USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

YAPMAYIN BUNU !

04-05-2020

Beni yakından tanıyanlar en az spor kadar mimariye ve şehirleşmeye meraklı olduğumu bilir.

Matematiğe biraz kafam çalışsaydı üniversitedeki tercihimi bu alanlar üzerinde yapardım.

Matematiğe değil; ama olması gerekene ve estetiğe kafamın çalıştığını düşünüyorum.

Yurt içi ve yurt dışında birçok şehir gezdim.

İnanın abartmıyor ve üzülerek söylüyorum. Bursa kadar kötü şehirleşen, çarpık ve plansız yapılaşan, çirkin binalarla dolu bir şehir maalesef ki göremiyorum.

Doğa harikası muhteşem güzellikteki şehrimizi 1940’lı yıllardan itibaren mahfetmişiz.

Son 15 yılda ise bu durum katlanarak arttı ve “Yeşil Bursa” mız “Beton Bursa” diye anılır oldu.

Öyle ‘Şu an olduğu gibi’ şehir dışına yapılan parklarla bahçelerle tekrardan o “Yeşil” ünvanını kazanamazsınız.

Şehrin merkezini yeşillendireceksiniz, meydanlar oluşturacaksınız.

Bakın dünyaca ünlü birçok şehir Bursa’nın tırnağını ucu doğal güzelliklere sahip değilken, sırf mimarisi ve yapılarıyla milyonlarca turist çekiyor. Paris, Viyana, Prag v.b daha birçok örnek verebilirim.

Bursa’da ise mimari anlamda en ufak bir plan ve iyileşme yok.

Hatta tam tersi. Öyle ki 20-25 yıllık binalar -Nilüfer bölgesi- rant için dönüştürülürken, şehrin merkezindeki çarpık yapılaşmış semtler öylece duruyor.

Tophane’den bakınca veya teleferikle inerken gördüğümüz tablo hiç de hoş değil.

Adı 15 Temmuz Demokrasi Meydanı olarak değiştirilen Fomara Meydanına bir bakın lütfen.

Meydanı çevreleyen ve hiçbir estetiği olmayan çirkin, yamuk yumuk yüksek binalar, Oradan Gökdere’ye kadar yolun sağında ve solunda yine aynı çarpık çurpuk estetiksiz, çürük diş gibi binalar.

İnanın geçerken benim içim daralıyor.

Oysa Fomara-Gökdere arası çok şık bir bulvar olabilirdi. Hala olabilir de vizyon ve cesaret sahibi birileri gelmeli.

Toki’lerden hiç bahsetmiyorum. Onlar başlı başına ayrı bir facia.

Şehirler güzel binalarla güzelleşir. Biz ise çirkin binalarla güzelim şehrimizi çirkinleştirmeye devam ediyoruz.

Daha fazla uzatmadan konumuza döneyim…

Avrupa’da 300 binlik şehirlerde bile 4-5 meydan varken 3 milyonluk Bursa’da bir tane bile yok. Bu nasıl bir şehri plancılığıdır akıl alır gibi değil.

15 Temmuz Demokrasi Meydanında bulunan Müftülük binası birkaç yıldır kullanılmıyordu. Müftülüğe İstanbul yolunda güzel bir bina tahsis edilmişti.

Diyanete ait olan ve boş duran eski bina geçtiğimiz günlerde yıkıldı.

Yıkılınca da orada güzel bir alan açıldı. Meydan daha büyüdü.

Oradan geçerken “İnşallah meydana dahil edilir” diye düşünürken, diyanetin oraya yeni bir bina yapacağı haberleri çıktı. Hatta inşaatın bile başladığı söyleniyor.

Bu yanlışa belediyeler neden izin veriyorlar?

O bina yerine başka bir yerde bina verilmiş işte.

Bir kez olsun yapılmak istenen yanlışa dur diyecek bir yetkili yok mu bu şehirde?!

-Eski Garaj meydan olacak dendi, alışveriş merkezi konduruldu.

-Doğanbey’in ortası meydan olacak dendi, üzerine soğuk su içildi.

-Tekel binasını yıkıp Kayhan’a meydan yapağız dendi, otopark oldu.

-Bıçakçılar çarşısı yıkıldı, öylece kaldı ne olacağı belli değil.

-Altıparmak’a meydan yapacağız dendi, bir anda BTSO binası bitiverdi.

-Eski stadı meydan yapacağız dendi, yap boz bir sürü proje ile gereksiz bir şey çıktı ortaya ve yine meydan falan olmadı,

-Muhacir pazarının olduğu yere yapılan projeyi inceledim üzerinde gereksiz bir sürü yapı olan bir yer olacak. Meydan tanımına tam uymasa da en yakın o olacak diyelim.

Tüm bunların üstüne bir de Fomara Meydanına tekrardan bina dikmek bu şehre yapılan yanlışlara devam etmektir.

O bina yerine başka yerde bina verilmişken oraya bina dikmek Bursalıların hakkını yemektir.

Diyanet de “Hak yemek” konusunda en hassas olması gereken kurum olmalıdır diye düşünüyorum. Yanılıyor muyum yoksa ?!

Şayet yanılmıyorsam Diyanet bu yanlıştan acilen vazgeçmeli.

Eski müftülük binasının yeri meydana dahil edilmeli.

Yok vazgeçmiyorsa da, milletvekilleri, Vali Bey, siyasiler, belediye başkanları artık kim varsa bu yanlışa dur demeliler.

Eğer onlar da Bursa’yı gerçekten seviyor ve düşünüyorlarsa tabii.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?