlarıyla bizzat konuşarak öğrendim. Hanlar Bölgesi projesinin tamamlayıcısı olarak Devletten destek alınarak hayata geçirilebilirse “Turizm Şehri ve Marka Kent Bursa” sloganlarına büyük katkı sağlar. Trafiğe kapalı ve kafelerle, şık havuzlarla dolu bir Atatürk Caddesi çok daha güzel olmaz mı sizce de? 

CUMHURİYET CADDESİ 

Trafiğe kapatılmasını desteklemiştim. Son yıllarda Bursa’daki en doğru projelerden biridir. Halkın da ilgisi giderek artıyor. Ancak bazı dokunuşlara ihtiyacı var. Öncelikle bina yüksekliklerine bir standart getirilmeli. Dörtyol ve Zafer plaza arasındaki alanda tüm binalar 5 kat standartına çıkarılmalı. Bu estetik görünüş açısından olduğu kadar yazın insanları güneşten korumak için de çok önemli. Zira Cumhuriyet Caddesi’ne yazın sıcak havalarda gelen insanlar gölgede yürümek için cambazlık yapıp birbirinin adeta üstüne çıkıyor. Herkes gölge olan kısımlarda yürümeye çalışıyor. Binalar caddeyi gölgeleyecek yüksekliğe çıkarılırsa bu sorun ortadan kalkar. Diğer yandan ünlü ve sevilen restoran ve kafe markalarının caddeye şubeler açması için gerekli izinler verilmeli. Aynı şekilde giyim sektörünün öncü firmaları da teşvik edildiğinde Cumhuriyet Caddesi bambaşka bir havaya bürünecektir ve insanları kendine şimdikinden çok daha fazla çekecektir. Hem BTSO’nun lafta kalan “Markalar Caddesi” projesi de bu sayede gerçekleşmiş olur. 

HAŞİMİŞÇAN 

Bu cadde ile ilgili eleştiriler genelde Toki’lere yöneldiğinden diğer kısmı hiç konuşulmuyor. 

Fomara Meydanı’ndan Gökdere’ye kadar sağlı sollu çirkin, estetiksiz binalarla dolu bir cadde Haşimişçan. Bursa’nın tam merkezinde adeta küçük bir kasaba caddesi gibi. Oysa çok şık bir bulvar haline dönüştürülebilir. Buraya yapılması gereken şey de tüm cadde sağlı sollu 6-7 kat yükseklikteki şık binalara donatılmasıdır. Ayrıca kaldırımlara da el atılmalı. Şık, çiçeklerle, kent mobilyalarıyla güzelleştirilmiş bir Haşimişçan kente ayrı bir değer katar. 

FSM BULVARI

Fatih Sultan Mehmet Bulvarı. Nam-ı diğer FSM ! 

Sabah, öğlen, akşamüstü veya gece fark etmez ne zaman gidersem gideyim öyle pek de hareketli göremiyorum. Tamam şık kafe ve restoranlarda insanlar var; ama kaldırımlarda yürüyüş yapan kimse yok. Ya da çok az var diyelim.  

Peki Neden?  

Çünkü yürüyüş yapacak kaldırım yok. Bakın örnek olarak Paris’te Şanzelize’yi bizden İstanbul’da Bağdat Caddesi’ni verebiliriz. Bu caddeler şık mağazalar, butikler, restoranlar ve kafelerle donatılmıştır. Ve geniş kaldırımlara sahiptirler. Bizim FSM’de de mağazalar, cafeler, restoranlar var; ama geniş, insanların rahatça yürüyüş yapabileceği geniş kaldırımlar yok. Dolayısıyla yürüyüş için tercih edilmiyor. Bunu sağlayacak yeterli alanda var olduğu ortada. Kısacası FSM’de her iki tarafta kaldırımların genişletilmesi o caddeyi bambaşka bir havaya sokacaktır. 

İSTANBUL YOLU 

Yıllardır konuşulan; ama bir türlü hayata geçmeyen kentin kanayan yarası İstanbul yolu. Bursa gibi bir şehre hiç yakışmayan bir görüntüye sahip.  

Şehre o taraftan giren bir yapancı daha ilk anda Bursa’ya eksi puanı basar. Buttim’den, Postane binasına kadar yolun her iki tarafı da aynı kat standartında dönüşmesi gerekiyor. Tarihi bir bölge olmadığı için 9-10 kat olabilir. Büyükşehir Belediyesi bu yönde ilk somut çalışmalara başladı. Beşyol’da dönüşüm için bir alan kamulaştırılıp yıkıldı; ancak çalışmaların ağır gittiğini görüyoruz. Biraz daha hızlanıp tüm caddeye yayılması Bursa için son derece önemli. 

Aynı şekilde Altıparmak, Çarşamba, Gazcılar-Eğitim-Yıldırım-İncirli-Davutkadı-Mesken-Ertuğrulgazi,Yeşil-Emirsultan kısacası kentteki tüm caddeler baştan sona elden geçmeli. İfade ettiğim gibi doğal güzelliklere fazlasıyla sahip bir kentiz. Şu an ki çirkin, plansız, estetiksiz mimariden de kurtulabilirsek Bursa işte o zaman kusursuz ve bambaşka bir şehir olur.  

Bakın özellikle şehri merkezindeki çalışmalar öncelikli olarak bir an önce hayata geçirilmeli, geçirilmeli ki ‘şehre küskün insanlarımız’ -ki büyük bir kesim mecbur kalmadıkça şehir merkezinde gelmiyor- tekrardan Bursa ile kucaklaşabilsinler.  

Bu sayede eski Bursa ruhu, samimiyeti yeniden ortaya çıkabilsin

Tek ihtiyacımız olan cesaretli, kararlı ve vizyoner çalışmalar. 

Bursa gibi bir şehir buna değmez mi? 

Kesinlikle değer. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?