Ben bu güzel sözleri açık denizlerdeki yelkenlilere benzetirim.
Alır götürürler beni uzak diyarlara.
Aslında bunların birçoğu dünyanın ünlü filozofları, felsefe bilimcileri ve de büyük şair veya yazarların sözleridir.
Bazıları ise anonimdir.
“Hayat yaşandığı kadardır. Ötesi ya hatıralarda bir iz ya da hayallerde bir umuttur.”
Bu güzel ve anlamlı söz mesela ünlü Şilili yazar Pablo Neruda’ya aittir.
Malumunuz bu Kovid-19’lu günlerde alışageldiğimiz işleri bir kenara bıraktık ve evde nasıl zaman geçireceğimizin mücadelesi içerisindeyiz.
Pandemi öncesi o kapı senin bu kapı benim, sosyal hayat, arkadaşlar, işler, güçler, seyahatler, tatiller derken bazı şeyleri unutmuşuz.
Şimdi ne yapıyoruz? Oku, yaz, çiz, çalgıla, dinle, bak, ara, araştır ve yat, kalk ile geçiyor hayat.
Bir anlamda hayatın kendisi olan şeyler de bunlar değil midir?
Evde geçen bu karantina günlerinde fotoğrafları karıştırmaya başladım. Yaşamım boyunca binlerce fotoğraf çektirmişim, işten güçten birçoğunu es geçmişim. Şimdi sakin kafayla bakınca çocukluk, gençlik, okul çağları, askerlik, evlilik, çoluk çocuk derken neler neler yaşamışım şu kısa ömrümde.
Hayat bizi sihirli bir fanusunun içine almış, evirmiş, çevirmiş yalan dünya misali kandırmış resmen.
Hep hayaller peşinden koşmuşuz, hayal ettiğimiz güzel şeyleri yapmaya çalışmışız ve başarabildiklerimiz kadar olmuş.
Konuya başlık olan bu güzel sözleri okuyunca bir başka baktım resimlere ve geçmişe.
Hep hayaller peşinden koşmuşuz, yaşadıklarımız hayal ettiklerimizin bir eseri bir anlamda ama olduğu kadar işte.
Şu koronalı günlerde yine hayal edelim ama çok güzel şeyler hayal edelim.
Çünkü güzel şeyler hayal etmek en büyük umuttur.
Hani derler ya “umut fakirin ekmeğidir.”
Geçmişte hiçbir şekilde özlemini duymadığımız ve aklımızın ucundan dahi geçmeyen ve aslında yaşam tarzımızın bir parçası olan şeyler; mesela yürümek, arkadaşlar ile kol kola olmak, maça gitmek, şehirlerarası seyahat etmek, kalabalığa, insanlar arasına dalmak, bir düğünde göbek atmak, şöyle ufak çaplı da olsa tatile gitmek ve saymakla bitmeyecek kadar çok olan olağan şeyler, aslında mutlu olabileceğimiz şeylerin ta kendisiymiş meğer.
Yine bizler güzel şeyler umut edelim, yaşayalım ve bunlar hayatımızda izler bıraksın.
Güzel şeyler ve daima güzel şeyleri hayal etmeye devam edelim.
Yazımın başında denizlerdeki yelkenliye benzettiğim bu güzel sözleri gönderi sayfalarına taşıyanlara ve okumamıza vesile olanlara da ayrıca teşekkür ediyorum.
Saygılarımla
